Özgür Asya radyosunun haberinde 10 Temmuz 2023 Pazartesi günü, Çin İnsan Hakları Örgütü Araştırmacısı ve  bu imza Kampanyasının  Koordinatörü William Nee,  tarafından açıklanan ortak  bildiri metninde Çin’deki insan hakları savunucularının durumunun son aylarda çok sıkıntılı ve kötü durumda olduğunu  belirterek şunları söyledi :

1. Çin İnsan Hakları Aktivist ve Avukatları  Çin’deki insan hakları hareketinin temel taşıdır. Çinli İnsan hakları avukatları, yerel yönetimlerin insan hakları ihlallerine  karşı  skarşı koyma ve savunma, insan hakları aktivistlerine rehberlik etme, adaletin sağlaması ve sivil toplumu güvence altına alması konusunda genellikle kritik öneme sahiptir
2. Çin İhsan Hakları Avukatları  Platformu,  ÇKP yönetiminin baskı, zulüm ve etnik soykırım uygulamalarına maruz kalan Uygurlar, Tibetliler başa olmak üzere Çinli olmayan etnik ve dini azınlık guruplarının haklarını savunmayı kendilerine görev olarak kabul etmişlerdir.
3. Çin yönetimi 2015’te  İnsan Hakları Avukatları ve Aktivistlere karşı başlattığı Sert Darbe Vurma Kampanyasının şiddetini son 3 ayda zirvelere taşımıştır. Bu mevcut durum ise, Çin’deki İnsan Hakları aktivistleri ve Avukatlar için çok  zor ve sıkıntılı  olmaktadır. Çin yönetimi İnsan Hakları Avukatları ve Aktivistlerinin sadece kendilerine değil, onların aile ve yakınlarına da baskılar yapmaktadır,Onları  sebepsiz ve hukuksuz olarak göz altına  almakta ve işikenceler yapmaktadır.Bu durum ise,Çin’deki İnsan Hakları Avukatlarının ve Aktivistlerinin insan haklarını savunma ve korunması olarak tanımlanan  bir hukuk platformunun tamamen yok olması tehlikesine yol açacaktır.
4. Çin yönetiminin bu baskılarına karışı uluslararası insan hakları ve Hukuk kuruluşlarının bu durumu ivedilikle ve özellikle ele almalarını dikkatlerine sunarız,
5. ÇKP Yönetimi Uygur bölgesi ve Tibet başta Çinli olmayan  azınlıkların yaşadığı bölgelerde  onların yerlerinden zorla göç ettirme, etnik ve dini olarak aşağılama ,sağlık ve sosyal haklardan mahrum bırakma ve yasadışı tutuklamalar karşısında Çin İnsan Hakları Avukatları   olarak onların haklarını temel insan haklarını esas alarak  Çin  Anayasası, ilgili azınlık yasaları ile Çin yönetiminin bizzat imzaladığı BM.İnsan Hakları Sözleşmesindeki taahhütlerini ve  yasalar ve hukuk kuralları ile idare etme  iddiaları  çerçevesinde    onların bu temel  haklarını  savunmaya ve korumaya çalışır.
6. Çin yönetimi Çin vatandaşlarının düşüncelerini özgürce ifade etmek  ve özgür düşünce gibi temel haklara yönelik  ağır baskılar, engeller ve yasaklamalar  koymaktadır. Ayrıca,ÇKP,   Uygurlara karşı  yıllardan beri uygulamakta olduğu  yasaklar, engeller ve tek yönlü olumsuz propagandalarla  Çin halkını  Uygurlar konusunda  yanlış yönlendirmektedir. Onların yasal ve barışçıl hak arama  taleplerini “Terörcü ve Teröristler Savaş” hikayesine inandırmıştır.
7. 2014’de tutuklanan ve ömür boyu hapis cezasına  çarptırılan Uygur insan hakları aktivisti  Dr.İlham Tohti’nin  savunma Avukatları  aynı zamanda Çin İnsan Hakları Avukatlarından biri idi.Dr.Tohti’nin savunma Avukatları savunmalarında kendisine yöneltilen  suçlamaların  ne kadar temelsiz ve saçma  olduğunun açığa çıkarılmasında önemli rol oynamışlardır. Günümüzde Çin Yönetimi Çinli Avukatların Uygur sanıkları savunmasına ve onların savunma avukatı olmasına engel olmaktadır.
8.  Çin’deki insan hakları avukatlarının   yasal engel ve yasaklarla savunma görevlerini yapamaması, engellenmesi  onların asıl mesleklerini ve  işlerini yapamaması, baskı ve zulüm gören  Uygurların savunmalarını  yapamaması sonucuna yol açmaktadır.
9. ÇKP Yönetiminin 2017’den bu yana Uygur bölgesindeki Toplama Kampları ve Uygurların kitlesel olarak göz altına alınması ve bu kamplara hapsedilmesi, gizli  adam kaçırma uygulamaları sebebiyle bölgede yaşayan ve etnik Çinli olmayan   on binlerce  Uygur ve diğer etnik Türk azınlıklar  yargılanmadan ve yasal prosedüre tabi tutulmadan  hapsedildikleri  bu toplama kamplarında yıllardan beri hapiste tutulmaktadır.
10. Çin’in Nazi tipi bu toplama kamplarında  yargı önüne çıkarılmadan hapiste tutulan Uygurlara her türkü baskı, zulüm ve işkenceler yapılmakta ve hatta katledilmektedir.
11. BM.İnsan Hakları Yüksek Konseyi’nin hazırladığı Uygur İnsan Hakları Raporunda ; Uygurların  toplu olarak  göz altına alınması ve  onların keyfi olarak gizlice   kaçırılmaları ve  ve Toplama Kamplarında onlara sistematik işkenceler yapılması, kendilerini savunabilmek için  avukat tutmalarının engellenmesi veya yasal  yargı süreci  olmaksızın infaz edilmiş olabileceğinin  güçlü bir ihtimal  dahilinde olduğunu  bildirmektedir.
12.  Ortak Açıklamaya imza koyan kurum ve kuruluşlar Çin Halk Cumhuriyeti yönetimi ve Uluslararası topluma  şu çağrıda bulunur :

