logo

trugen jacn

UYGUR TÜRKLERİNİN KAYSERİ’DE KURDUĞU ERETNA DEVLETİ VE MUHTEŞEM ESERLERİ

Bir ‎açık hava ve ‎şunu diyen bir yazı '‎F Aو Köşk Medrese Gültepe Mahallesi‎'‎‎ görseli olabilir
 Mustafa CİNGİL( Araştırmacı- Yazar)
UYGURLAR …..
Muhteşem bir Türk boyu…
Dokuz Oğuzlar ile birleşip  On Uygur adını alan…
Orhun Bengü Abideleri’nde adları zikrolunan…
Göktürkler’e tabi iken, kurdukları ittifakla 742 yılında Göktürkleri yıkarak bağımsız bir devlet kuran…
Ancak…
840 yılında Kırgızlar tarafından yıkılıp Kansu ve Turfan bölgesi olarak iki önemli kola ayrılan bir önemli Türk boyu.
Günümüzde Çin’in   işgalinde  ve  onun  baskı ve zulmü  altında  toptan soykırımla yok edilmek istenen  Doğu Türkistan’daki Uygur Türkleri, Turfan Uygurlarının devamıdırlar.
Uygurlar…
Türk boyları arasında yerleşik hayata geçen ilk  Türk boyudur.
Önceleri dini inançları Gök Tengri iken, Bögü Kaan döneminde Manheizim resmi dinleri olmuştur.(763)
Ayrıca Budizm’den de etkinlenmişlerdir.
Manheizm’in kurucusu Mani,çok iyi bir ressamdır. Buna bağlı olarak ta resim sanatı de Manheizm dininde önemli bir yer tutar.
Uygurlar, Manheizm inancını kendi Kök Tengri inançları ile harmanlayarak inanmışlar ve  yaşamışlardır.
Türk boyları içinde (belki de Mani dininden kaynaklı) en fazla görsel ve yazılı eserler verenler Uygur Türkleridir.
Dahası…
Türk boyları arasında kültür seviyesi en yüksek olan boy da Uygur Türkleridir.
Fotoğraf açıklaması yok.
Okullarda bizlere sürekli matbanın ilk olarak Alman Johann Gutenberg tarafından bulunduğu öğretildi hep.
Oysa…
Gerçek hiç de öyle değildir !
Matbaayı  ve   kağıdı da ilk bulan  Uygur Türkleridir.
Uygurlar  o dönem  ağaçtan yaptıkları harf kalıplarını kullanarak  baskı yapıyorlardı.
Çinliler ile yakın ilişki halinde bulunan Uygur Türkleri…
Bazı kaynaklarca Çin’den aldıkları  öne sürülen  bu baskı tekniğini daha da geliştirerek, kendilerine ait Uygur Alfabesi harflerini tek tek kalıplar haline getirmişler ve dizgi baskı tekniğini bulmuşlardır.
Bir şunu diyen bir yazı 'Tezhip Sanatı' görseli olabilir
Günümüzdeki anlamı ile dünyada ilk matbaayı bulan ve kullananlar Uygur Türkleridir !
Pek bilinmez…
Kitap süsleme sanatı olan “tezhip” de yine Uygurların Türk ve İslam alemine önemli bir armağanıdır.
Kaşgarlı Mahmud kimdir? Divan-ı Lügati't Türk'ün yazarı -
Uygurlar; Bütün Türk Boylarının Yüz Akı !
Yüksek  bilgi ve kültür seviyeleri ile o döneminde bir çok devletin idari kademesi Uygur Türkleri tarafından yürütülüyordu.
Çin’in ve özellikle de Cengiz Han’ın Moğol Devleti’nin idare merkezini yoğunlukla Uygur Türkleri oluşturuyordu.
Dahası…
Cengiz Han’ın Moğol devletinin resmi yazışma dili de onlar sayesinde Uygur Türkçesi idi.
Moğolların batıya doğru akınları ve Asya’nın neredeyse tamamını ele geçirmeleri ile kendi içlerinde de yeni yeni devletler ortaya çıkar.
Cengiz Han’ın oğlu Cuci Han’dan olan torunu Batu Han’ın…Kuzeybatı Kafkasya’da kurmuş olduğu devlet, zaman içinde tamamen Türkleşerek, “Altın Orda Devleti”ni ortaya çıkarır.
Aynı bölgede…
Emir Timur ise kurduğu imparatorluğu Cengiz Han’a bağlamaktan daima gurur duyardı.
Cengiz Han’ın bir diğer oğlu Tuluy Han’dan olan torunu Hülâgü ise daha güneyde Azerbaycan ve İran coğrafyasında, dönemine damga vuran “İlhanlı Devleti”ni kurar.
İşte…
Tüm bu devletlerin idari kademelerinde hep Uygur Türkleri vardı.
