logo

trugen jacn
16 Aralık 2015

NEDEN ONLAR GÜÇLÜ VE MODERN, BİZ İSE GERİ VE ACİZİZ?

 

Mehmet Emin Hazret

Mehmet emin HAZRET

 

1.Dini Olmayan,Dinini Değişikliğe Uğratanların Başarısına, Doğru Din,hak Kitabı Olanların Başarısızlığına Ne Demeli?

Toplumun başarısı veya başarısızlığı iki temel faktöre bağlıdır; rejim ve kültürel yapı. Buna şu 3 örneği misal olarak gösterebiliriz;

  1. Karmaşık kültürleri bir sistem potasında gönüllü olarak erimesini sağlayan ve toplumu iyi bir devlet rejimi ile başarıya götüren örnek ülke Amerika dır.
  2. Aynı etnik grup,aynı kültüre sahip bir milletin tamamen farklı iki rejimle birinin başarılı,diğerinin başarısız olduğunun örneği Güney ve Kuzey Korelerdir.
  3. Homojen Kültürel özelliği ile iyi devlet rejimin birikiminden başarmış olanlar Japon, Alman gibi milletlerdir.

Japonların her hangi bir dini kutsal kitabı yoktur. Dinen zayıftır. Japonlar, İlk imparatoru Kamuyamato ( 660 M.Ö- 585 M.Ö) nun  güneş tanrıçası Amaterasu’un sol gözünden doğduğuna inandığı için, bugüne kadar padişahlarını yarım tanrı olarak görmektedirler. 2.Dünya savaşına kadar padişahın resmini çizmek ve ya fotoğrafını çekmek günah olarak görüldüğü için yasaklanıyordu. Kutsal kitabı olmayan, padişahını yarım ilah olarak kutsayan Japonların nasıl bu denli başarılı olduğu, sosyologlar için çok önemli araştırma konusudur.

Almanlar ile Amerikalıların çoğunluğu Hıristiyan dininin Protestan mezhebine aittir. Protestan sözü, protesto kelimesinden gelmektedir. Protesto Uygurcada “karşı çıkmak” anlamına gelir. Niye karşı? Eski ve katı Hıristiyanlık kuralına karşı 16.yüz yıldan başlayarak dini islah sürecini devam ettiren reformcular tarafından Protestan mezhebi şekillenmiştir. Protestanlığın esas idealı “ Öbür dünyada Tanrının cennetine kavuşabilmek için, mutlaka bu dünyada yaratıcı bir buluş, veya insanlığa bir yararlı miras bırakmak şarttır.” Batıdaki tarihçi, feylesof, sosyologların ortak görüşü “Avrupa’da Kapitalizmin başarısı, seri üretim ve iş disiplinin pekişmesi Protestan ahlakına borçludur” noktasında birleşmektedir. Sosyolojinin kurucusu kabul edilen ünlü Alman sosyolog Max Weber’in  “Protestan Ahlakı ve Kapitalizmin Ruhu” adındaki büyük eseri bunun üzerinde durmaktadır.

Kutsal kitabı ve Peygamberi olmayan Japonlar, Hıristiyan dinini ıslah yolu ile kendi istekleri doğrultusunda değiştiren Protestanlar neden dünyanı kontrol etmektedir? Neden tarihin akışını kendi lehine yönlendirebilme güç ve kapasiteye sahip oldular? Onların iş ahlakı neden bizden üstündür?

Allahın hak ve doğru yolu gösteren mübarek kitabı Kuran-kerime sahip olan Müslümanlar, cümlenden biz Uygurlar neden karanlık ve acılar içinde kıvranıyoruz? Neden bir yandan feodalizm cehaletinin esaretinden, diğer yandan yabancıların işgal, işkencesinden kurtulamıyoruz? Zalimin arabasını çekmekten hoşlanan öküzlere nasıl dönüştük? Bizi yaradan yüce Allah’ı utandıracak duruma nasıl düştük? diye kendimizden sormak zorundayız. Asaletten kurtulmak, acı gerçeklerle yüzleşmekten geçer.

Neden bazı uluslar yönetiyor? Bazı uluslar yönetiliyor? Bu, toplumların küçük yada büyük olmasından ziyade, toplumların iç yapısı ile ilgili bir konudur. 1612 tarihinden başlayarak, o zamanda 10 küsur milyon nüfusa sahip olan İngiltere’nin “British Est İndia Company” (Doğu Hindistan Şirketi) işgal etmeye başlamıştır.1803 tarihine kadar bu şirket 500 milyon nüfusu bulunan (Bugünkü Pakistan’dan Miyammara kadar) Tüm bölgeyi tamamen ele geçirmiştir. Bir avuç Portekizler Güney Amerika ve Asya’da bir çok bölgeyi sömürgesi yapmayı başarmıştır. Nüfusu 5 milyondan geçmeyen Anadolu Türkü Aysa,Avrupa,Afrika’da 24 milyon km kare toprak üzerinde 600 yıldan fazla hakimiyetini sürdürmüştür.

Tabiat dünyasında bir sürü bufalo bir aslanın önünde toplu olarak kaçtığını görebiliyoruz. Mesele kalabalık nüfusa sahip olmakta değil, azım, kararlılık, zeka ve disiplindedir.

Uygurlar Çin’den Kurtulmak İsterken, Çinlilerin başarılarını incelemek zorunda değil midir?

(Yazımız devam edecektir)

Etiketler: » » » » » » »
Share
810 Kez Görüntülendi.