• Çin’deki insan hakları avukatları ve  İnsan Hakları Aktivistlerine karşı baskılara son veriniz !
• Uygurlar başta ülkede yaşayan tüm dini ve etnik azınlıklara yönelik karşı  keyfi  gözaltılar ve gizlice kaçırmalar başta insan hakları ve hukuk  kurallarına aykırı  uygulamalara son veriniz !
•  Uygur bölgesindeki yüzlerce Çin tipi Toplama Kamplarını derhal  kapatınız!
• Bu kamplarda yıllardan beri tutulan  milyonlarca  insanı koşulsuz olarak serbest bırakınız !
• Ulusal Güvenlik Yasası, Kanun ve Ceza Muhakemeleri Usulü Yasası gibi yasalarda değişiklik yapmaları” çağrısında bulundular. ve standartlarına tam olarak uyması için Çin’e uluslararası insan hakları baskısı.

1. Ortak  Açıklamaya İmza Koyan Uluslararası İnsan hakları ve Hukuk Kuruluşları  ve STK.lardan bazıları  şunlardır :

• Uluslararası İnsan Hakları Gözlem Evi(HRW)
• ABD Uluslararası Hukukçular Komitesi
• Çin Demokrasi ve İnsan Haklarını Savunma Birliği(CDHRA)
• Çin’deki Avukatları Savunma ve Koruma Komitesi
• Hang Kong Demokrasi Konseyi
• Tibet Hareketi(Hindistan)
• Uygur Hareketi(ABD)
• Dünya Uygur Kurultayı (Almanya)
• Avrupa Hukuk Dernekleri Konseyi (CCBE)
• Cenevre Barosu  (İsviçre)
• Varşova Barosu (Polonya)