İlhanlı Devleti, bu bölgede uzun süre İslamiyet ile temas halinde olması ile özellikle de içlerindeki Uygurlar zaman içinde  İslam  inancını  kabul ederek  Müslüman olurlar.
Türkiye Selçuklu Devleti’nin Moğolların tahakkümü altına girdiği dönemde Anadolu, Moğol emirleri tarafından idare edilmekteydi.
O dönem Kayseri yöneticisi ise Moğol emiri; “Cafer Bey”dir.
Cafer Bey ve kardeşi Ali Bey, Uygur Türklerinden olup, günümüzde Kayseri’de Ali-Cafer Kümbeti diye anılan kümbette yatmaktadırlar.
Bir harita ve yazı görseli olabilir
Türkiye Selçuklu Devleti’nin tamamen inkırazı (dağılması) ardından, gerek kendi iç çekişmeleri ve gerekse de Hatıroğlu isyanı gibi Türkmen isyanları ile İlhanlı Devleti de dağılır.
İşte bu kargaşada Kayseri’de Cafer Bey’in oğlu Alâeddin Erâtna Bey bağımsız bir beylik (devlet) kurar. (1327-1381)
Erâtna Devleti …
Eretna, Uygur Türkçesinde “kıymetli, çok iri inci tanesi” anlımına gelir.
Gerçekten Alâeddin Erâtna Bey  cüsseli ve  çok iri yarı bir kişidir.
Öyle ki…
Kendisini taşıyacak beli kuvvetli bir at bulunamadığından öküz üstünde dolaştığı söylenir !
Alâeddin Erâtna Bey oldukça adil, hoş görülü ve oldukça da ileri görüşlü bir hükümdardı.
Bu nedenle halk tarafından çok sevilmiş ve adaletli uygulamalarından dolayı  kendisine de “Köse Peygamber” lakabı takılmıştır.
Alâeddin Erâtna Bey, Sivas’ta bulunduğu bir dönemde Kayseri’nin idaresini eşi Doğa Hatun’a bırakmıştır.
Dünyaca ünlü Faslı seyyah İbn Battûta, Kayseri’ye geldiğinde onu karşılayan ve ağırlayan Doğa Hatun’dur.
Bir açık hava ve şunu diyen bir yazı 'Emir Erdoğmuş Türbesi Seyitgazi Mahallesi (Seyyid Burhaneddin Türbesi Arkası)' görseli olabilir
Bu manada Doğa Hatun, Anadolu’nun ilk kadın valisidir !
Günümüzde…
Alâeddin Erâtna, eşi Doğa Hatun, çocukları ve torunu ile beraber, Kayseri, Gültepe mahallesinde bulunan Köşk Medresesinde ebedi uykusunu uyumaktadırlar.
Uygur Türklerinden olan Erâtnalılar Kayseri’de…
Yanından  ve yakınından geçtiğiniz ama Uygur Türklerine ait olduğunu bilmediğiniz o kadar çok eser bırakmışlardır ki…
Bir açık hava ve şunu diyen bir yazı 'Haydar Bey Köşkü Argıncık' görseli olabilir
Okuyunca eminim siz de şaşıracaksınız !
Bıraktıkları muhteşem eserleri Şunlardır
1. Köşk Medresesi
2. Ali-Cafer Kümbeti
3. Emirzâde Mehmed Zengi  Türbesi
4. Emir Ali Pişrev Türbesi
5. Sırçalı Kümbet
6. Emir Erdoğmuş Türbesi
7. Haydar Bey Köşkü
8. Emir Şahap Türbesi ve  Babük Bey Zaviyesi
9. Suyakanmış Hatun Türbesi
10. Dört Ayak Türbesi
11. Şah Kutluğ Hatun Türbesi
12. Ulu Hatun Türbesi
13. Yeşilhisar Ulu Cami
14. Karakaya Seyyid Halil Türbesi 
Sayın Mustafa Atsiz’in  Eretnalıların Yaptığı eserlere  Yaptığı İlave ve Yazıya katkısı
15. Bünyan Ulu Cami (Kayseri’nin Bünyan İlçe merkezinde)
16. Taci Kızıl( İç surlarda Cumhuriyeti Mh.’de Atatürk evi karşısında) Mescidi
17. Damsa  Cami ve Külliyesi(Kayseri’nin Damsa Köyünde)
18. Tekgöz Kaplıcaları (Kayseri’nin Yemliha köyünde hala işler  durumda)
 19. Saide Hatun Vakfı : Bu eserlerin Banisi  Saide Hatun olup, kendisi  Eretna devleti Ümerasından Nasiruddin Bin Mesut’un eşi ve İbrahim’in annesidir. Mezarı halen  Fakılı’nin Karakimse köyünde bulunmaktadır.Allah rahmet ve mağfiret eylesin.  Amin.
Saide Hatun Vakfı Kayseri Vakıflar Bölge Müdürlüğünde   Mazbut Vakıf olarak kayıtlıdır. Benim Babam bu Vakfın  Kurucusunun evlatlarından  olup ve Vakfın % 2,5’ne ortak idi.Nasiruddin Bir Mesut,Sencer ve Tosbuğa’nın kardeşi olup,İlhanlı devleti tarafından(Başkent Hemedan)Kayseri Valisi olarak atanmıştır. Ayrıca, Kayseri Vakıflar eski Bölge Müdürü  Tarihçi Sayın Mehmet Çayırdağ Hocanın  Vakıflar dergisinin  19. Sayısında  yayınlanan makalesinde bu Uygur Sülalesi ve bıraktığı  eserleriyle ilgili  ayrıntılı bilgiler bulunmaktadır.
