PROF.DR.İLYAS DOĞAN : ÇİN’İN SOYKIRIM POLİTİKASI TÜRK KORKUSUNUN BİR SONUCUDUR

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)

 Ankara- Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr.İlyas Doğan, Çin’in günümüzde Doğu Türkistan’da  Türklere karşı uyguladığı etnik soykırım politikasının temelinde tarihten gelen  Türk korkusunun yattığını açıkladı.

Özgür Asya radyosuna açıklamalarda bulunan Prof.Dr.İlyas Doğan  Türkiye’nin son yıllarda Çin ile arasındaki ilişkilerin iyileştirilmesi ve gelİştirilmesi için büyük çabalar gösterdiğini ancak bunun Çin yönetimi tarafından yeterince değerlendirmediğini ve de  inandırıcı bulmadığını ifade ederek  sözlerini şöyle sürdürdü ;

Çin Türk Milletine Karşı Tarihi  Kinini   Gündemde ve Sürekli Canlı Tutuyor

Çin yönetimi en az 2 bin 500 yıllık bir tarihi sürece sahip Türk Çin ilişkilerinde tarihi anılarının sonucu olarak şekillenen Türkiye Politikasında  sıra dışı  psikolojik rahatsızlık durumundan  bir türlü  kendisini kurtulamamıştır. Çin’in Türk düşmanlığı ve kini yeni bir olay değildir. Çin yönetimi  Uygur Türkleri ile Türkiye Türkleri arasındaki kardeşlik ilişkilerinden devamlı rahatsızlık hissetmiştir. Çin,günümüzde Doğu Türkistan’da yürüttüğü Uygur  politikasında  bu rahatsızlık ve benzeri  olguları  ana sebep ve  temel  olarak kabul etmiştir ve esas  rahatsızlığının  sebebi budur.  Türk Kültür ve medeniyetinin  esas amillerinın  hemen hemen  tamamı günümüzdeki Doğu Türkistan topraklarında  teşekkül etmiştir.

Çin’in günümüzde Uygurlar ve  Türklerden Rahatsızlık Duymalarının Esas Sebebi Onların Türkçe Konuşmalarıdır.

Çin yönetiminin günümüzde Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur Türklerinden ve Türkiye’deki Türklerden rahatsızlık hissetmelerinin temelinde onların  sömürgeleştirdiği Doğu Türkistan’da yaşayan Türkler ile ileride  işgal etmek istediği Türkistan coğrafyasında yaşayan insanların  aynı dili yanı Türkçe konuşmuş olmaları yatmaktadır.  Kazaklar,Kırgizlar,Özbekler ve diğer Türk boyları Türk Milletinin ayrılamaz birer parçasıdırlar.Avrupalılar için antik Yunan  kültür ve medeniyeti  nasıl önemli ise ve batı için  bu kültür ve mederiyeti bir ATA olarak kabul ediliyorsa  ve batı kendi kültür ve medeniyetlerinin başlangıını bu grek mederiyetine dayandırıyorsa Türkiye Türkleri başta bütün Türk halkları için  Uygur Türkleri ayrı tarihi değere ve öneme sahiptir.Çünkü, Türk Milletinin tarihinde ilk yerleşik  hayata geçenler ve Türk Kültür ve medeniyetini kuranlar ve ortaya koyanlan Uygur Türkleridir.

ÇKP Yönetimi, Doğu Türkistan’da Yaşayan Türklere Karşı  Soykırım Politikasını  70 Yıldır Sürdürüyor

ÇKP İşgal yönetiminin  Doğu Türkistan’da yayan Türklere yönelik soykırım uyguyalamalarının yeni  olmadığını belirten Prof.Dr.İlyas Doğan,Çin işgalinın başladığı 1949’dan beri bunu farklı şekillerde icra ettiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü ;

