Uygur kökenli yazar ve İttipak Uygurlar Birliği’nin eski başkanı Nurmuhamed Kendciyev, ‘Ben Uygur’ kitabını 2013 yılında yayınladı. Uygur, İngiliz ve Rus dillerinde çıkan kitap 500 adet sattı. Kitap genel olarak Uygur halkının milli kalkınmasındaki önceliklerini, gelişmesini, Uygur gençlerinin geleceğini ve sorunlarını anlatıyor.

Ancak kitap önce, Kendciyev’in de bir dönem başkanlığını yaptığı birliğin tepkisini çekti. İttipak Uygurlar Birliği, “kitapta ırkçı ve nefret duygularını körükleyen ifadeler olduğunu” öne sürdü ve bu iddiayı yargıya taşıdı. Birlik, yaptığı başvuruda kitabın yasaklanmasını istedi.

Davayı gören Bişkek şehri Oktyabr Bölge Mahkemesi de, başvuru gerekçesini haklı buldu. Ben Uygur kitabının yasaklanması talebiyle açılan dava, 9 Haziran 2014 tarihinde Bişkek şehri Oktyabr bölge mahkemesinde karara bağlandı.

Karara gerekçe olarak “ırkçı nefret duygularını kışkırtma, milletlere karşı hoşgörüsüzlüğü, ayrımcılık propagandası yapmak” gösterildi.

Yasağa neden olan bölüm

İnceleme sonucuna göre kitabın içeriğindeki ırkçı nefret duygularını kışkırtan cümleler şöyle:

“Uygurlar, yaşadığı ülke topraklarından ödün vermeyecek ve devletin Uygurların kaderini tayin etme girişimi ile mücadele edecek.”

“Bazı bilgilere göre Kırgızistan ve Kazakistan’daki Uygur Birliklerinin ekonomik pozisyonunun zayıflaması için Pekin bu ülkelere önemli miktarda para veriyor.” 

‘Kendimi özgürce ifade hakkım var’

Uygur halkının milli kalkınma öncelikleri, gençlerin geleceği ve dünyadaki Uygur halkının sorunları hakkında yazdığını anlatan yazar Nurmuhamed Kendciyev ise, demokratik bir ülkede kendini özgürce ifade etme hakkına sahip olduğunu açıklarken, mahkeme kararına karşı olduğunu söylüyor:

“Ben Kırgızistan’da ifade özgürlüğü için mücadele eden, Kırgızistan bağımsızlığı kazandıktan sonraki ilk Meclis vekiliydim. Şimdi de yargı sisteminin demokrasi prensiplerine aykırı aldığı kararla karşı karşıya kaldım. İfade özgürlüğü, demokrasiye aday ülke için bu utanç verici bir durumdur. Mahkeme kararında belirtilen suçlamalara karşıyım. Kitaba olan yasağın iptal edilmesini talep edeceğim. Demokratik bir ülkede kitabın yasaklanmasını nereden gördünüz? Biz insanların siyasi görüşleri için takip edildiği 1937 yıllarına mı döndük?”

Kendciyev, kitapta ırkçı, nefret duygusunu kışkırtan ifadelerin olmadığını savunuyor.

‘Birliğimizin bozulmasına izin vermeyiz’

Kitabı şikayet ederek, mahkemeye veren İttipak Uygurlar Birliği Başkanı Artık Hadciyev ise, kitapta kullanılan bazı ifadelerin etnikler arası birliği olumsuz etkileyebileceğini söylüyor:

“Yazarın kitaptaki bazı görüşleri halklar arası birliğe zarar veriyor. Dolayısıyla kitabı mahkemeye verdik. Biz Kırgız ve Kazak kardeşlerimiz arasında birliği sağlamaya çalışırken, böyle bir kitaplar halklar arasındaki birliği bozuyor. Buna izin vermemeliyiz”

‘Endişe verici karar’

Uluslararası İnsan Hakları Örgütü Freedom House basın özgürlüğü 2013 raporunda, Kırgızistan basın özgürlüğü kısıtlı ülkelerin listesine alındığını duyurmuştu. Buna 2013’te ceza kanunun ırkçı ve nefret duygularını kışkırtma maddesi gerekçesiyle yasaklanan siteler neden olmuştu.

Freedom House Kırgızistan Ofisi müdürü Askat Dukenov, basın özgürlüğünün yanısıra ifade ve yazma özgürlüğünün de kötüye gittiğini ve ‘Ben Uygur’ kitabının yasaklanması kararının ifade özgürlüğünde endişe verici bir karar olduğunu söylüyor:

“Kitabın yasaklanması ifade ve yazma özgürlüğünün kısıtlanmasına bir örnektir”

Ayrıca, Dukenov, 2010 Haziran ayında yaşanan etnik çatışma sonrası Özbek dilinde yayın yapan kitle iletişim araçlarının kapatıldığını ve daha çok etnik azınlıkların ifade özgürlüklerinin kısıtlandığını söylüyor:

“İfade özgürlüğü var, ancak tutarsız. Geçen sene Dünya Uygurlar Kongresi başkanı Rabiya Kadırova’nın “Sevginin 10 şartı” adlı filminin gösterisi yasaklandı. Bunun dışında ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Özbek kökenli insan hakları uzmanı Azimcan Askarov’un filmlerinin bölgelerde gösterilmesi mahkeme tarafından yasaklandı.”

Yasaklanan kitaplarla ilgili net bilgi yok

Kitap yasaklarına karar veren Yüksek Mahkeme’nin basın sözcüsü Aynura Toktoşeva, bugüne kadar bir sürü kitabın yasaklandığını, ancak net rakam veremediğini söylüyor:

“Halk arasında çatışmanın çıkmasına neden olabilecek kitaplar mahkeme kararı ile yasaklanıyor. Bugüne kadar bir sürü kitap yasaklandı. Ancak kaç kitabın yasaklandığı ile ilgili net bir rakam yok.”

Kaynak: Al Jazeera