logo

trugen jacn
28 Şubat 2014

ÇİN’İN DOĞU TÜRKİSTAN’DA UYGULADIĞI MİLLİYETLER POLİTİKASI VE SONUÇLARI

(I.BÖLÜM)

Doç.Dr.İlham TOHTI

Kaynak  : uyghurnet Uygurca:

شىنجاڭدىكى مىللىي سىياسەت

Aktaran ve düzenleyen  : Hamit Göktürk(hgokturk50@gmail.com)

Pekin Merkezi Milletler Üniversitesi öğretim Üyesi,UYGURBİZ  haber ve düşünce portalının  yöneticisi,Uygur Demokrasi ve Hukuk Hareketi Lideri Doç.Dr. İlham Tohtı Pekin’de   09 Aralık 2013’de gözaltına alındı  ve 15 Aralık’a  kadar bir hafta süre ile  tutuklu kaldı. Çin yönetimi tutuklanmasına sebep olarak  Nobel barış ödülü sahibi Çinli  muhalif yazar Liyu Şiyav Bo ile olan yakın  dostluğu İLE  03 Aralık 2010’da  Pekin’de verdiği “ Xinjiang’daki Milliyetler Politikasi ” konulu liksiye’yi ( Konferansı) ileri sürdü. Dr.Tohtı serbest kaldıktan sonra yaptığı açıklamada,kendisinin tutuklanmasına 03 Aralık’ta verdiği konferansın sebep olarak gösterildiğini ifade etti. Ayrıca,  aylardan beri Pekin’deki Devlet Güvenliğini Korumakla görevli kişilerce   sürekli olarak “Çay İçme ve sahbet etme davetine ” zorlandığını belirtti. “Devlet Güvenliğini Korumakla Görevli” memurların kendisine 3 Aralık’ta Pekin’de verdiği ,Çinli, Uygur ve diğer  Çin’de yaşayan çeşitli milletlere mensup  aydınların de ilgi ile takip ettiği  konferansta  “Uygur Özerk Bölgesi’nde yürütülen milliyetler politikası ve bölgede  yaşayan Uygur ve Çinliler arasındaki gerçek ve fiili durum  hakkındaki” sözlerinin Hassas(sezgür) tema ve amaçla söylendiğini ileri sürerek “Çay içmek- Sohbet etmek” bahanesi ile bir gece  alıkonulduğunu  de bildirdi.   Dr.Tohtı kendisinin yıllardır, bu konular üzerinde  araştırmalar yaptığını söyledi ve geçen yıl 10 Aralık insan hakları gününde Uygurların günümüzdeki gercek durumu hakkında  açıklamalar yaparak bilgi verdiği için  tehdit ve tecizlere maruz  kaldığını de  ifade etti.

“ Xinjiang’daki Milli Siyaset,Uygurlar ile Çinliler Hangi şartlarda Birlikte Yaşayabilirler  ?”

Dr.Tohti bu konferansta Çin yönetiminin Uygurlara karşı yürüttüğü Milliyetler Politikasını eleştirmiştir.

Dr Tohtı konuşmasında 1955’te kurulan “XİNJİANG Uygur Otonom Bölgesi” yönetiminden beri “Milli Özerklik” politikasının yürütülmesinde ortaya çıkan Milli Meseleler ve de bölgenin gerçek sakinleri olan yerli Milletlerin itiraz ve karşıtlığına sebep olan nedenler hakkında özellikle durmuştur.  Dr.Tohtı’nın bu konferans’ta şu önemli  hususlara dikkatı çekmiştir ;