” Çin bu soykırım politikasına 2017 yılından itibaren yeni bir ivme kazandırdı. Çin Doğu Türkistan’daki soykırım uygulamalarının şiddetini arttırarak sürdürürken,diğer yandan  Türkiye ile ticari ve ekonomik ilişkiler kuran, ülkemizde öğrenim gören  hatta Türkiye’ye seyahat eden her kesi tutuklayıp Hapishane ve Çin tipi Toplama kamplarına hapsetmektedir. Bu  insanlık dışı ve acımasız baskı ve zulüm uygulamalarına ait kanıtlara dayanan haberleri uluslar arası medya  aracılığı ile haberdar olabiliyoruz. Çin,Uygur Türkleri ile Türkiye Türkleri arasındaki ilişkilerin tamamen keserek engellemek ve geçmişte olduğu gibi tamamen bir birlerinden koparmak istemektedir. Çünkü, Çin Komünist Yönetimi  tarihten gelen Türk korkusunu  günümüzde de devam ettirmek ve bu bahane ile onları tamamen yer yüzünden yok etmek istiyor.   

Türk Halkı Çin’in Sinsi Aldatma ve Göz Boyama  Oyunlarına  Asla Aldanmaz

Çin’in Doğu Türkistan Türklerine yönelik soykırım politikalarının temeli 1959 yılına kadar dayanmaktadır. Ancak,son 4 yılda bu soykırım uygulamalarını zirveye taşımıştır.Çin bu soykırım cinayetlerini her vesile ile gizlemeye ve Türk kamu oyundan ve dünyadan saklamaya ve üstünü örtmeye çalışması bu insanlık dışı soykırım cinayetlerinin şiddetinin ne kadar   zirveye taşıdığının en açık kanıtıdır.Türkiye Çin ile olan ikili ilişkilerinde Çin’in Doğu Türkistan’daki etnik soykırım cinayetlerine karşı sessizlik ve kayıtsızlığını sürdüüyor. Ancak,demokrasi ve ifade özgürlüğünün hakim olduğu yönetimlerde   hükümetlerin kamu oyunun talep ve arzularına göre devleti idare etmeleri esasatır. Türkiye’yi yönetenler Türk halkının   insani ve milli duygularına ve vicdanlarına   tamamen karşı  olan  bu tutumunu uzun süre  sürdüremeyecek ve bu Türk soykırımına karşı bu sessizliğini daha fazla devam ettirmesi  mümkün değildir. Türkiye,Çin’in Doğu Türkistan politikasındaki mevcut tutumunu mutlaka değiştirecektir. 

Çin.Türkiye’nin Ekonomik Sıkıntılarını İstismar ediyor

Çin yönetimi son dönemde Türkiye’nin ekonomk  zorluklardan doğan sıkıntılarını çok iyi bir şekilde istismar etmektedir. Türkiye bu sebeple Doğu Türkistan’daki insanlık dışı drama sessiz kalmaktadır.Çin yönetimi Türkiye’de Doğu Türkistan’daki insanlık dışı soykırım cinayetlerinin üstünü örtmek ve bu konudaki haberleri değersiz kılarak gölgelemek  ve  Türk kamu oyunda kendisi için olumlu bir hava yaratmak için  çok para harcamaktadır.  Kiralık adamlarını,Ajan ve cususlarını kullanarak  bu yöndeki faaliyetlerini sürdürmek istemektedir. Aracılar ve simsarlarını kullanarak  medya mensupları ile bazı siyasetçileri  kendi etrafına toplama gayreti içine girmiştir. Çin bunların ağzından yalan ve  sahte haberleri  yaymakta ve  onlara Çin Propagandası yaptırmaktadır.  Anacak Çin’in bu sinsi ve  olağanüstü yalan ve göz boyama  propagandalarına karşı Türk Milleti Doğu Türkistan’daki ÇKP’nin acımasız ve insanlık dışı vahşet uygulamalarından ve gerçek durumdan haberdardir.Türk Halkı Çin’in bu acımasız ve vahşetini aklında   canlı olarak tutumakta ve   Uygur Kardeşlerinin feryatlarını ve istiraplarını yüreğinin derinliklerinde hissetmekte ve acı duymaktadır.  Türk Milleti Çin’in bu Yalanlarına asla aldanmayacak ve bu göz boyama yöntemlerine de asla kanmayacaktır.