Kazakistan’da faaliyet gösteren bir insan hakları örgütü olan ATAYURT, bir açıklama yaparak bir kaç hafta önce Doğu Türkistan’dan kaçarak Kazakistan’a 23 yaşındaki Kazak Türkünü Çin’e sınır dışı eedek Çin’e teslim etmemeye çağırdı. Örgüt ayarıca Abai’in Çin’e tesliim edilmesi durumunda baskı, zulüm ve hatta idam cezasına çarptırılabileceğini bildirdi.
Atayurt açıklamasında Doğu Türkistanlı Kazak Türkü Sığınmacı Yerganat Abai’in Kazak polisi tarafından göz altına alınarak tutuklandığını halen hapiste tutulduğunu de açıkladı.
Kazak Sığınmacı Abai Yarkent/Jarkent ilçesinde Tutuklu
Atayurt İnsan Hakları Grubun açıklamasında Çin vatandaşı olan Yerganat Abai’nin Çin işgalindeki Doğu Türkistan’ın Kazakistan sınırına 40 kilometre uzaklıktaki Alma-Ata eyaletinin Yarkent/Zarkent ilçesindeki Panfilov isimli bir gözaltı merkezinde tutulduğunun tahmin edildiğini bildirdi.
Atayurt Gurubunun Konu İle İlgili Açıklamasının ana başlıkları Şöyle ;
- Çin uyruklu Doğu Türkistanlı Kazak Yerganat Abai 27 Mart’ta Kazakistan’a giriş yaptı ve dört gün sonra 01 Nisan’da Almatı’ya gelerek Atayurt’tan yardım talebinde bulundu. da örgütten yardım istedi. Kendisinin Doğu Türkistan’ın İli bölgesine bağlı Gulca şehrine bağlı bir Köyde yaşadığını söyledi.
- Doğu Türkistanlı Kazak sığınmacı Yerganat Abai Kazakistan Ulusal Güvenlik tarafından her an gizlice Çin’e sınır dışı edilebilir.
- Çünkü, Atayurt veya başka hiç bir kişi veya kurum onun tam durumunu bilmiyor. Ancak Abai’in durumu uluslararası toplum nezdinde gündeme getirilebilirse(dünyaya duyurulursa) bu durumun Kazak hükümeti nezdinde etkisi olabilir.
Bileşoğlu : Doğu Türkistan’da Şu Anda En Az 2 Milyon Türk Kamplarda Esir
Amerika Birleşik Devletleri’nde sürgünde yaşayan Atayurt İnsan Hakları Gurubu eski başkanı Serikcan Bilaşoğlu yaptığı açıklamada 2017’den beri İşgal yönetiminin topluca gözaltına alarak Toplama Kamplarında esir tuttuğu sayının en az 2 milyon civarında olduğunu açıklayarak şunları söyledi : ” ,Doğu Türkistan’da yaşayan pek çok Uygur,Kazak ve diğer Türk gençleri sistematik olarak göz alatına alınıyor ve daha sonra çeşitli suç isnatları ile tutuklanıyorlar.Bu gençler daha sonra tutuldukları Eğitim merkezleri adını verdikleri Toplama Kamplarının yanında devasa Üretim Tesislerinde Köle/İşçi olarak zorla çalıştırıyorlar. Bir bölümü ise merkezi Çin’deki endüstri bölgelerine transfer ediliyorlar. Bu genç esir işçiler Çin anakarasındaki fabrikalarda, çoğunlukla sağlığa zararlı kimyasal üretim yapan tesislerde çok düşük ücretlerle zorla çalıştırıyorlar. Çin işgal yönetiminin bu uygulamadan gerçek amacı ise onlar ailerinden,sevdikleriniden ve ana vatanlarından zorla kopararak merkezi Çin’deki etnik Çinliler arasında eritmek ve assimile etmektir. ÇKP Yönetimi bu insanlık dışı uygulamalara derhal sonvermelidir.Uluslararası toplum da bu etnik soykırıma sessiz ve kayıtsız kalmamalıdır.” şeklinde konuştu.