logo

trugen jacn

PEKİN’İN URUMÇİ’DEKİ ÇKP.VE GESTAPO ŞEFİ ÇİN NAZİSİ ÇİN ÇUVENGOU’YA SUÇ DUYURUSU

Görüntünün olası içeriği: 2 kişi, oturan insanlar ve iç mekan

Hamit Göktürk (UYHAM)

ÇKP.-İşgal yönetiminin Doğu Türkistan’daki  baskı,zulüm.etnik ayırıımcılık,dini ve etnik asimilasyon ve Soykırım uygulamaları ile  ülke  genelinde “Yeniden Eğitim Merkezleri” adı ile açtığı Çin Nazi Ölüm Kamplarında hapiste tuttuğu 1-3 milyon arasında olduğu tahmin edilen  Müslüman Uygur,Kazak ve Kırgiz ve diğer Türklerinin karşı karşıya bulunduğu insani kriz  ve bu krizin uygulayıcılarından Pekin’in Urumçi’ye  özellikle atadığı  ÇKP Genel Sekreteri ve GESTAPO Şefi Çin Çuöenggo ve diğer suçluların cezalandırılmaları için suç duyurusunda bulunulduğu açıklandı. ABD. Temsilciler Meclisi ve Senatosunun 17 üyesi ortak imzalı bir mektup hazırlayarak  ABD. Dışişleri ve Hazine Bakanlıklarına sunduğu bildirildi. Sunulan bu ortak mektupta Sömürgeci ve soykırımcı Çin’in Uygur bölgesinde icra ettikleri  baskı zulüm ve soykırımların  insanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğu vurgulandı. Çin işgal yönetiminin bu insanlık dışı baskı ve soykırım cinayetlerini uygulayan Çinli işgal sorumlularının uluslar arası ceza yasası MAGNETSKY kanunlarına göre cezalandırılması talep edildi. Bu mektupta imzası olanrandan biri de  Megnetsky yasasının hazırlayanlardan Maryland eyaleti Senatörü olan Ben Cardin de  olması dikkati çekiyor. 17 imzalı mektubun Türkçe tercümesini aşağıda bilgilerinize sunuyoruz. (UYHAM)

Otomatik alternatif metin yok.

 

Birleşik Devletletler Dışişleri Bakanı Sayın  Mike  Pompeo

Sayın Birleşik Devler Hazine Bakanı  Sayın Steven Minuchin

Sayın Bakanlar

Aşağıda isim ve imzaları olan bizler ABD.Temsilciler Meclisi  Çin İşleri Komisyonu Üyeleri olarak Çin’in Uygur Özerk Bölgesi’ndeki mevcut insanı kriz ile   ciddi  şekilde  ilgilenmekteyiz.  Sizlere de bu insani  kriz konusunda tesbit ve bu konudaki görüşlerimizi içeren bu mektubu bilgilerinize sunmaktayız.

Çin yönetimi idaresindeki  Uygur bölgesinde yaşayan  etnik halklara karşı baskı zulüm icra etmekte ,dini ve kültürel haklarını  kısıtlamakta ve dini ibadetlerini ise yasaklamaktadır. Bölgede yaşayan Müslüman azınlıklar hukuksuz ve adalete aykırı olarak tutuklanmakta  ve hepsedilmektedir. Bölgenin her tarafına  kurulan   gözetim ve kontrol sistemi ile azınlık halkların gündelik hayatı   çok sıkı  bir şekilde  denetlenmektedir.  Bölgedeki insanı krizin ciddiyeti, temel hak ve hukukun  ağır derecede çiğnenmesi   ve   bu ihllalerin genel olarak yaygın şekilde sürdürülmesi  göz önünde bulundurarak  Xinjiang Uygur Özerk Bölgesini fiili olarak  yöneten ve bu baskıcı  politikaları uygulayan Bölgesel Çin Komünist Partisi genel sekreteri Çin Çuvenggou başta olmak üzere  bölgede görevli yüksek dereceli  Çin devlet  yetkilileri ile ÇKP idarecilerine karşı  Küresel Karakterli Magnetsky Yasasının ve diğer ek tedbirlerin uygulanmasını  talep ediyor ve sizlere çağrıda bulunuyoruz.

