logo

trugen jacn
10 Ocak 2016

KAHRAMAN ATA’MIZ KÜR’ŞAD VE ONUN 40 TÜRK YİĞİT FEDAİSİ

 Kahraman Ata’mız Kur’şad ve Onun 40 Yiğit Fedai’si – Türk Askeri

       SALDIRGAN ÇİN’İN  GÜNÜMÜZDEKİ   İŞGALCİ  TEMSİLCİLERİNE İTHAF  ! 
”Madem ki unuttunuz Kürşat adlı çeriyi
  Hatırlatırız yağmur kokan o geceyi”           
                                                                                                            Kimdir Kürşat?

Uygur Haber ve Araştırma Merkezi(UYHAM)

Çin kaynaklarında ismi ”Chieh-she-shuai” olarak geçen Kürşad’ın asıl adı Şu Tigin’dir. Kür ve Şad kelimelerinden oluşan ismini ise Son Göktürk Kağanı olan amcası Kara Kağan vermiştir. Kür ok anlamına gelmektedir , Şad ise bir bölgeyi yönetebilme vasfına sahip olan insanlara denirdi. Babası ise Devletin 10. Büyük Hakanı olan Çuluk Kağan’dır.
Kürşat; Türk kahramanlık tarihinde özgürlük uğruna hayatını ortaya koyan gözü kara en yiğit savaşçılardandır. Türk Direnişinin ve Türk Dirilişinin sembolüdür. Kürşat’ın Çin’e karşı başkaldırışı ve cesurluğu Türk Toplumları arasında anlatıla gelmiş ve bu zamana kadar unutulmamıştır , unutulmayacaktır.
Türk edebiyatımızda ilk kez Sabahattin Ali ve Nihal Atsız’da karşımıza çıkmaktadır. İki yazarımız Yüksek Muallim Mektebi’nden arkadaştır. Sabahattin Ali , yazacağı piyes için Hüseyin Nihal Atsız Bey’den tarihi ve kahramanca bir konu istedi. Nihal Atsız da ona ”Kür Şad”ı anlattı. Sabahattin Ali de ”Esirler” adlı oyununda ”Kürşat karakterini” aciz bir aşık karakteri olarak kullandı. Bu durum Nihal Atsız’ın hoşuna gitmedi. Kendisi aynı zamanda tarihçi olan Nihal Atsız konuyu kendisi kaleme almaya karar verdi ve Kürşat’ı da anlattığı ”Bozkurtların Ölümü” adlı kitabı kaleme aldı. Böylece birçok kişi Kürşat’ı daha iyi tanır hale geldi.

Göktürk’ler ; Savaşa Doğru

Kürşat’ın babası 619-621 yılları arasında Doğu Göktürk Devleti’nin Kağanı olan Çuluk Kağan (Çin Kaynaklarında Şipi Kağan olarak geçmektedir) 621 senesinde şüpheli şekilde öldü. Kürşad bu olaydan üvey annesi Yi-Çing Katundan şüpheleniyordu. Çuluk Kağan’ın ölümünden sonra kardeşi Bağatur Şad , Kara Kağan adını alarak kağan oldu. Kürşad’ın amcası , yengesini cezalandıracağı yerde eski bir Türk geleneğine uyarak yengesi Yi–Çing ile evlendi. Bu durum aile içinde kırgınlığa ve Türk’ler arasında huzursuzluğa yol açtı. Yi-Çing’in mensup olduğu Sui hanedanlığının devrilip yerine Tang hanedanlığının kurulmasından sonra , Yi-Çing ,Çin’den kardeşi ve bir çok Çinli çaşıtı (ajanı) Ötüken’e getirmesiyle Türk’ler arasında fitne tohumları ekilmiş ardından Türkelinde kargaşa başlamıştır.
Bir yandan Çinliler , diğer yandan ise Sırtarduş Bayurku , Dokuz Oğuz ve Uygur Türkleriyle yaptıkları mücadeleler devleti giderek zayıflatmaya başladı. Kara Kağan tüm bu sorunları çözmekte yetersiz kalmaktaydı. Kara Kağan’ın kazandığı başarılara rağmen kötü politikaları devleti uçuruma sürüklemekteydi.
627 yılında devletin zayıflayan otoritesinin üstüne birde Türk Ovalarında yaşanan kuraklık ve sert geçen kışlar , Kağanlığın sonunu hazırlıyordu. 628 yılında Tang Kitabının aktardığına göre Çin Hükümdarı Tai Tsung ” Göktürk elinde yaz ortasında kırağı görüldü. Güneş beş gündür aynı yerden doğdu. Ay üç gündür aynı parlaklıktaydı. Bozkır kırmızı renkli hava (Kum fırtınası) ile dolduruldu” sözlerini olayın ciddiyetini göstermektedir. Yaşanan bu durumların da gösterdiği gibi Türk’lerin hayat kaynakları olan hayvanların bir çoğu ölmüş ve Çin ile güç dengesi tam tersine dönmüştü.