2010 yılı “ Uygur Özerk Bölge yönetiminin kuruluşunun 55.yıl dönümüdür.ÇKP. 1949’da Çin’de iktidarı ele aldıktan sonra , Xinjiang olarak adlandırılan bu  topraklar Eyalet dereceli  özel İdari bölge statüsüne yükseltildi.  Çin hükümeti merkezi Çin’de yaşayan etnik Çinli halkı kitlesel şekilde bu bölgeye göç ettirdi ve göçmen olarak bu bölgede sürekli yerleşmelerini sağladı. Sonuçta tamamı etnik Çin milletinden oluşan göçmenlerin yerleştirilmesi ile bölgede yaşayanların  etnik  ve nüfus  oranında yerli halkların aleyhine bir yeni demografik değişim meydana geldi.2009 yılı sonu itibariyle, bölgede yaşayan etnik Çinlilerin 1949’da % 4,5 olan oranı % 39’e çıktı.Uygurların oranı ise,%80’den %47’e düşürüldü. Bu ise Milli Sınırlara Sahip Yüksek Otonom  haklara sahip olduğu ilan edilen bölgede  Uygurlar  ve Çinlilerden ibaret iki büyük ve esas milletin temelini şekillendirdi. Uygurlar ve Çinliler olarak,bu iki milletin tarihi,kültür ve medeniyeti,dili,dini,felsefi  ve siyasi  düşüncesi  Vd.bütün etnik ve insanı özellikleri   bir birinden     tamamen farklı  idi.Milli özellikleri de  en açık şekilde tamamen bir birlerine zit idi. Bu gibi açık ve  farklı zit  görüşler “ UYGUR Özerk Bölge”sinde mevcut özel kültür ve medeniyet muhitinin şekillenmesini ortala çıkardı. Uygur bölgesi “Çin(Cunggu) imperatorluğuna dahil ettirildikten beri,bölgede yaşayan Milletlere karşı belirlenen ve icra edilen temel politika,merkezi Çin hükümeti ile “Bölgesel Mahalli Yönetim” arasında  temel  mesele olarak önemini koruyageldi. Çünkü,bölgede icra edilen her türlü  politika,idari,siyasi,ekonomik ,eğitim öğretim ve bölgeden elde edilen kaynakların bölüşümü Ve diğer bütün yönetim ile ilgili hususlar her zaman milli siyaset ile ilgili olmuştur.Bu görüş ise, yıllardan beri Xinjiang Meselesinin Araştırılması ile uğraşanların  ortak görüşü olarak ortaya çıkmış  gerçek  durumdur. Fakat,Çin hukuk’un Merkezileştirildiği bir devlet olması nedeniyle,milli meselelerde, demokrasi ve milli özellikleri  hiçbir zaman dikkate almamışlardır. Devlet yönetimi içinde “ Ejderha’nın Evlatları(Ejderha Çin milletinin Milli totemi” ve “Yenhuang = imparator Ecdatlarımızın  Namağlup ve kahraman evlatları” gibi teoriler güçlendirilmiştir. Çin diline,icraatta   devlet dili olarak bakılmıştır. Ateizm ideolojisi teşvik edilerek,  bölgede yaşayan diğer milletlerin geleneksel  inançları ve görüşleri dışlanmıştır. Xinjiang’da temel mesele Uygurlar başta olmak üzere bölgenin  etnik yerli halkı ile bölgede yaşayan Çinlilerin bir birlerinden tamamen farklı düşünce,felsefi inanç ve teorilere sahip olmalarıdır. Bölgede işbaşına gelmiş ve geçmiş bütün Özerk yönetimler   55 yıldan beri sürekli olarak  “Milli Özerklik” düzenini pratikte gercekleştireceklerini ve “İyileştireceklerini” tekrarladılar. Bir çok Xinjiang Uzmanları de 50 kusur yıldan beri  meselenin çözüme kavuşturulması için hazırladıkları çeşitli  görüş ve önerilerini  Özerk Eyalet yöneticilerine sundular.Fakat,bütün bunlara reğmen,bölgedeki Milli Meseleler bugüne kadar çözüme kavuşturulamamıştır.

XUÖB.’deki  en üst karar verici merci(Hakimi Mutlak) ÇKP başta  merkezi hükümete direkt bağlı devlet yöneticileridir. Bu yöneticilerin mutlak ekseriyeti etnik Çinlilerden oluşmaktadır.Bu durum ise,Xinjiang Hükümetinin değişmez demirbaş  düzenidir.Hiç bir şahıs veya STK. Vb.kurum ve kuruluşların bu düzene aykırı davranmasına kesin olarak izin  yoktur. Geçmişte de  durum  aynı idi. Şimdi de aynen sürdürülmektetir. Belki de yakın gelecekte de böyle devam  etmesi mühtemeldir.  Bölge Yönetiminde basın yayın bütün medya ve tüm haberleşme ve iletişim kaynakları  ve bütün yönetim ve Sivil Toplum kurum ve kuruluşlarının en yüksek yetkilileri  ve başkanları hemen hepsi etnik Çinlilerden oluşmaktadır. Bütün bu kurum,kuruluş ve yönetim organlarınının tamamı  parti ve Hükümetin öncülüğü ve girişimi ile kurulmuş ve yine Parti ve hükümetin himayesinde varlığını sürdürmektedirler.60 yıldan beri “Milli Sınırılara Sahip Yüksek Otonom Bölge” yönetiminin   iki başkanından başka diğer bütün başkanları Uygur olup,  Merkezi Çin hükümetice tayin edilmiştir.Bu Özerk bölge başkanlarının tamamı uzun yıllar  Pekin’de gözetim altında  ve eğitimden geçirilerek“Sadakatleri”nin yüksek olduğuna hükmedilmiş kişilerdir. Etnik Çinlilerden Tayin edilen Özerk Bölge KP.genel Sekreteri bölgesel hükümetin gerçek hukuk ve selahiyetini  tamamen eline geçirmiş durumdadır.

