UYGUR MAHKEMESİ TANIĞI : ÇİN,EŞİMİ TÜRKİYE’DE KALDIĞI İÇİN 25 YIL HAPSE ÇARPTIRDI

Çin işgal yönetiminin Doğu Türkistan Türklerine yönelik etnik soykırım Cinayetlerini soruşturmak için kurulan Özel Bağımsız Uygur Mahkemesinde tanık olarak ifade veren Mihray Mezensov  Türkiye’de  bir yıl süre ile Turist Rehberi olarak çalışan eşi Mirzat Tahir’in  Çin yönetimi tarafından 25 yıl hapse mahkum edildiğini açıkladı. Mihray Mezensov  Mahkemedeki ifadesinde :  ”  Çin, eşimin Türkiye’de Çin karşıtı bölücülük faaliyetlerine katıldığını iddia ediyor. Bu iddianın  hiçbir gerçekliği yok. Eşim yalnızca Türkiye’yi çok sevmişti ve orada çalışmak istemişti.” dedi. 

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

Uygur Soykırımı iddialarını soruşturmak amacıyla Londra’da kurulan özel mahkeme, Uygur Mahkemesi’nin (Uyghur Tribunal) ikinci duruşmaları bugün (10 Eylül) başladı. 4 gün sürecek duruşmada Çin’in “eğitim merkezi” dediği kamplarda bizzat kendisi bulunmuş 3 tanık ve kamplarda yakınları bulunan 5 tanık dinlenecek. 4’ü Uygur olmak üzere 30 araştırmacı ve akademisyen de bilgi ve bulgularını anlatacak.

Özel Uygur Bağımsız Mahkemesinin dünkü ilk oturumunda  dinlenen ilk kişi Mihray Mezensof, ailesiyle birlikte yaşadığı Avustralya’dan görüntülü olarak mahkemeye bağlanarak 2 yıldır Çin’de tutuklu olan eşi Mirzad Tahir için tanık olarak ifade  verdi. Geçtiğimiz Nisan ayında “bölücülük” suçlamasıyla 25 yıl hapis cezasına çarptırılan eşine yönelik suçlamanın, eşinin evlenmeden önce Türkiye’de yaşaması olduğunu söyledi. İlk olarak tatil için Türkiye’ye giden Tahir’in, daha sonra 1 sene Türkiye’de Çinli turistlere turizm rehberliği yaptığını anlatan Mezensof; “Çin, eşim Mirzat Tahir’i  Türkiye’den ülkesine döndükten hemen sonra Nisan 2017’de  tutukladı bir süre sonra serbest bıraktı. Ancak aralıklarla tutuklayarak sorguladılar. Ancak  en son geçtiğimiz  yılın Eylül ayında tekrar gözaltına alarak hapsetti. Nisan/2021’de ise 25 yıl hapis cezasına çarptırdığı bilgisine ulaştım. Görgü ve bilgisi olanlardan   edindiğim haberlere göre  “Kocamdan ve diğer tanıklardan (hapishanede veya kamplarda) kimliklerini, dinlerini ve kültürlerini inkar etmeye zorladıklarını ve kendilerinin kimiliklerini inkar etmeye ve  Çinli olarak dönüşmeye yanı Çinlileşmeye  zorlandıklarını duydum. Eşim Mirzat’in Türkiye’de Çin karşıtı bölücülük faaliyetlerine katıldığını iddia ediyor. Bu iddiaların hiç bir gerçekliliği ve  geçerliliği  yokttur. Eşim yalnızca Türkiye’yi çok sevmişti ve  bir yıl kadar Türkiye’de kalmış ve orada çalışmak istemişti.” dedi.

“Türkiye’nin tavır alması gerekiyor”

Duruşmanın ilk ifadelerini Serbestiyet’e değerlendiren Dünya Uygur Kongresi Genel Sekreteri Doç. Dr. Erkin Emet, “Türkiye’de yaşayan pek çok Uygur’a da ‘yakınlarını kurtarmak istiyorsan, istihbarat elemanı ol’ baskısı yapıldı. Mihray’ın anlattığı gibi Türkiye’de çalışan, Türkiye’de yaşaya, Türkiye’den evlenen pek çok Uygur’un kendisi veya Çin’deki yakınları suçlanıyor. Çin, Türkiye ile ilişkili olmayı kriminal bir durum haline getiriyor. Bunlarla ilgili çok defa Dışişleri Bakanlığı nezdinde bilgilendirmelerimiz oldu. Türkiye hükümetinin doğrudan kendisini ilgilendiren bu durumla ilgili tavır alması gerekiyor” dedi.

Kaynak : serbestiyet.com(Taner Erkan)