Göktürkler ; Esarete Doğru

Bütün bu olayları fırsata dönüştürmeye düşünen Çin karşı atağa geçti. 27 Mart 630 tarihinde meydana gelen Yinshan Muharebesi’nde Li Ching komutasındaki Tang ordusu , Kara Kağan ( Çin.Kay: İllig Kağan ) komutasındaki Göktürkleri yendi. Böylece Doğu Göktürk devleti çöktü ve Tang sistemine girdi. Hatta bu savaştan sonra Tai Tsung daha önce mağlup olduğu Vey Nehrindeki savaşa hitaben ” Vey nehrindeki ayıbımı kapatmak için bana yetti” demiştir. Bu bilgiler ve cümleler Tang arşiv kitaplarında bulunmaktadır.
Savaştan sonra Kağanlık Toprakları Çin yönetimine geçti. Kağanlığın ileri gelenleri , Kürşad , Kara Kağan ve yaklaşık 100.000 Türk , hem göz önünde bulundurulmak hem de asimile edilebilmek için Tang’ın başkenti Siganfu’ya(Bugünkü Adı Sian’dır) götürüldüler. Böylece Türkler’in 639 tarihine kadar esaret hayatı başladı. Çinliler Göktürkleri iyice yanlarına çekebilmek ve onları içten sindirebilmek için Türk Soylularına hassa ordusunda subaylık görevleri verdiler. Kürşat’ta Çin ordusunda Subay olarak görev yapmaktaydı.Amcası Kara Kağan , esaretin 5.yılında -yüksek ihtimal kahrından- vefat etmişti.
Ama Kürşat’ta farklı bir şey vardı bu birçok kişinin gözüne çarpıyordu. Kürşat esareti hiç sindirememişti ve Çinlilerin asimile politikalarını görüyordu. Kılıcını kınından Türk Milleti için çıkaracağı günü bekliyor ve o günün hayalini kuruyordu. Hatta Kürşat , Tai Tsung’un da gözünden kaçmamıştı.Hatta emrindeki askerlere ve yönetimdeki insanlara Kürşad’ın hal ve hareketlerinden rahatsız olduğunu, onun Çin topraklarında olmasının tehlike oluşturacağını söylemiştir. Tai Tsung’un haksız olmadığını Kürşat da 639 yılında ispatladı. Çünkü Kürşat çok güçlü ve etkileyici , iyi silahşörlüğü ve gözü kara yiğitliğiyle insanlarda hayranlık uyandırıyordu.

İmparator’u Esir Alma Planı

Yaklaşık 5 bin  yıldır Türklerin hiç esaret hayatı yaşamadığını bilen Bozkurt soyunun en büyüğü Kürşat için artık hayalini kurduğu planını devreye sokma vakti yani ihtilal yapma vakti gelmişti. Kürşad, 40 çeriyle bir araya gelerek ihtilal planının nasıl olacağına karar verdiler. Bu plana göre Chiu-ch’eng adlı Çin sarayı(Çin Kaynaklarına göre) basılacak ve sarayda bulunan Çin Hükümdarı Ötüken’e kaçırılarak, esir pazarlığı yapılacaktı. Bu pazarlığa göre Çin’deki Türk tutsakların ve Türk Topraklarının iadesi istenecekti ,Sarayda tutsak edilen, Kürşad’ın abisinin çocuğu olan Urku Tigin’de kurtarılarak Kağan ilan edilecekti ve Türk Devleti yeniden özgürlüğe kavuşacaktı. Çerilerinin ısrarlarına rağman Kürşat, Urku Tigin’in Kağan ilan edilmesini bizzat istemiştir. Çünkü onun gözü Kağanlık ya da şöhret sahibi olmakta değildi. Türk Milletinin yeniden eski günlerdeki gibi özgür olduğunu ve Ötüken Ovalarında at koşturduğunu görmek istiyordu. Böylece eylemin milli olmasını ve çerilerin ona güvenmesini sağladı.

Saraya Baskın ve İhtilal Girişimi

Artık başladıkları işi bitirmeliydiler. Ya İstiklal ya ölüm dediler. Ya yok olacaklardı ya da Türklüğü kurtaracaklardı.Ölürlerse de geride kalanlara benliklerini hatırlatacaklardı. Çin Hükümdarının her gece kılık değiştirerek halkın arasına karıştığı ve sokaklarda gezdiği bilgisini Hassa ordusunda bulunan Soydaşlarından aldılar. Mustafa Kemal gibi yine bir 19 Mayıs günü 639 Tarihinde Kürşad , 40 Çerisi ile birlikte Saraya yaklaştı ve hükümdarın dışarı çıkmasını beklediler. Fakat baskının yapılacağı gün şiddetli fırtınadan dolayı Tai Tsung dışarı çıkmadı. Kürşad ve arkadaşları uzun süre beklediler. Şafak vakti de yaklaşmaktaydı. Bu saatten sonra plandan vazgeçmek olmazdı. Kürşad , eğer vazgeçerlerse bu ihtilal girişiminin duyulacağını ve kendileri gibi birçok Türk’ün de öldürüleceğini bildiği için Sarayı basmaya karar verdi.

