logo

trugen jacn

PROF.DR.SEYİT AYDIN : KIRGİZİSTAN’IN NARİN BÖLGESİ ÇİN’İN İŞGALİNDEN KORUNMALIDIR !

Azerbaycan Topluluğunun Ankara Temsilcisi Prof. Dr. Aydın: "Narın Çin’in İşgalinden Korunmalı"

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

Ankara -Yıldırım Beyazıt(YB) Üniversitesi Öğretim Üyesi ve  ve Batı Azerbaycan Topluluğunun Ankara Temsilcisi, Prof. Dr. Seyit Aydın : ” Kırgizistan’in Narin Bölgesi Çin’in işgalinden Mutlaka Korunmalıdır !”  açıklamasında bulunduğu bildirildi.

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Batı Azerbaycan Topluluğunun Ankara Temsilcisi, Prof. Dr. Seyit Aydın, bu ifadeleri  10 Nisan  2025’te Ankara’da  gerçekleştirilen Türk Dünyası Sivil Toplum Çalıştayında   yaptığı konuşmasında dile getirdiği bildirildi. Prof.Dr.Seyit Aydın  Türk Dünyası Sivil Toplum Çalıştayında Türk Dünyasının günümüzdeki sorunları ve çözüm yolları hakkındaki görüşlerini paylaştı.

Prof. Dr. Seyit Aydın’ın Türk Dünyası Sivil Toplum Çalıştayında yaptığı konuşması ana başlıklar halinde şöyle ;

“ Kırgizistan’ın Narın  Bölgesi Çin’in İşgalinden Korunmalı”

Kırgızistan’ın Narın vilayetinin  yeni bulunan altın rezervleri Çin şirketlerince  işletildiğini ve  bu nedenle Narin bölgesinin  Çin’in işgal hedefinde olduğunu söyleyen Aydın, “Narın bölgesi, adı gibi narindir, nadidedir. Çin, İşgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan Türklere yönelik  etnik soykırım ve mezalimi farklı metotlarla  bu bölgede yaşayan Kırgiz Kardeşlerimize  uygulamak istemektedir.  Çin Uygur Türk’lerine yaptığı mezalim farklı metotlarla sürüyor. Bütün bunlardan yola çıkarak Narin bölgesinin  Çin işgal ve i korunması  önem arzetmektedir.

  Türkçe’de Kullandığımız ” Kültür ” Kelimesi yerine HARS adının  Tercihi ve Kullanılması  isabetli bir başlangıç olacaktır.

Türkçemizde kullanmakta olduğumuz  “Kültür”Kelimesi  yerine hars adının tercihi ve  kullanılması  isabetli bir başlangıç olacaktır. Fakat bu değişikliğin sebebini ‘kültür’ kelimesinin sadece Fransızca olmasına bağlamak meramımızın anlaşılmasını engeller. Zira Hars kelimesi de Arapçadır. Hars veya kültür tabiri Azerbaycan Türkçesinde “ “Medeniyet” olarak benimsenmiştir. Ayrıca, milliyetçilik anlayışımızda da “Müşterek Türk-İslam harsı siyasi bir kaygıya sahip  bir ulusçuluk değildir. Bizim Milliyetçilik anlayışımız hiçbir siyasi fikriyatın malzemesi olamayacak kadar  önemli  ve bizim için “Varlık-Kokluk/Hayat-Mamat  meselemizdir. Bizim Milliyetçilik  anlayışımız Batıdaki Ulusçulukla  asla Eşdeğer Değildir. Türk dünyasının ortak değerleri,örf adet gelenek görenek ve sanat ve folklorik değerlerinin  genç nesillerimize tanıtılması ve yaşatılması için bir TÜRK  HARS MÜZESİ oluşturulmalıdır. Bu müze için derhal hazırlıklara başlanılmalı,  2026 yılına kadar tamamlanarak  bu müze açılmalıdır.

 Nevruz,Türk Dünyasının  Ortak Milli Bayram Olmalı  

 2024 yılında Nevruz’un Türk devletleri için ortak milli bayram olarak kabul edilmesi önerisinde de bulunmuştum. Hatırlanacağı üzere, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan  21 Mart 2025  Nevruz Bayramı’nda, Nevruz’un Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi bayramı olarak ilan edildiğini  açıklamıştır.