Çin Halk Cumhuriyeti yönetimi  Xinjiang Uygur özerk bölgesi olarak tanımladığı Uygur bölgesinde  evrensel insan hak ve hukukuna , insanların kişisel    hayatlarının gizliliğine  ağır şekilde saldırmakta ve bölge’de yüksek teknolojinin  de yoğun olarak kullanıldığı bir polis devleti yaratmış bulunmaktadır.

Otomatik alternatif metin yok.

Geçtiğimiz günlerde Kongre Çin İşleri Komitesi  bölgedeki insani  kriz hakakında  uzmanlar ve tanıkların da  şahit olarak katıldığı bir özel oturum düzenlemiştir. Bu uzmanlardan biri olan  Birleşik devletlerin BM.Temsilciliğinde  ekonomik ve sosyal işler  Elçisi olarak görev yapan Cally Curry  Uygur bölgesinde gün geçtikçe biraz daha ağırlaşan  korkunç ve dehşet verici  durum hakkında uzman- tanık olarak  ifade vermiştir. Büyükelçi Curry  Çin yönetiminin  Uygur bölgesindeki  uygulamalarını “ Çin’in bölgedeki uygulamalarını   çok dürüst ve doğru şekilde “ Çin’in bölgedeki uygulamaları gerçekten insanın boğazını sıkmakta ve boğmaktadır.” Cümleleri ile  özetlemiştir. Bir veya birkaç milyon  Müslüman azınlıkları “Yenden Siyasi Eğitime Tabi Tutmak  Merkez “‘lerinde  veya toplama kamplarında  gözaltında bulundurması   bilgisi  bir amaca yönelik olarak doğru ve kesin bir  sonuçtur. Bu durum ise küresel düzeyde durumun tesbitini  de gerekli kılmaktadır. Bu konuda sizlerin yararlanabilmeleriniz  için  yüksek düzeyli Birleşik devletler görevlilerinin  mükemmel   olarak hazırlamış  olduğu raporlar  bu mektup ekinde bilgilerinize sunulmuştur.

Uygur bölgesin’de günümüzdeki  baskıcı uygulamaları bizzat icra eden ve  bizzat içerisinde yer alan Çinli yetkililer  ile bu baskıcıı uygulamaların  icrasında teknik ve malzeme sağlanmasında rol alan her türlü ulusal ve uluslar arası düzeyde faaliyet yürüten şirketlerin  Birleşik devletler sınırlarına dahil olmasına ve aynı şekilde ABD’nin ekonomik ve ticaret sisteminden yararlanmaları engellenmeli ve bunlara asla  izin verilmemelidir.

Son günlerde  Çin’in Uygur bölgesinde açtığı  Toplama kamplarında tutulanlar arasında intihar  ve ölüm olayları meydana geldiği hakkında çokça haber ve bilgiler bulunmaktadır. Ancak,buna karşılık Çin yönetiminin bu insanlara karşı  uygulamakta  olduğu temel hak ve hukuklarının ihlallerinin  durdurulmasına ait hiçbir belge veya kanıt   bulunmamaktadır. Ayrıca bu  baskıcı  uygulamaların sona erdirilmesine yönelik hiçbir olumlu tavır ve  işarete de rastlanmamıştır.

Çin’in Uygur bölgesi genelinde yaygınlaştırarak kurduğu  Toplama Kamplarının sayılarının  daha da arttırılmakta olduğuna dair  elimizde  kanıtlar mevcuttur. Çin yönetimince tutuklanarak bu toplama Merkezlerine atılanların arasında Birleşik devletler Hükümetine bağlı olarak yayın yapan Özgür Asya radyosu Uygur bölümünde çalışan Uygur asıllı  onlarca gazetecinin ailesi ve yakınları  de vardır. Ayrıca  tutuklanarak bu kampa hapsedilenlerin arasında tanınmış Uygur insan hakları aktivisti Rabia Kadir’in de ailesi ve yakınları da  vardır.

Birleşik devletler Başkan Yardımcısı Sayın  Mayık Pence’nin geçenlerde  Dış İşleri Bakanlığımızda  tertip edilen  yüksek düzeyli devlet yetkililerinin  katıldığı  Uluslar arası dini özgürlüklerin Korunması  toplantısında Çin’in Uygur bölgesinde yaşayan Müslüman azınlıkların temel  insani haklarının ihlali  ile Özgür Asya radyosu  Uygur bölümünde görevli Uygur gazetecilerin aile ve yakınlarının tutuklanması ve bu kamplara kapatılmasını kınayan ve sert tepki gösteren  açıklamalarını memnuniytle karşıladığımızı ifade etmek istiyoruz.

