logo

trugen jacn

DOĞU TÜRKİSTAN PLATFORMU’DAN ÇİN’İN İNSANLIK SUÇLARI İÇİN BASIN AÇIKLAMASI

 Doğu Türkistan Teşkilatlarının içinde bulunduğu yerde bulunduğu duyurularında bir araya gelerek oluşturduğu DOĞU TÜRKİSTAN PLATFORMU, Çin’in işgalindeki baskı, zulüm ve insan hakları ihlalleri ile Soykırım cinayetlerine karşı komu oyuna sağlamak ve farkındalık ortaya koymak için İstanbul ve Türkiye’nin pek çok noktasında “01Nisan şakası değil, soykırım! Adı ile bugün İstanbul Bay etkinezit Meydanında gerçekleştirdiklerinde okunan basın açıklaması ile çağrı mektubu aşağıda sunulmuştur. 

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)

 

  DOĞU TÜRKİSTAN’DA OLANLAR, ŞAKA DEĞİL SOYKIRIM!

İstanbul’da Çin Konsolosluğu önünde yaşlarında küçük bir kız çocuğu gözyaşları şöyle haykırıyor: “Sizin çocuklarınız yok mu? 4 yıldır babamı ve kardeşlerimi görmüyorum! Oyun çağında bir çıktığı yaşadığı travmayı hiçbirimiz tarif edemeyiz. İşin aslı son dokuz yıldır Doğu Türkistan tam bir cinnet halini yaşıyor.
11 Eylül sonrasında terörle mücadele bahanesiyle Doğu Türkistan’a yönelik artan baskılar bir yana, 2012 sonunda Xi Jinping ile son sürecin apayrı acı bir öyküsü var. Dünya üzerinde yaşamanın en zor olduğu, “Uygur, Kazak, Kırgız olma suçundan” milyonların demir parmaklıklara mahkûm görülmesi Doğu Türkistan, nesli yok edilen milletlerden biri olma yolunda!
Dünya’da bir milletin topyekûn gözaltına satınığı, kadın erkek, genç yaşlı toplama kampları, çocuk kampları ve hapishanelere doldurulduğu, kalanların da “aile” adı altında evlerde gardiyanların terk, insanların sokağında dahi tanıma sistemleriyle adım izlendi başkaca bir dönem var mı bilem. Fakat bildiğimiz 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana kitlesel olarak büyük özgürlükten men etme operasyonunun Doğu Türkistan’da anlatmakta olduğu!
2014 yılından itibaren Teröre Karşı Sert Darbe Operasyonu ve ilan edilen “75 Aşırılık Belirtisi” yle başlatılan keskin saldırılar, 2017 Nisan’ından itibaren yoğun bir şekilde kurulmaya başlayarak ve sayılarının 1.200’ü geçtiği belirtilen toplama kamplarıyla bambaşka bir noktaya taşındı.Evlerinden, çocuk ve eşlerinden, anne-babalarından, akraba ve arkadaşlarından, işlerinden, okullarından hasılı en sevdiklerinden kopartılan, dünyanın en ağır işkence ve mahrumiyetlerini yaşayan 3-8 milyon Doğu Türkistanlı Çin’in “gönüllü mesleki eğitim kampları” nda soykırıma uğruyor!
Bir çadıra ya da pusulaya sahip olmak, mutfağında birden fazla bıçağı olmak, pasaportu olmak, başörtüsü takmak, camiye gitmek, oruç tutmak, okulda ve resmi dairelerde ana dili kullanmak bile bir öğrenci toplama kamplarına bilgi için yeterli sebep olarak görünür.
Çin’in genel hukuk ilkesi olarak bilinen masumiyet karinesini hiçe sayan “suçu önceden önleme prensibi” ile herhangi bir suçu bulunmayan ve mahkeme edilmeyen milyonlarca insan “ayrımcılık, aşırılık ve terör”Kalabalık hücrelerde arka üstü yatabilecek kadar bir yer bulamayan insanlar yoğun beyin yıkama faaliyetlerine ve işkencelere maruz kalıyorlar.
Toplama kamplarında keyfî güç kullanımı, özgürlüğün sistematik olarak kaldırılması, kültür ve inançların tahkiri, ideolojik baskılama, insanlıktan giderici, taciz, tecavüz, fiziki ve psikolojik işkence, cinayet ve soykırım suçları işlenmektedir. Kısacası bu kamplar, tüm insan haklarının ihlali yerlerdir.
Çin, BM İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde ilan edilen tüm hakları gasp etmekte, BM Soykırım Konferansı’nda beşinci ve dahi Roma Statüsü’nde düzenlenen “Soykırım Suçu ve” İnsanlığa Karşı Suçlar “da iletişim kurmaktadır.
Bu insanlarla aynı bulutun paylaşmak ve onların acı ve ıstıraplarına, yürek yangınlarına, kalp kırıklıklarına uzaktan da olsa şahitlik etmek, bizleri yaşadığımız çağın adaletten uzak düzeninde insanlığımızdan utandırıyor. Dünyanın insanlık adına Doğu Türkistan için söyleyecek bir sözü olmalı!
Doğu Türkistan’daki toplama kampları kayıtsız şartsız bir evvel kapatılmalı, tüm haklarına derhal oğlu verilmelidir.
BM, Çin’in insan haklarını ayaklar altına alan toplama kampları vahşetini derhâl durduracak sahici bu atmalıdır.
İslam İşbirliği Teşkilatı ya İslam ülkelerini bu zulme karşı mobilizeeli ya da kendini zorlamalıdır. Zira İİT’nin mevcut tutumu Çin’i daha da cesaretlendirmektedir.
Türkiye bu zulmün bitirilmesi için öncü olmalıdır.
Çin bu zulmü sonlandırıncaya kadar tüm dünya halkları Çin mallarını boykot etmelidir.

