logo

trugen jacn
22 Ekim 2015

TARİHTEN GÜNÜMÜZE ÇİN İLE İLİŞKİLERİMİZ

KONUK KALEM / Prof.Dr.Mehmet Saray

Çinli tarihçilerin Çin hükümdarlarına ülke yönetiminde dikkat etmeleri için bıraktıkları “yıllıklar” daima dikkate alınmıştır. Bu yıllıklara göre Türk kavimlerinin yaşadığı kuzey, kuzey-batı ve tarım havzası (Doğu Türkistan) ile Moğolların yaşadığı kuzey-doğu bölgesine Çinli yöneticilerin dikkat etmeleri gerekiyordu. Buna inanan Çinli yöneticiler, Türklerin kurduğu devletlerin bu bölgelerde uzun süre yaşamamaları için her türlü entrikayı yapmış ve zaman zaman da bu bölgeleri işgal ederek kontrolüne almıştır. Bazen de Türkler ve Moğollar Çin’i işgal edip kontrollerine almışlardır.

İşgal sonrası katliam…

16. ve 17. yüzyıllarda Rusya, devletler arası hukuku çiğneyerek Asya ve Orta Asya’ya doğru yayılmaya başlayınca, telaşa kapılan Çinliler, bahsedilen bölgeleri yani Moğollar ile Türklerin yaşadığı bölgeleri, kendisi de devletler arası hukuku çiğneyerek işgal etmiştir. Bunu yaparken de, bu bölgeler bir zamanlar bizim idaremizde idi iddiasını ileri sürmüşlerdir. Eğer bugünün Türkiye’sinde yaşayanlar, biz de Osmanlı’nın idaresinde kalmış bölgeleri işgal etmek istiyoruz derlerse ne olur?

Bu yayılmacı zihniyete sahip olan Çinliler, bir zamanlar Hunların, Göktürklerin ve Uygurların yaşadığı toprakları kendine aitmiş gibi işgal etmiştir.

Bu arada, Türklerin İslam’a girmesinden sonra Orta Asya Türk ülkeleri “Türkistan-Türklerin ülkesi” olarak zikredilmeye başlanmıştır. Ruslar, bu Türkistan illerinin batı kısmını, Çinliler ise doğu kısmını, yani Doğu Türkistan’ı işgal etmiştir. Doğu Türkistan’da yasayan Uygur Türkleri asırlar boyu da kendi devletlerini kurup yaşatmışlardır. Çinli işgalciler 1757 ve 1878’de Doğu Türkistan’ı işgal etmişlerdir. Ama her işgalden sonra Uygurlar mücadele edip istiklallerini kazanarak 1911 ve 1933’te kendi hükümetlerini kurmuşlardır. Çinliler bu müstakil Uygur devletlerini de işgal etmişler ve en sonra komünizm dönemiyle birlikte yepyeni bir baskı rejimi oluşturmuşlardır. Bu arada, her Çin işgalinden sonra on binlerce Uygur Türk’ü katledilmiştir.

Kalitesiz mal deposu olduk!

Çin yönetiminin ülkede uyguladığı zoraki çalışma sistemi neticesinde bugün büyük bir kuvvet haline geldiğini görüyoruz. BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesinden biri olan Çin yönetimi, kendi anayasasında bütün vatandaşlarına eşit davranacağı ve insan hakları ile ilgili BM kararlarını kabul ettiği taahhüdüne rağmen, ne Çin halkına ne de Uygur Türklerine bu haklardan faydalanma imkanı vermemiştir. Çin’deki bu tabloya bugünün insan hakları çağında göz yummak elbette mümkün değildir.

Türkiye ile Çin arasındaki ilişkilere gelince; Türkiye, hiç bir devirde ezilen Uygur Türklerinin haklarını savunma yönünde etkin girişimlerde bulunmamıştır. Bunu yakında neşredilecek, “Doğu Türkistan Türkleri Tarihi” kitabımda belgeleriyle gösterdim. Bu ayıp yetmiyormuş gibi Türkiye, güya Çin’e bolca mal satacağı ümidiyle öyle bir ticari ilişkiye girmiştir ki, Türkiye kalitesiz Çin mallarından geçilmez hale gelmiştir. Bugün Türkiye, Çin’e 4 milyar dolarlık mal satarken, Çin’den 20 milyar dolarlık çoğu kalitesiz mal almaktadır. Doğu Türkistan Türklerine yıllardır uygulanan baskıyı ve insanlık dışı muameleyi Türkiye’deki gençler elbette protesto edecektir. Ama yurdumuzda misafir bulunan bize kardeş ve dostça duygularla bağlı Güney Koreli turistlere saldırarak değil…

KAYNAK : http://www.yenicaggazetesi.com.tr/konuk-kalem-prof-dr-mehmet-saray-116895h.htm

Etiketler: » » » » » » »
Share
1027 Kez Görüntülendi.