Arkadaşlarının da kendisi gibi iyi silah kullandığına biliyor ve buna güveniyordu. Bardaktan boşalırcasına yağan yağmurun altında adamlarıyla beraber 4 kat perdeli kapıları geçtiler. Bir çok muhafızı ok atışlarıyla öldürdüler. Yüzlerce Çin askerini kızıl tamunun (cehennemin) diplerine gönderdiler. Fakat destek kuvvetlerinin gelmesi ve Che-ch’ung Sun Wu-k’ai adlı saray muhafızı komutan askerlerinin giderek çoğalmasıyla geri çekilmeye karar verirler, sayıları da giderek azalmıştı.Arkadaşlarının birçoğunu kaybettiler. Kimsenin ilgisini çekmemek için atsız gelmişlerdi , yeni amaçları Sarayın atlarını kaçırıp Ötüken’e doğru at koşturmaktı. Öyle de yaptılar atları kaçırıp şehirden kaçtılar. Ötüken’e gidebilmeleri için Vey Irmağını geçmeleri gerekiyordu. Sağanak yağan yağmurdan dolayı ırmağın suları kabarmıştı ve köprü de sular altında kalmıştı. Karşıya geçemediler. Çin ordusu da arkalarındaydı. Kürşat ve 40 çerisi gözlerini karartarak son kez düşmanla çarpışmaya başladılar. Ve hepsinin ruhu birer birer Uçmaga (Cennete) vardı.

İsyanın Önemi

Atatürk zamanında yazılan kimi tarih kitaplarında bu olayla ilgili ” Tarihin en hayret uyandıran girişimlerinden biri” diyerek söz edilmiştir. Şu bir gerçektir ki o zaman da Çin sarayı kalabalık muhafızlarla korunmaktadır. Tang Hanedanlığının romanlara ve filmlere konu olmuş Tai Tsung’un güvenli bir yere götürülmesi ve tedirgin olması halk arasında büyük endişe ve korku uyandırdı. İnsanlar 40 kişi bunu yapabiliyorsa diğerleri neler neler yapabilir diye düşünmeye başladılar. Tang hanedanlığı bu baskın yüzünden en zor günlerini yaşadı.

İsyandan Sonra

Çin sarayının basılması tarihte ilktir. Kürşat’ın baskınından sonra Çin halkı arasında huzursuzluk arttı.Göktürk’lerin Sarı Irmak’ın güneyinde olmalarının iyi olmadığını dile getirenler çoğaldı. Böylece Çin topraklarındaki Türkler kuzeye gönderilmeye başladı. Türkler kalabalık Çin nüfusunun içinde erimekten kurtuldular. Kürşat’ın baş kaldırışı başarıya ulaşamamıştı ama birçok başarının temeli , hazırlayıcısı olmuştu. Kendi canlarını düşünmeden, kaçmayı , sindirilmeyi , asimile olmayı akıllarına bile getirmeden mücadeleye koyuldular ve Türk Irkının daimi olmasını sağladılar.

İkinci Göktürk Kağanlığı

İhtilal girişiminden sonra Çin’in kuzeyine gönderilen Türkler tam 43 yıl boyunca dağınık şekilde yaşamaya devam ettiler. Bazı Göktürk ileri gelenleri devlet kurmayı deneseler de başarılı olamadılar. Ta ki 682 yılına kadar. 682 yılında Kutluk Kağan Çin’in kuzeyinde yaşayan Türkleri tek bayrak altında toplamaya başladı Uygurları ve Kitanları yenerek Ötüken Ormanında Göktürk Kağanlığı yeniden güçlenmeye başlandı. Kutluk Kağan Devleti/İli yeniden derlediği için İlteriş adını alarak Bozkurt Başlı Bayrağı yeniden dalgalandırmaya başladı.
Kürşad neslinden olduğumuz için onu kendimize örnek seçiyoruz.

Kim Derdi ki Kürşad Kemik’le Et’ti?
O Bir Kişi Değil , O Bir Devlet’ti…
Bayraktı , Vatandı,Bir can’dı,Tendi

 Tepeden Tırnağa, Kıpkızıl Kan’dı!

Yararlanılan Kaynaklar
1-Hüseyin Nihal Atsız/Bozkurtların Ölümü
2- https://tr.wikipedia.org/wiki/G%C3%B6kt%C3%BCrk_Ka%C4%9Fanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1
3-http://www.gazetekilis.com/kursad-ve-40-gokturklunun-gercek-hikayesi/
4- https://tr.wikipedia.org/wiki/Chieh-she-shuai
5- https://tr.wikipedia.org/wiki/K%C3%BCr_%C5%9Ead

Kaynak :  http://otukenormanininfilizleri.blogspot.com.tr/2016/01/kursat-ve-40-cerisi-gokturklerin-yklmas.html

Etiketler: » » » »
Share
1273 Kez Görüntülendi.