Dr.İlham Tohtı 5 Temmuz 2009 olaylarından sonra oluşturulan yeni Bölgesel yönetim hakkındaki görüşlerini şu şekilde açıkladı ;

5 Temmuz 2009 Urumçı olaylarından sonra Merkezi hükümet  Xinjiang’a çok kalabalık bir Araştırmacılar Ordusunu yolladı. Hükümete bağlı bütün kitle iletişim araçları  radyolar,gazeteler,yazılı basın yayın organları bu konuda bir birleri ile yarışırcasına  haberler –yorumlar yayınladılar.Bazı kişiler  de bu ilgi ve alakaya  bakarak  Pekin’in Xinjiang politikasında bazı değişmeler ve iyileştirmeler yapabileceğine inanmaya başladılar.Ancak,ben bu görüşe katılmadım  ve olaylara da bunların açısından bakmadım. Bana göre günümüzde Özerk bölgede olan değişimler  “Vang Taraftaraları” ile “Reform Yanlıları” arasındaki  güç gösterisinden başka Etnik Çinlilerin iktidar organlarında hiçbir iyileşme olmamıştır. Merkezi Hükümetin “Etnik Çinlilerin Gücü”nü kullanarak bölgeyi  tek başına  yönetmek ve bu yolla  hükümran olmak ideolojisi hiç değişmemiştir. Pekin,  kesintisiz bir şekilde  Bingtuen’i(Xinjiang’daki eski ve emekli askerlerden kurulu  Sözde Üretim ve İnşaat Ordusunu) takviye etmekte ve  güçlendirmektedir. “ Bölerek,bir parçayı onlara vermek”usulünü kullanmakta,yerli halka yardım etmek  ve bölgeyi kalkındırmak sloganlarını kullanarak yerli halkın topraklarını ve arazilerini  Bingtuen’e “Taksim” ederek vermektedir. ”Çift Dilli eğitim “adı ile planlı ve sistemli bir şekilde bütün imkanlarını ve gücünü kullanarak  Çin dili ile eğitimi yaygınlaştırmakta ve  Çin dili eğitimini  temel  eğitim politikası haline getirmektedir. Merkezi Hükümet yüksek öğrenim mezunu olup, yıllardan beri işsiz olan Uygur gençlerini işe yerleştireceğini ilan etmiştir. Xinjiang’in Kalkınması ve refahına yardım adı altından bölge halkından alınan  vergilerin  bir kısmını  bölgenin yerli halkının hayatının iyileştirilmesi için kullanacağını vaat etmiş olsa da ,bütün bu vaatler ve sözler,bu büyük planın içindeki  sadece bir damla sudur. Çünkü bütün bu vaat ve sözlerin ve gelişmelerin tamamı bölgedeki etnik Çinliler ve  ülkeye merkezi Çin’den kitlesel olarak göç ettirilip yerleştirilen Çin göçmenlerin  manfaatı içindir. Bölge KP.genel sekreterleri ve değişik konumdaki yüksek idareciler bu “Bölgesel Kalkınma Plan”larının kurucuları ve uygulayıcılarıdır. Böyle olduğu için gelecekte bölgedeki   ekonomik seviyeyi gösterecek  rakamlar,  yine özerk  bölgede hükümran  olan ve tek başına bölgeyi yöneten   Çin milletinin çıkarlarını  temel alacaktır.

Dr.Tohtı konferansında UYGUR Özerk Bölgesi olarak adlandırılan bu topraklarda        yaşamakta olan iki temel millet olan Uygurlar ile göçmen etnik Çinlilerin bölgedeki siyasi, sosyal, kültür ve    medeniyet,iktisat,eğitim vb.sahalarda  aldığı roller ve bu  iki millet arasında  bu sahalarda  ortaya çıkan  problem ve sürtüşmeler   hakkında  ayrıntılı bilgiler verdi. Dr.Tohtı kendisinin yıllardır, bu temel meseleler    üzerinde  araştırmalar yaptığını belirtti. Geçen yıl 10 Aralık/ 2013 insan hakları gününde Uygurların günümüzdeki fiili  durumu hakkında  açıklamalar yaparak bilgi verdiği için  tehdit ve tecizlere maruz  kaldığını de ifade etti.

Etiketler: »
Share
1570 Kez Görüntülendi.