Bir şunu diyen bir yazı 'Beyazıt Meydanında BASIN Açıklaması 1 Nisan 811: 00 # TürkistandaSOYKIRIM!  TT: 21 TÜRKİYE AILE AILEMECLISI MECLISI TÜRKİYE SiVİL TOPLUM KURULUŞLARI BİRLİĞİ INSAN HAKLAR HAKL COCUK HAKLARI Türkistan Birliği İYİLİK YANDG DERNEGI unudng zbekler Birliği 80 DERNEĞİ deuragek ADALET PLATFORMU 'görseli olabilir

 

TÜRK İSLAM DÜNYASI VE İNSANLIK ALEMİNE ÇAĞRI 

1 Nisan 2017 tarihinde itibaren Çin yönetimi Doğu Türkistan’da sistematik gözaltılara başladı. 2014 tarihinden itibaren devasa arazilere kurulan kamplar, II. Dünya Savaşı Nazi kamplarının bugün uygulamasından farklı değil. Nitekim Doğu Türkistan nüfusunun hatırı sayılır bir miktarı olan, Çin kaynaklarına göre 8 milyonu bulan, insan ailesinden koparılarak toplama kamplarında tecrit edilmiş durumdadır. Toplama kampları dünyanın en yaygın haklarının verildiği, soykırım merkezlerine dönüşmüş durumdadır. Öldürme, işkence, tecavüz, beyin yıkama ve tıbbi-biyolojik deneylerin toplama kamplarına entegre olarak inşa edilen fabrikalar da yine milyonlar köle işçi olarak çalıştırılmaktadır. Aileleri toplama kampına Çocuklar ise yatılı okul ve yetimhane görünümlü çocuk kamplarında yine beyinleri yıkanarak birkaç Çinli olarak yetiştirilmektedir. Toplama kamplarına ait erkeklerin evlerine yerleştirilen yerli memurlar, burada aile ile kalmakta, mahremiyet ayaklar altına alınmaktadır. Evler QR sistemleriyle takip edilmekte tüm alanlar tanıma sistemli kameralarla izlenmekte, en ufak bir şüphe bile insanların toplama kamplarına alınmasına yetmektedir!
1 Nisan tarihi bu sistematik mezalimin dördüncü yıldönümüdür. Dört yıldır Doğu Türkistan adeta cehenneme çevrilmiş, insanların yaşam bilgisi çözmek için kaldırılmıştır. Başta ABD, Kanada ve Hollanda olmak üzere dünya ülkeleri işlenen hak ihlallerini soykırım olarak tanımakta, birçok ülke meclisi de soykırım ilanı için bildirimi sürdürmektedir. Soykırımın bir önce durdurulması bütün insanlık için var oluş vazifesine dönüşmüş durumdadır.
Biz de insan hakları savunucuları olarak, II. Dünya Savaşı’ndan bu yana en ağır insanlık suçlarının işlenmekte olduğu Doğu Türkistan’daki açık soykırıma dikkat çekmek için 1 Nisan 2021 tarihinde bir dizi etkinliklerde bulunmaya karar verdik. Çin yönetimince ilan edilen 75 Aşırılık belirtisi ve terör yaftalamaları modern dünyadan ziyade insanlığın hatırlamak