logo

trugen jacn

ÇİN’İN ETNİK SOYKIRIM KISKACINDAKİ UYGURLARIN DURUMU BİR İNSANLIK TRAJEDİSİDİR !

Soykırım Suçuyla Gurur Duyan Xi Jinping

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

İnsan Haklarını Koruma Gurubu Araştırmacısı William Nye:  “Çin’deki işgalinideki Doğu Türkistan’da yaşayan Uygurların  mevcut durumu ciddi bir insanlık trajedisidir” açıklamasında bulundu.

Çin İnsan Hakları Koruma Gurubunun  kurumsal internet  Portalı (Network of Chinese Human Rights Defenders)  Uzmanı ve kıdemli  yazarlarından William Nee  BM. tarafından  her yılın 30 Ağustos’un  gizli  ve keyfi  tutuklanan(kaçırılan)yok edilenler günü olarak anılması dolayısi ile  bir yazı yayınladı.  Uzman Nee yazısında   Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan ve etnik Çinli olmayan Müslüman Türklerin  dramatik durumu ile ilgili olarak  önemli açıklamalarda bulundu.

Özgür Asya radyosunda da yayınlanan bu açıklamada William Nee şunları söyledi : ” Çin hükümeti işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan ve azınlık olarak tanımladığı Uygurlar başta diğer Türk halklarına karşı   hâlâ insanlığa karşı suç işlemeye devam ediyor. Çin’in  işlediği bu insanlık suçlarına ait  çeşitli bilgiler ve  kanıtlar  BM kuruluşlarınca  uluslararası toplum ile sık sık paylaşılmaktadır.  Çin yönetimi bütün bu bilgi ve kanıtları  çok iyi bilmesine rağmen insan hakları ihlalleri konusunda geri adım atmıyor ve BM. başta ülkelerin ve uluslararası toplumun ve Uygurların bu konudaki  taleplerini göz ardı etmeyi  ve Uygur bölgesindeki toplu tutuklamalarını sürdürüyor ve Uygurları  toplama kamplarına  ve Hapishanelere  kötü  yaşam koşullarında tutmaya  da devam ediyor.

Çin, Hiç Bir Zaman Uygar ve Modern Bir Devlet Olarak Kabul Edilemez  !

Çin yönetimi uluslararası toplumun kendisini   medeni ve gelişmiş bir ülke olarak görmesini istiyor. Ancak, milyonlarca masum insanı toplama Kampları ve Hapishanelerde  hukuksuz olarak  hapseden  ve binlerce masum insanı katleden  Komünist Çin hiçbir zaman medeni bir ülke olarak asla kabul edilemez. Çin yönetiminin ve  Çinli   aydınların bunu dikkate alması gerekiyor. Dünyanın her  hangi bir yerindeki  insanlar  tek bir tıklamayla bir birleri ile  iletişim kurabildiği ve  tanışabildiği  modern bir teknoloji çağında yaşıyoruz. Ancak, Çin’in zorla  açık veya gizli şekilde tutuklayıp   canlı rehin olarak gizlediği/kaybettiği  Uygur rehinelere(Tutuklulara)  yurt dışındaki  aile ve yakınları 2017’den beri kendilerine ulaşamıyor ve hiç bir şekilde iletişim kuramıyor. Bu durum ise, sadece Uygur için değil, tüm  insanlık açısından ciddi bir trajedidir. Daha da üzücü ve Şok edici olan ise,  Çin  yönetiminin gizlice kaybettiği/gizlediği  Uygurlarla ilgili herhangi bir kamu davasının açılmamış   veya haklarında herhangi bir açıklamasının  olmamasıdır. Bu gizlice yok edilen  Uygurların  yakalandıklarına dair hiçbir bilginin olmadığını iddia etmesidir.

BM. Keyfi Kaçırmalarla Mücadele Çalışma Grubu’nun raporuna göre, hapse atılanların  resmi yargılamaya tabi tutulup tutulmadığı belli değildir. Özellikle  Toplama kamp sistemi  Çin işgal polisinin  her istediği zaman  herkesi kampa ya da hapishaneye gönderebileceğini gösteriyor. Uzun süre Toplama Kamplarında veya Cezaevinde  tutulan  kişilerin yeniden  tutuklanmadığı ve hapsedilmediğine dair hiçbir kanıt  bulunmamaktadır.

Share
4158 Kez Görüntülendi.