Turizmle Bağdaştırılan Yaklaşım Manevi Duygu ve Değerlerimizi  Zedeliyor 

Ekonomik kalkınmamız için önemli bir sektör olan Turizm faaliyetleri ile bağdaştırılması  ve milli zenginliklerimizin ticari bir malzeme haline getirilmesi manevi duygu ve milli değerlerimizi  zedeliyor. Bu yaklaşım, manevi zenginliklerimizin gelecek nesillerin nazarında değersizleşmesine sebebiyet verecektir. Aslında tasavvufi olarak Yaradanımıza  bir  bağlılık, yakarış ve ibadet  için yapılan  Sema ritüelinin Ücretli semazen gösterileri gibi örneklemeler  bu anlayışın sonuçlarını gözler önüne sermektedir.

Divanü Lügat-İt Türk ile Kutadgu Bilig  ve Yazarları Kaşgarlı Mahmut ve Yusuf Has Hacip, Ortak Dilimiz İçin  İlham Kaynağıdır”

10.yüzyılda Türkistan’da kurulan  ilk Müslüman Türk Devletimiz Karahanlı’ların başkenti Kaşgar’da yaşayan ve  halen bu kentte  ebedi uykularını sürdüren ilk felsefe ve Hukuk kitabımızın yazarı   Yusuf Has Hacip’in Kutadgu Bilig  ile ilk Türkçe sözlüğümüzün yazarı  Kaşgarlı Mahmut  günümüzde Türk dünyasında ortak Türk dili  çalışmalarımızda yol göstericilerimiz ve ilham kaynağımızdır.  Bu eserler  ortak düşünce ve ortak dil inşasında  bizim için birer yol göstericidir. Kaşgarlı Mahmut eşsiz eseri Divanü Lügat-it Türk kitabı ile , Bağdat’ta halifelik makamında üç Müslüman milletin dilinin  eşit olduğunu ortaya  koymuştur.

“Türk Dünyasında Ortak Dil ve  Ortak Müfredat Şart”

 Türk dünyasında konuşulan  çeşitli lehçe ve ağızların öğrenilmesinin  Milli Eğitim Bakanlık planına alınmalıdır. İlk mektepten itibaren Türk Cumhuriyetlerinin   Eğitim-öğretim Birimleri ile koordineli  olarak Türk lehçe, şive ve ağızları ortak müfredat olarak tesbit edilmeli ve eğitim ve öğretime konulmalıdır.

Türk  Ortak Hars Heyeti Kurulmalı, Ortak Tarih Müfredatı Hazırlanmalı”

 Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde  ortak bir Türk Hars Heyeti kurulması çok önemlidir. Tarih ve İslami din  anlayışını anlatan ve  işleyen filmlerin yapılması çok önemlidir. Türk dünyasında Genç  Kuşaklar ve nesilleri  arasında  çeşitli amaçlarla seyahatler düzenlenmelidir. Türk gençleri ve  soydaş coğrafyaları karşılıklı olarak bir birleri  ile tanıştırmak  çok önemlidir.

“Milli Merasimler ve Yayınlar Yeniden Millileştirilmeli”

Türk dünyasında resmi veya resmi olmayan  tören, etkinlik ve ritüeller milli değerlere uygun şekilde  Millileştirilmelidir.  Milli harsımızın değerli ve özgün  ürünlerinin   icrası   milli olmalıdır. Televizyon programları ve her türlü  yayın medya ve yayınlarda  milli duygular ve  hassasiyetler mutlaka  yer almalı ve özellikle  işlenmelidir.

Ortak Senaryolarla Türk Dünyası Film ve Dizileri Üretilmeli

 Türk devletlerinin ilgili bakanlıkları,Kurum ve Kuruluşları ile  ortaklaşa senaryolar  hazırlanmalıdır. Çeşitli dizi ve sinema  filim projeleri yapılmalıdır.  Bu projelerle  özellikle  genç nesillere ve Türk Halklarına  müşterek Türk harsının  yeniden hatırlatılması  esas amaç ve hedef olmalıdır.

Türk Dünyasında Ortak Ödül/Armağanlar/ Mükafatları Düzenlenmeli”

Türk dünyası ülkeleri arasında çeşitli alanlarda ortak  ödül ve armağanlar  oluşturulmalıdır.  Özellikle ortak duygu ve harsımızı yansıtan ve bizleri duygusal ve düşünsel olarak birleştiren Türk Dünyası  Ortak  Müzik, Sinema, Şiir-Edebiyat, Moda, Bilim ve Kur’ani Kerim  okuma   ve diğer dallarda ortak Ödül/Armağan/Mükafatlar  oluşturulmalıdır.

