logo

trugen jacn

UYGURBİLİMCİLERDEN, KAMPLARINDAKİ UYGUR AYDINLARA DUYGULANDIRAN VEFA ÖRNEĞİ !

Fotoğrafı Aç

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

Batılı ülkelerde yaşayan çeşitli uluslara mensup  Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur Türklerinin  dili.tarihi,kültür medeniyeti  ile ilgili olarak çalışan UYGURBİLİMCİLER( Uygurloglar)  Doğu Türkistan’da  Çin işgal yönetimince tutuklanan,gizlice yok edilen ve toplama kamplarına  atılan Uygur Türkü meslekdaş ve arkadaşlarının akibetlerini öğrenmek için ses vermeye devam ediyor.

ABD merkezli  “Foreign Policy” dergisinde  28 şubattaki yeni sayısında  “Batılı Akademisyenler  Çin’in  Uygur bölgesinde  kaybettikleri(yok ettikleri) Meslektaş ve  dostları için savaşıyorlar” başlıklı bir makale yayınladı. Makalede Uygur Akademisyen, bilim adamları, şair ve yazarlar, sanatçılar ve sporcular başta olmak üzere  yüzlerce Uygur aydının toplama kamplarına hapsedikleri, mesleklerini yapmalarının engellendiği  korkutuldukları ve çeşitli şantaj yöntemleri ile  tehdit edildikleri  bildiriliyor. Bu Uygur aydınların  okumaktan, yazmaktan, konuşmaktan ve mesleklerini yapmaktan   vazgeçirilmeye çalışıldığı ve en sonunda Uygur kimliklerini inkara zorlandıkları birçok örneklemeler verilerek  açıklanıyor.

Makale şöyle devam ediyor : 

  • İngiliz Uygur araştırmacısı Joanne Smith Finley:  2017 yılında hayatını kaybettiği bildirilen  ünlü Uygur Ozan Abdurrahim Heyit’in  akıbeti konusunda oldukça endişeli olduğunu bildiriyor. Bu konuda bir akademisyen olarak girişimlerini sürdüreceğini  açıklıyor,
  • Amerikalı Uygur Araştırmacı  Elise Anderson ile  Timothy Grose: Dünyaca ünlü Antropolog ve  Halk Bilimci Prof. Dr. Rahile Davut’un  hayatından ciddi  şekilde endişe duyduklarını belirterek : ”  Prof.Dr.Davut Aralık/ 2017’de Urumçi’den Pekin’e  gitmek üzere yola çıktığını ABD’de yaşayan kızına haber veriyor ancak, kendisinden bir daha haber alınamıyor.  Uzun süre  nerede ve ne olduğu hakkında haber alınamıyor ancak,geçtiğim yıl kendisinin 10 yıl hapse mahkum edildiği bilgisi  açıklanıyor.
  • Antropolog ve Uygur kültürü araştırmacısı Derren Bailer:  Ünlü Uygur yazar arkadaşı  Farhat Tursun’un   2018’de tutuklandığını ve kendisinin yazmaktan ve konuşmaktan  mahrum edildiğini belirterek ” Uygur yazar Arkadaşım Ferhat Tursun’un mağdur edilmesinden derin üzüntü duyuyorum. En kısa zamanda özgürlüğüne kavuşması için dua ediyorum. ” şekelinde konuştuğu bilgisine yer verdiği görülüyor.

Çin hükümetinin Uygurlar hakkında makaleler ve kitaplar yazan yabancı uzmanları mercek altına alarak onları izlediğini  ve Çin’in Uygurlara yönelik baskı ve zulümları hakkında yazan ve konuşanlara  vize vermediği bilgisi paylaşıyor. Örnek olarak  şu kişiler gösteriliyor :

  1.   Prof.Dr.Gardner Bovingdom : Indiana Üniversitesi’nde  öğretim üyesi olan Gardner Bovingdon, 2004 tarihinde yayınlanan   Şinjiang : Çin’in Uygur Müslümanların Yaşadığı sınır Bölgesi(Xinjiang: China’s Muslim Borderlands) kitabında yer alan bir makalesi nedeniyle Çin’e seyahat etmesi yasaklandığı” ifade ediliyor.
  2. Dr.Adrian Zenz  Komünizm Karbanları Vakfı  Araştırmacı 

Çin’in toplama kampları ile bu kamplara hapsedilen Uygurlar hakkındaki araştırmaları  ile tanınan Almana asıllı teolog ve uzman. Dr.Zenz Çin’e seyahat etmesi yasaklanmakla kalmadı, Çin’in  en ağır propaganda saldırısına uğradı.  Çin’in işlediği soykırımın gerçeklerini  ve  toplama kamplarının yerlerini ortaya çıkararak  Uygur meselesinin uluslararası  düzeyde güdeme gelmesine büyük katkı sağladı. Kendisi BM.Başta olmak üzere bir çok uluslararası kuruluşlarda Çin’in Uygur  soykırımı  baskı ve zulümleri hakkında konuşmalar yaparak  Uygurların gönlünde taht kurdu.

Makalede, adı geçen uzmanların Uygur bölgesini ziyaret edemedikleri için Uygur araştırmalarını derinleştiremedikleri ve bazılarının araştırmalarını Orta Asya’ya odakladıkları belirtiliyor. En önemlisi de Uygur bölgesine gittiğinde tanıştığı, tanıştığı, arkadaş olduğu insanların nerede olduğunu bulamamasıdır. Bazıları, hapsedilmelerine neden oldukları duygusuyla eziyet gördü.

Açıklama yok.

Makale şu  dikkat  çekici ve duygusal cümleler ile sona eriyor : 

” Uygur Türklerini  ve  onların(Uygurların) kadim  ata  topraklarını gönülden seven bu akademisyenler,  sadece o toprakları  tekrar ziyaret edemeyecekleri için değil, soykırıma uğrayan Uygur halkı ve yok edilen Uygur kültürü için  istirap duyduklarını ve acı çektiklerini söylüyorlar.

Bbatılı bu Akademisyenler ÇKP Yönetiminin Uygur Kültürüne yönelik soykırım uygulamalarının, Uygurlara yönelik toptan soykırımın sadece bir parçası olduğunu belirtiyorlar.

Kendilerinin Çin yönetimine karşı  tepki ve gazaplarının  kuvvetli  bir güç haline dönüştüreceklerini  ve elde edecekleri bu toplumsal gücü Uygur dostları için  kullanacaklarını ve soykırımın durdurulması için  kalıcı ve pratik girişimlerde bulunacaklarını ifade ediyorlar.”   cümleleri ile sona eriyor.

Washington merkezli  Uygur İnsan Hakları Vakfı(UHRP), 2021’de  yayınladığı bir raporunda Çin işgal yönetiminin  Doğu Türkistan’da yaşayan ve mesleklerini icra eden  300’den fazla Uygur kültür liderlerini tutuklayarak bazılarını gizlice yok ettiklerini bildirmişti.

Share
6988 Kez Görüntülendi.