Bizler Dışişleri Bakanlığımızın Çin’in azınlıkların hak ve hukukuna ilişkin olarak  mevcut ve devam eden saldırılarına karşı  daha sert ve caydırıcı açıklamalar  yapmasını  ve protesto etmesini diliyoruz. Bakanlığımızın bütün bunlara ek olarak   Çin yönetimini  bu hak ve hukuk ihlallerinden   caydırmaya ve son vermeye yönelik  daha etkili  diğer tedbirler ve fırsatları  de uygulamaya koymasını ümit ediyoruz.

Ayrıca Birleşik devletler Hükümetinin  daha  güvenilir ve sağlam  devletler,uluslar arası platformlar ve çok yönlü aparatlar  nezdinde de  Uygur bölgesindeki bu insani  ve hukuki krizlerini   daha çok ve  daha etkili bir şekilde  gündeme getirmesini talep ediyoruz.

Sayın Dışişleri ve Maliye Bakanlıklarımız,

Sizleri Uygur Özerk Bölgesindeki insan hakları ihlallerini bizzat icra eden, uygulanmasına yardımcı ve ortak olan özel ve tüzel kişiler ile  bu ihlallerin icrasında rolü bulunan Şirketlerin cezalandırılması için derhal harekete geçmeye çağırıyoruz.

Bu konuda özellikle Uygur bölgesindeki insan hakları ihlallerinin boş sorumlusu olan Bölgesel ÇKP genel Sekreteri Çin Çuvenggou başta olmak üzere  insan hakları ihlallerinin  icrasında rol alan ve ortaklaşan  Çin’in bölgedeki bütün görevlilerini  “ İhlal edilen Küresel Magnetsky İnsan hak ve hukuklarının  Soruşturulması ve Sorumlularının Cezalandırılması  Yasasının  P.L. 328-114 ‘ncü maddeleri gereğince  cezalandırılmasını talep ediyoruz.

  • Mezkur yasanın ilgili maddeleri gereğince Uygur bölgesinde yaşayan azınlıklara yönelik icra edilen hak hukuk ihlallerinde rol üstlenen   zanlıların   cezalandırılmasına ait 13818 sayılı  idari tedbirler genelgesi hükümlerine göre   gereken cezaya çarptırılmalarını
  • Bölge’de yaşayan Müslüman azınlıkların kolektif şekilde gözaltına alınması ve Toplama kamplarına hapsedilmelerine çeşitli şekillerde yardım eden ve bu arada Çin yönetimine bölgedeki güvenlik tedbirleri konusunda teknolojik ekipmanlar satarak  çıkar  sağlayan  ve  bu satış işlelmerini hala sürdüren Çin’in  Wijin ve Dahua  adlı şirket sorumlularının de cezalandırılması
  • Elde edilen bilgilere göre bu her iki Çin  şirketi  Uygur bölgesindeki büyük ve  kapsamlı   dijital gözetim ve  kontrol  sistemleri kurulması işinden  kazandıkları toplam kar miktarının 1,2 milyar dolardan fazla olduğu tesbit edilmiştir.

Çin’in bölgedeki yöneticilerinin Magnetsky  yasalarına  göre Uygun şekilde cezalandırılmasının  bölgedeki insanı krizin sonlandırılmasına   için caydırıcı ve faydalı olacağına inanıyoruz. Çünkü Çin yönetimi kendisinin “Bir Kuşak-Bir yol “  projesini kullanarak  küresel düzeyde   güç  elde etmek ve bu gücü kullanmak suretiyle  kendi  etki alanını genişleterek  arttırmanın  peşindedir. Böyle bir  süreçte Çin  yönetiminin   karşılaşmak istemediği  tek  şey,  kendisine uluslar arası toplumun  Çin’in  sınırları içinde yaşayan  etnik ve dini azınlıklara  kötü ve şiddet içerikli  uygulamalarına tepki göstermesi ve bu uygulamaların  kınaması, tepki göstermesi ve   protesto edilmesidir.

Bakanlıklarımızın  bu konuyu  yeterince inceleyebilmesi   ve  bu ihlalleri icra edenler  haklarında tedbir uygulanması ve cezalandırılması gereken kişilerin listelerini bu mektup ekinde takdim ediyoruz.