Uygurların  Şeceresi :  Şu an Saide Hatun Vakfının Banisi Saide Hanımın günümüze kadar gelen  evlatları Kayseri’de 41 farklı soyadı taşımaktadır ve  bu ailelerin tamamı Kayserinin Yerlisi(Yellisi)  olarak bilinmektedirler. Buna göre şu anda  Kayseri’de hatırı sayılır bir Uygur kökenli nüfus vardır. Saide Hatun Vakfının kuruluşu 1430 lu yıllara dayanmakta olup, Vakıf  600 yıla  dayanan bir geçmişe sahiptir..
Hamit Göktürk’ün İlavesi ve katkısı
20. Kayseri kent merkezi ve Köylerde bulunan  çeşitli Kümbet ve Türbeler de bulunmaktadır.
21. Eretna devleti zamanında Kırşehir kent merkezinde Ankara yolu üzerindeki   mermerden inşa edilen zarif Aşık Paşa Türbesi  de  inşa yapılmıştır.
22. Eretna Beyliği sınırları içerisinde bulunan  Tokat, Çorum, Sivas, Niğde, Aksaray ve civar illerde çeşitli hayır eserleri de  yaptırmışlardır.Bu konu araştırılmaya muhtaçtır.
23. Amasya’nın kent merkezine 25 Km. uzaklıktaki Uygur Kasabası Halkı(Belediye iken,lağvedilmiş ve Amasya’ya bağlı  Mahalle   statüsü verilmiştir)  kendilerini  Eretna Beyin  buraya  ülkenin doğu sınırlarının korunması amacı ile Köy yakınlarında  halen harabeleri bulunan Kale’nın civarına yerleştirdiklerini  belirtiyorlar ve kendilerini Uygur olarak tanımlıyorlar.2015’de  Doğu Türkistan’dan  Anadolu’ya gelme ve Amasya’ya  yerleşmelerinin
700.yılını Uygur Kasabasında yaptıkları 2 günlük bir bilimsel sempozyum ile  kutladılar. Eretnalılar kitabının yazarı Prof.Dr.Kemal Göde Hocamız başta bur çok  bilim adamı bildiri sundular. Ben de bu sempozyuma  Misafir olarak davet edilmiş ve takip etmiştim. Bu sempozyumu dezenleyen Uygur Köyü Kalkındırma Derneği Başkanı Sayın Hüseyin Yılmaz Uygur ve çalışma arkadaşlarına bir kez daha teşekkür ederim.
DOĞU TÜRKİSTANLILAR'DAN ÇİN'E TEPKİ
Günümüzde 1965 yılında devletimizce sığındıkları Afganistan’dan Türkiye getirilip, Kayseri’ye  yerleştirilen Uygur Türkleri Kayseri merkeze bağlı Hoca Ahmet Yesevi Mahallesi’nde  yaşamaktadırlar
Kayseri’de yaşayan bu Uygur Türkleri, Doğum, Ad Toyu (ad verme), Hatme Toyu( Sünnet), düğün, cenazetören ve adetleri    ve  bir birinden   leziz ve özgün yemek  çeşitleri ile  kendilerine  has  geleneksel kültürlerini yaşatmaya çalışmaktadırlar .
Günümüzde  Kayseri’de ve Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden yaşayan Uygur Türkleri Çin’in işgalindeki   ana vatanları Doğu Türkistan’da yaşayan  Kardeşlerinin feryat ve figanlarını  Türkiye ve özgür dünyadaki temsilcileri olarak duyurmaya çalışıyorlar. Bu konuda belki de Uygur diasporaları konumu işlevini görmektedirler.
Kalın sağlıcakla.     Kayseri – 25/09/2022- Pazar
KAMİL'İN AÇI BAYRAMI
 ==================
Kaynakçalar
  1. UYGURLAR  (Turgun ALMAS   Türkçesi Selenge Yayınları Ahsen Batur çevirisi )
  2. UYGURLAR (Hüseyin TEKİNOĞLU)
  3. ERATNALILAR (Prof.Dr.Kemal GÖDE TTK. Yayınları)
  4.  HALİL EDHEM VE KAYSERİ  ŞEHRİ – SELÇUKLU  TARİHİ’NDEN BİR BÖLÜM (Prof.Dr.Kemal GÖDE)
  5. TÜRK BUDUN BİLİMİ ARAŞTIRMALARI (Prof.Dr.Harun GÜNGÖR)

NOT : Bu yazı Sayın Araştırmacı-yazar Mustafa Cingil’in sosyal medya hesabından alınmıştır. Kendisine bu  güzel yazısı için teşekkür ederiz(UYHAM)

Share
4821 Kez Görüntülendi.