logo

trugen jacn

İLTEBİR : ÇİN,UYGUR ÇOCUKLARINI AİLELERİNİN SEVGİ VE İLGİSİNDEN ZORLA KOPARIYOR

Birleşmiş Milletler Örgütünün 2020 yılı genel kurul çalışmaları çerçevesinde İnsan Hakları Konseyi tarafından “Çin Tüm Çocukların Dine İnanmalarını Yasakladı” başlıklı ortak bir etkinlik düzenledi. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi tarafından düzenlenen bu toplantı Amerikan Jübile Hareketi adlı bir kuruluş tarafından da desteklendi. Bu toplantı’da konuşan ABD-Uygur Derneği Genel Sekreteri Elfidar İltebir de ” Çin İşgalindeki Doğu Türkistan’da Uygur Çocukları Ailelerinden ve onların Sevgisinden Zorla Koparılıyor.” başlıklı bir bildiri sundu. İltebir’in konuşması büyük ilgi ile karşılandı.

ئامېرىكا ئۇيغۇر بىرلەشمىسىدىن ئەلفىدار ئىلتەبىر خانىم بىرلەشكەن دۆلەتلەر تەشكىلاتى كىشىلىك ھوقۇق كېڭىشى قارمىقىدا «خىتاي بارلىق بالىلارنىڭ دىنغا ئېتىقاد قىلىشىنى چەكلىدى» ماۋزۇلۇق تور يىغىنىدا. 2020-يىلى 5-ئۆكتەبىر.

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)

Birleşmiş Milletler Örgütünün 2020 yılı genel kurul çalışmaları çerçevesinde İnsan Hakları Konseyi tarafından düzenlenen “Çin Tüm Çocukların Dine İnanmalarını Yasakladı” başlıklı ortak bir etkinlikte konuşan ABD-Uygur Derneği Genel Sekreteri Elfidar İltebir de Doğu Türkistan’da Çin işgalindeki Uygur,Kazak ve diğer Türk çocuklarının dramatik durumunu dile getiren bir konuşma yaptı. düzenledi. Elifdar İltebir sunduğu ” Çin İşgalindeki Doğu Türkistan’da Uygur Çocukları Ailelerinden ve onların Sevgisinden Zorla Koparılıyor.” başlıklı bildirisi büyük ilgi topladı.

Toplantıya, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 14. Maddesini ilk kez ele alan Jubilee Hareketi İcra Direktörü Bayan An Buwalda başkanlık etti ve şunları söyledi: Sorumluluklarına saygı gösterin. “Gerekirse ülkeler, çocukların büyüme yetenekleri temelinde yukarıdaki haklardan yararlanmaları için fırsatlar yaratmalıdır.” Ancak, Çin Komünist Partisinin sürekli olarak çocuğun haklarını ihlal ettiğini söyledi ve onu bu tür eylemleri durdurmaya çağırdı.

İltebir : uluslararası toplumu Uygurlara yönelik soykırımı durdurmayaÇağırıyorum

Özgür Asya radyosunun haberine göre Elfidar İltebir toplantının ortak paydaşlarından olan ABD.Jübile Hareketi’ne teşekkür etti ve şöyle konuştu ; ” BM.İnsan Hakları Konseyi ve Jubile Hareketinin Çin’in baskı ve ırkı dönüştürme zulmüne maruz kalan Uygur, Kazak ve diğer Türkler ile diğer azınlıklar konusuna özel önem vermesini çok değerli buluyorum. Ayrıca, bu toplantının ana temasını Çin’in idaresinde yaşayan etnik Ulus ve dini guruplara mensup çocuklara özel olarak ayırması bunun en belirgin ve güzel örneği olmuştur. Çünkü uluslararası medya Çin’in azınlıklara yönelik baskılardan söz ederken genellikle yetişkinlere odaklanmakta ve çocukların durumunun yeterince ilgi görmediğini düşünüyorum. 

Amerikan Uygur Derneği sekreteriElfidar İltebir, konuşmasının tamamının Uygur bölgesinde Çin’in baskı ve etnik dörüştürme uygulamaları ile karşı karşıya bulunan Uygur çocukları ile onların ailelerine ayırdığını belirterek sözlerine öyle devam etti: “BM Çocuk Hakları Sözleşmesi, sağlıklı ve mükemmel bir karaktere sahip bireyler olarak yetişip gelişmesi için çocukların bir aile ortamında ailelerin ilgisi, sevgi ve anlayış ruhuyla büyümesi gerektiğini belirtiyor. Ancak Çin yönetimi anavatanım Doğu Türkistan’da yaşayan Türk çocuklarına yönelik uygulamalarında bu uluslararası çocuk hakları anlaşmasının ruhuna aykırı icraatlar yapıyor. Çin hükümeti, binlerce Uygur çocuğunu ailelerinden ve köklerinden koparıyor .Onları milli,dini ve kültürel kimliklerinden zorla kopararak etnik Han Çinlisine dönüştürmek istiyor.” dedi.