Birleşik Devletler Temsilciler Meclisi Çin İşleri Komitesi olarak  tarafsız bir şekilde Uygur Özerk bölgesindeki gelişmeleri yakından  gözetmek  ve bu ihlallerin bin an önce sona erdirilmesi için   Uygur bölgesindeki gelişmeleri  kontrol ve gözetim altında bulundurmayı ciddi olarak sürdürmeye devam ettireceğiz.

Gerektiği takdirde  bu konu ile ilgili  ek bilgi ve belgeler ile kanıtları de temin  ederek  bilgilerinize  sunabileceğiz.

Biz Sayın Bakanlarımız ile bu çok önemli  sorun hakkında  işbirliği yapmaya ve ortak çalışmaya her zaman hazır olduğunu ifade etmek istiyoruz.                                                                   Saygılarımızla

 

                                  Önerge Sahipleri

           Senatörler

  1. Marco Rubio
  2. Richard Blumenthal
  3. Benjaamir L.Cardin
  4. John Cornyn
  5. Ted Cruz
  6. Sherrod Brown
  7. Robert Menendez
  8. Steve Daines
  9. James Lenkford
  10. Angus S.King, Jr,
  11. Tom Cotton

          Temsilciler (Milletvekilleri)

  1. James P.McGovern
  2. İlena Ros-Lehtinen
  3. James Sensenbrenner,Jr,
  4. Elliot L.Engel
  5. Brad Sherman
  6. Cristopher H.Smith

Bu Gelişme Doğu Türkistan Davası Açısından Sevindirici ve Umut Vericidir

Doğu Türkistan Milli Bağımsızlık Hareketindeki bu  çok önemli ve aynı zamanda çok   memnuniyet verici  gelişme Merhum Liderlerimiz Mehmet Emin Buğra ile İsa Yusuf Alptekin Beylerin 1950’lı yıllarda Türkiye’miz başta olmak üzere yurt dışında başlattıkları  Doğu Türkistan davasının  65 yıllık sürecinde büyük bir başarı ve dönüm noktası olmuştur. Bu vesile ile merhum Liderlerimiz Merhum Mehmet Emin Buğra ve Merhum İsa Yusuf Alptekin’ı  ve onların vefatlarından  sonra  bu davanın bayraktarlığını yapan ve Doğu Türkistan  mücadelesi  tarihimizde unutulmaz hizmetleri ile tarihe iz bırakan, Doğu Türkistan Vakfını ihya ederek 25 yıl süre ile başkanlığını yürüten Emekli General Merhum Mehmet Rıza Bekin Paşamızı  bir kez daha rahmet ve minnet ile  yad ediyoruz.
Bu tarihi başarının elde edilmesinde büyük  mücadeleler ve emekler sarf eden  Doğu Türkistan Milli Kurultayı ve onun devamı olan Dünya Uygur Kurultayının  bütün Başkan ve yöneticilerine  ve özellikle  bu  çok önemli gelişme ve başarının  elde edilmesinde  çok büyük  gayret ve emekler sarf eden  Dünya Uygur Kurultayı’nın fedakar ve cefakar Genel Başkanı Sayın Dolkun İsa’ya ve onun çok değerli, gayretli ve  çalışkan dava ve mesai  arkadaşları başta ve tüm Dünya üzerinde faaliyet yürüten ve mücadele eden Doğu Türkistan Sivil Toplum Kuruluşlarına en içten teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Doğu Türkistan davası  için  bu son derece  önemli  gelişmenin  ve aynı zamanda    küresel çaptaki bu büyük başarının  sonuçlarının   bir an öce olumlu  neticelenmesini diliyoruz.   Bu ve benzeri gelişmelerin Doğu Türkistan’da Çin baskı zulmü altında dini ve milli kimliklerini korumak için kahramanca mücadeleler vermekte olan cesur halkımıza olumlu şekilde yansıması ve Çin Nazi Kamplarında tutulan 1-3 milyon arasında olduğu tahmin edilen  Masum kardeşlerimizin bir an önce hürriyetlerine kavuşmalarını temin etmesini  Ulu Allah’tan niyaz ediyoruz.

Bu vesile ile tüm Aziz Şehitlerimizi de bir kez daha rahmet ve minnet ile anıyoruz.

NOT :    Mektubun Türkiye Türkçesine aktarılımasında İuyghur.com ‘da yayınlanan Uygur Türkçesi nüshası  esas alınmıştır.

Etiketler: » » » » » » » »
Share
1330 Kez Görüntülendi.