logo

trugen jacn
07 Temmuz 2019

ÇİN, TÜRKLERİ BEŞİKTEN İTİBAREN ÇİN NAZİ KAMPLARINA HAPSEDEREK KATLEDİYOR

Soykırımcı ÇKP Faşist işgal yönetiminin Doğu Türkistan’daki baskı,zulüm,etnik ayırımcılık ve toptan soykırım uygulamaları ile Çin Nazi Kamplarında hapsettiği milyonlarca Müslüman Türkü özellikle görmek ve duymak istemeyen Holding’lere bağlı Türk Medyasının bu utanç verici durumuna karşılık
Doğu Türkistan davasının Türk medyasındaki yüz akı mazlumların gerçek savunucusu Yayın organlarından KARAR Gazetesi Doğu Türkistan’daki ÇKP Faşizminin cinayetlerini sürekli,istikrarlı ve doğru bir şekilde gündeme getirmeye devam ediyor.KARAR Gazetemiz dünkü sayısında ÇKP İşgalcılarının Doğu Türkistan’daki insanlık dışı cinayetlerine ait çok önemli ve çarpıcı bir gerçeği haber-yorum şeklinde sürmanşetten duyurdu ; ” BEŞİKTEN TOPLAMA KAMPLARINA ”

Allah Kendilerinden Razı Olsun.

Uygur Haber ve Araştırma Merkezi (UYHAM)

Milyonlarca Müslüman Doğu Türkistanlıyı toplama kamplarına dolduran Çin’in, Uygurlara yönelik zulmünde kan donduran bir gelişme daha ortaya çıktı. Pekin yönetiminin “eğitim kampı” politikası kapsamında, Müslüman çocukları ailelerinden özellikle ayırdığı bildirildi. Çin’in “Çocuk kampları uydu görüntüleriyle de tespit edildi.

Çin, Doğu Türkistan’da Uygur Müslüman azınlığın yaşadığı Sincan bölgesinde yüz binlerce kişiyi dev kamplarda tutarken, aynı zamanda Müslüman çocukları zorla ailelerinden ayırıyor. BBC’nin halka açık belgeleri inceleyerek, yutdışındaki aile üyeleriyle görüşerek kaybolan çocuklara ne olduğuyla ilgili yaptığı kapsamlı araştırmada, yalnızca bir ilçede 400’den fazla çocuğun, ailelerinden alınarak izlerinin kaybedildiği tespit edildi.

İngiliz yayın kuruluşunu yaptığı araştırma, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde son iki yılda, çok sayıda büyük ölçekli yatılı okulun kurulduğunu gösterdi. Halen Türkiye’de yaşayan çok sayıda Uygur ile de görüşen BBC ekibi çocuklarından ayrılmak zorunda kalan ailelerin çığlıklarını da dünyaya duyurdu.  Yapılan 60 röportajda aileler Sincan’daki çocuk kayıplarının detaylarına ışık tutuyor.

19-07/05/ekran-resmi-2019-07-05-215555.png

Çin yetkilileri, Uygur Türklerinin, radikal eğilimlerle mücadele kapsamında “dil öğretim merkezlerinde” eğitim gördüğünü söylüyor. Ancak BBC’nin elde ettiği deliller, Müslüman azınlığa bağlı çok sayıda kişinin; namaz kıldıkları, başörtüsü taktıkları veya Türkiye gibi ülkelerle ilişkili oldukları gerekçesiyle gözaltına alındığını ortaya koyuyor. Türkiye’deki Uygurlulara göre, Sincan’a geri dönüş neredeyse kesin bir gözaltı anlamına geliyor. Sincan’da yaşayan akrabalar için ise yapılacak ulusalararası bir telefon konuşması bile tehlike teşkil ediyor. BBC’nin katkısı ile yapılan bir araştırma, özellikle ailelerinden ayrılan Müslüman çocukların nasıl bir ortamda eğitim gördüğüne ışık tuttu.
Alman bilim insanı Adrian Zenz, halka açık resmi belgelere dayanarak, Sincan bölgesindeki okul sayılarında eşi görülmemiş bir artış yaşandığına dikkat çekiyor.

Elde edilen uydu fotoğraflarına göre kampüsler genişletildi, yeni yurtlar inşa edildi ve mevcut tesislerin kapasiteleri artırıldı. Bu bulgular, yetişkinler için kurulan toplama kampları ile eş zamanlı olarak, çocuklar için de yatılı kamp sisteminin uygulamaya konulduğunu gösteriyor. Yalnızca 2017 yılına ait verilerde, Sincan bölgesinde ana okuluna başlayan çocukların sayısının, önceki yıla göre yarım milyondan fazla arttığını gösteriyor. Resmi rakamlara göre, bu sayının yüzde 90’ını ise Uygur Türkleri gibi Müslüman azınlığa dahil çocuklar oluşturuyor. Aynı resmi veriler, yalnızca Sincan bölgesindeki yatılı ana okulu inşaatları için, devletin 1,2 milyar dolar harcadığını gösteriyor. Bu okullardan biri olan Yecheng Şehri Numara 4 isimli devasa yatılı okula, yalnızca geçen Nisan ayında, çevre köylerden 2 bine yakın çocuk getirildi.

Uydularla tespit edilen görüntülerdeki resmi kayıtlara 10 ve 11 numaralı okullar olarak geçen iki büyük yatılı eğitim merkezinin yapımı, bir yıldan kısa bir süre içinde tamamlandı.

Devlet propagandası, bu yatılı okulları “sosyal istikrarın ve huzurun” sağlandığı merkezler olarak tanımlıyor ve “okulun ebevenlerin yerini aldığını” savunuyor.

Alman araştırmacı Zenz’e göre ise kurulan sistemin daha derin bir amacı var. Adrian Zenz, “yatılı okullar, azınlıklar üzerinde kültürel mühendislik yapılabilmesi için ideal ortamı sağlıyor” değerlendirmesini dile getiriyor. Zenz’in araştırması, okul ortamında Uygur Türkçesi ve diğer tüm azınlık dillerinin konuşulmasının Çin devleti tarafından engellendiğini gösterdi. Buna göre, bir puanlama sistemi ile, öğrenciler ve öğretmenler Çince dışında bir dilin konuşulması halinde ceza kapsamına alınıyor.
KAYNAK ://www.karar.com/dunya-haberleri/besikten-toplama-kampina-1261019

19-07/05/ekran-resmi-2019-07-05-215555.png



Etiketler: » » » » » »
Share
1454 Kez Görüntülendi.