Uluslararası Toplum ÇKP ‘nin Etnik Olarak Yok Etmek İstediği Yeni Uygur Neslini Kurtarmak İçin Harekete Davet Ediyorum

ABD-Uygur Derneği Genel Sekreteri Elfidr İltebir Zom üzerinden katıldığı “Çin Tüm Çocukların Dine İnanmalarını Yasakladı” Temalı toplantıdaki konuşmasını Çin’in yok etmek istediği Uygur neslinin kurtarılması için uluslararası toplumun derhal harekete geçmesi gerektiğini belirterek şöyle sonlandırdı ; “”Sizin ve diğer insanların yapabileceği en kolay eylemlerden biri Çin’in bu insanlık dışı uygulamalarına karşı tepki göstermek ve bunu protesto etmektir. Hükümetlerin bu konuda kararlar alması belki zor olacaktır.Ancak,uluslar arası toplumun tepkisi ve insanlığının ortak vicdanının bu insanlık suçlarının durdurulması noktasında çok etkili olabileceğini düşünüyorum. Çin’e bu konuda şu tedbirlerin alınmasını öneriyorum ;

1- Uygurların Köle/İşçi olarak çalıştırıldığı tesis ve fabrikalarda üretilen ve Çin’den ithal edilen her türlü malın satıın alınmaması

2- Uygurların baskı, baskı,zulüm.kontrol ve onların 7/24 saat gözetiminde kullanılacak her türlü teknik ekipman ve dijital cihazlar ile yüksek teknoljik ürünlerin Çin’e satılmaması

3- Çin’in Uygurlara baskı altına almak ve onların tüm hayatını kontrol ve gözetim altında tutarak onları yönetmek için bu yüksek teknoloji ürünü ekipman ve kontrol araçlarını kullanmalarını engelleyerek Çin zulmünün sona erdirilmesi mücadelesine katkı ve destek vermeliyiz.

4- Uygur çocuklarının Çin’in beyin yıkama ve dönüştürme uygulamalarının kurbanı olmasına asla izin vermemeliyiz.

ABD-Uygur Derneği Genel Sekreteri Elfidar İltebir konuşmasını şu sözler ile tamamladı ; ” Uluslararası toplumun vicdanına sesleniyor ve çağrıda bulunuyorum. Çin’in Uygurlara yönelik soykırımı uygulamalarını durdurun. ! Çinli Komünistler tarafından tamamen yok edilmek istenen Uygur neslinin soykırımdan kurtarılması için elinizden gele her şeyi bu uğurda sarfetmenizi istiyorum.” şeklinde konuştu.

39 ülke Doğu Türkistan için çağrı yaptı sadece 2'si müslüman

Etkinliğe davet edilen diğer delegeler de değişik etnik ve dini gruplara mensup çocukların dini hakları da dahil olmak üzere Çin’deki Uygurlara, Tibetlilere ve Falun Gong uygulayıcıları ve Hıristiyanlara yönelik baskı zulüm ve dini soykırım uygulamaları hakkındaki görüşlerini dile getirdiler.

Toplantıya katılan tanıklar ve uzmanlar, Çin hükümetinin Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde yer alan din özgürlüğü hakkını ihlal ettiğini bildirdi ve uluslararası toplumdan Uygur bölgesindeki Çocuklara yönelik bu insani krizin çözümü noktasında rol almasını talep etti.

Uygur İnsan Hakları Projesi’nde araştırmacı olan Peter Erwin; “Uygurlar şu anda katlediliyor ve Çin hükümetinin bunu yapma yollarından biri de Uygur çocuklarını ebeveynlerinden ayırmak.” Dedi. 2017 yılında kamp sistemi başladığında tutsakların çocukları için yetimhanelerin yapımına başladığını, Çin’in Uygur çocukları ebeveynlerinden uzaklaştırarak ebeveynlerinden uzaklaştırdığını kaydetti.

Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Uygur İnsan Hakları Projesi uzmanı Peter Irwin de yaptığı konuşmada Uygur çocuklarının dini uygulama ve dini öğrenme haklarından nasıl mahrum bırakıldıklarına dair bir raporu sunarak görüşlerini açıkladı.

Konferansta konuşan Heritage Vakfı araştırmacısı Emily Cav, çocuklarda dini haklara vurgu yapmanın neden önemli olduğunu açıkladı. Küçük yaşlardan itibaren çocukların yaratılışları, yaralanmaları, vicdanları ve ahiretiyle ilgili soruları olduğunu, bu tür sorulara tatmin edici cevaplar bulmanın ruh sağlığı açısından önemli bir rol oynadığını söyledi. “Din eğitimi, çocuklara yetkin ahlak, vicdan ve insani erdem aşılamada çok önemli bir rol oynuyor” dedi. Çin komünist hükümeti, çocukları din öğrenme, ebeveynlere çocuklarına dini inançları öğretme, çocukların Yaratıcı ile insan vicdanı arasındaki ilişkiyi öğrenmelerini yasaklama ve onları erken yaşlardan itibaren yalnızca Komünist Partiye inanmaları için eğiterek iktidarlarını güçlendirme hakkından mahrum etti. ” ifadelerini kullandı.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi toplantısında ilk kez Uygur çocuklarının sorunlarının gündeme getirildiği belirtilirken, Jübile Hareketi de Uygur çocukları konusunda çalışmalarına devam edeceklerini de açıkladı.

Share
493 Kez Görüntülendi.