istemediği orta çağ uygulamaları olarak dikkat çekmektedir. Doğu Türkistan’da hijyeni paylaştığımızda insanlar bunu tahayyül edememekte, anlamakta zorlanmakta ve bunun olsa olsa kötü bir şaka olabileceği kanaatine varmaktadır. Maalesef, insan haklarını ihlal edecek niteliktedir. Bu çerçevede dünyada “şaka günü” olarak farklı bir şekilde hatırlanan 1 Nisanda ŞAKA DEĞİL SOYKIRIM etkinlikleri kapsamında etkinliklerimizi düzenleyecek,
Siz insan haklarına saygılı ve duyarlı paydaşlarımızı, hem sosyal medya üzerinden, hem de eylemlerimizde aynı duyarlılıkla etkinliklerimize katılmaya, bireysel olarak bile olsa bugüne kadar bir çalışma çalışma davet ediyoruz. Etkinlik 1 Nisan günü tüm dünyayı kapsayacak. İçerik, slogan ve görsellerin aynı olması ve gündem hedeflenmektedir. Tek başınıza yaptığınız bir faaliyeti bile icra yaptıktan sonra, görüntülerini bizimle paylaşmanız gereken tüm dünyada bu etkinliklerin gerçekleştirilmesi, Çin zulmüne karşı ortak bir tavır verildi ve bunun tüm dünyayı kapsadığının gösterilmesi anlamında çok önemli olacaktır. Hedefimiz Doğu Türkistan’ın çığırında İstanbul’da, Londra’da, Alma Ata’da Roma’da, Viyana’da, İslamabad’da, New York’ta, Joennesburg’da, Kuala Lumpur’da, Kudüs’te, Moskova’da velhasıl ulaşabildiğimiz ondan duyurabileceğimiz materyalleri yapabilmektir. Öyle ki tek kişi yüzünde Doğu Türkistan maskesi, elinde pankartı bir caddede sadece dursun ya da yürüsün ama bu eylemin bir parçası olsun.

Yapacağımız Etkinlikler:
Konferans düzenlemek, fotoğraf sergisi açmak, broşür dağıtmak, yürüyüş yapmak, basın açıklaması düzenlemek, bina ya da duvarlara Doğu Türkistan’daki zulmü anlatan görseller yansıtmak, aynı hashtag ile TT çalışması yapmak, medyada haber olmasını sağlamak, TV’lerde program yapmak , 01 Nisan için özel video ve klipler hazırlamak…

E-Posta Telefon: Web sitesi:

NOT: Aktiviteleriden hangilerini yapabileceğiniz ve hangi katkılarda bulunabileceğiniz geri dönüşünüz bizim için çok önemlidir. 1 Nisanda tüm aktiviteler gezeler ve raporlamalarıyla BM ve AP, İİT vb uluslararası kurum ve kuruluşlara sunulacak, kampların kapatılması için güçlü bir uluslararası kamuoyu oluşturulacaktır. Bu kadar ne kadar çok yerden, ne kadar farklı aktivite icra önem arz etmektedir.

Kaynak: https://sakadegilsoykirim.com/saka-degil-soykirim/

 

Share
453 Kez Görüntülendi.