 Türk Tarihinin Ortak  Değerleri ve  Yön Veren Önemli Kişilerin Hayatı  Çizgi Roman Yapılarak  Tanıtılmalı”

 Türk dünyasının ortak değerlerimiz  Oğuzhan, Mete Han, Bilge Kağan, Bilgemiz Vezir Tonyokuk, Ortak Milli Kahramanımız Kürşad  Hun, Göktürk, Uygur, Selçuklu, Osmanlı  başta tüm Türk devletlerimizin  Kurucu Liderleri, Hakanları, Kaşgarlı Mahmut,Yusuf Has Hacip,Mevlana, Yunus Emre gibi önemli şahsiyetlerin hayatlarının çizgi roman olarak  basılmalı,  bu ortak değerlerimiz ilkokul ve ortaokul öğrencilerine tanıtılmalıdır.

“Rusya, Ukrayna Savaşıyla Parçalanma Sürecine Girdi”

Aydın, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrası ikinci bir Afganistan sürecine girdiğini söyledi. “Bu savaşın sonunda Rusya 14 veya 16’ya bölünecek. İçindeki 85 milyon Türk nüfusu birden fazla Türk devletinin ortaya çıkmasına vesile olabilir,” dedi.

“Batı/Qarbi Azerbaycan Türkleri, Doğdukları Topraklara Dönmek İstiyor”

Prof. Dr. Seyit Aydın’ın konuşmasında değindiği bir diğer önemli konu ise Qarbi Azerbaycan meselesi oldu. Aydın, 1800’lü yıllara gelinceye dek Kafkaslar’da nüfusun  önemli bölümünün hatta çoğunluğunun  Türklerden oluştuğunu belirtti. 19. yüzyılın başlarında Rusların, Kafkaslar’daki Türkleri  zarla göç ettirerek tehcir edip yerlerine Ermenileri yerleştirme projesini hayata geçirdiğini, bu süreçte Türkmençay Anlaşması ile  bu tehcirlerin  daha da hızlandığını söyledi. Türklere karşı ağır zulüm ve katliamların yapıldığını vurgulayan Aydın, Sovyetler Birliği kurulurken Qarbi Azerbaycan’ın son Türk toprağının da Ermenistan sınırları içinde tutulduğunu ifade etti. 1987-1991 yılları arasında Ermenistan’daki Türklerin şiddetli zulme uğrayarak Azerbaycan’a göç etmek zorunda kaldığını belirtti. Bugün Qarbi Azerbaycan’dan sürgün edilen 300 bin Azerbaycan Türkü, doğdukları topraklara dönmek istiyor. Bu amaçla kurulan Qarbi Azerbaycan İcması (Batı Azerbaycan Topluluğu), Ermeni işgali altındaki 26 il ve 300 ilçeden oluşan Türk vatanını barışçıl yollarla kurtarmayı hedefliyor.

Batı/Qarbi Azerbaycan Davası Türk Milletinin Ortak Meselesidir!

Prof.Dr.Seyit Aydın konuşmasının son bölümünde Batı Azerbaycan Topluluğu(Batı/Garbı Azerbaycan Türkleri İcması)  Temsilcisi olarak  yaptığı  açıklamasında  “Biz sulh ile, liyakatle ve milletlerarası hukuk çerçevesinde hasretini çektiğimiz öz yurtlarımıza dönmek istiyoruz. Karabağ’in işgalden kurtarıldığı gibi batı Azerbaycan’ın de kurtarılması hatırlatılarak “Sıra Qarbi Azerbaycan Türkleri’nin öz vatanına kavuşmasındadır! Bütün Türklerin ortak davası olan BATİ/QARBİ AZERBAYCAN’ın kurtarılması için her türlü çalışma ve gayreti gösteren, Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev, Qarbi Azerbaycan İcmaı Başkanı Milletvekili Aziz Aliekberli, Türkiye temsilcisi Asıf Kurban başta olmak üzere  davamıza  gönül veren ve fiilen çalışan destek veren Aziz Milletimize teşekkür ediyoruz.” ifadelerini de kullandı.

Kaynak : https://www.ngazete.com/azerbaycan-toplulugunun-ankara-temsilcisi-prof-dr-aydin-narin-cinin-isgalinden-211620h.htm?fbclid=I

Share
376 Kez Görüntülendi.