KENDİ HALKINA KURŞUN SIKMAK VEYA SIKMAMAK

 Mehmet Emin HAZRET

Türkiye’deki 15 Temmuz askeri darbesi  konusunda on binlerce haber-analiz ve  yorum  kaleme alınarak yayınlandı. Binlerce köşe yazarı,siyaset bilimci ve Analizciler   darbe kalkışması ile ilgili  düşüncelerini kamu oyu ile paylaşmayı sürdürüyor. Sayın Başbakan, darbe  girişimi ile ilgili 7 bin 500 civarında kişinin yakalandığını açıkladı. Yakalananların çoğu  ise, TSK.mensubu askerlerdir.

Benim  ifade etmek  istediğim husus, herkesin dediğini tekrarlamak değil, olayı ayrı bir bakış açısı ile  ele almaktır. Dikkat çekmek istediğim husus,   kendisine komuta edenlerin yanı Darbeci subayaların kendi halkına ateş etme emri verildiğinde, Mehmetçıklerimizin  bu emre verdiği  tepki ve takındığı tavırlarıdır.

15 Temmuz 2016 gecesi Türkiye’de  gerçekleştirmeye çalışılan  askeri darbede   büyük çoğunluğu Darbecilerin katlettiği masum sivil halk olmak üzere   290 kişi hayatını kaybetmiştir. Ölenlerin 100  kadarı   darbeci askerlerdir. Bu zayiat  Ankara ve İstanbul’un değişik  bölgelerinde meydana  gelmiştir. 

15 Temmuz 2016 gecesi Darbeci askerler Boğaz köprüsünü kapatıyor

4 Haziran 1989 gecesi Sözde Çin  Halk Kurtuluş Ordusu, başkent Pekin’in kalbı sayılan  Tiyen’emen meydanında barışçıl gösteri yapan öğrencilerin üzerine tanklarını sürdü  ve  rastgele yayılım ateşi   açtı. Sadece Tiyen’enmen meydanındaki Ölü sayısı  3 bin kadardı.Ölen bu  Çinli öğrenci ve gençlerin tamamı   tek çocuklu Çinli ailelerin çocukları idi. Buna karşılık  bastırma operaasyonlarında tek bir asker kaybı yoktu ve  tek askerin bile burnu kanamamıştır.

3 Temmuz 1989  Günü Pekin Tian’enmen meydanından bir kare

15 Temmuz Gecesi, sivil halka ateş emri alan  astsubay Ferhat Daş, üst komutanın emrini  reddetmişti.  Bunun üzerine darbeci komutan silahını  emrini reddeden Astsubaya’a çevirmiş ve onu vurmakla tehdit etmişti.  çevirmiş,  Astb Ferhat Daş ‘Senin silahındaki kurşunla ölmektense kendi silahımın kurşunuyla ölürüm’ diyerek Sivile ateş açmamıştır ve  kendi silahıyla kendi kafasına sıkmış ve şehit olmuştur.

15 Temmuz Gecesi, sivil halka ateş emri alan ve üst komutanın emrini  ret derek kendini vuran kahraman şehit astsubay Ferhat Daş

4 Haziran 1989 gecesi, Çin ordusuna mensup askerler, ateş emri verildiği saniyede, öğrenciler üzerine tank ile yürümüş, makineli tüfekler ile kalabalığı 4 saat  kurşun yağmuruna tutmuş ve cesetleri dozerler ile toplayıp götürmüşlerdir. Bir tek Çin askeri bile “ halkıma kurşun sıkmam” dememiştir.

4 Haziran 1989 günü Sabah Tiyan’enmen meydanından bir kare

15 Temmuz gecesi  Darbecilerin Lideri Cuntacı General Semih Terzi 20 Kişilik bir grupla Özel kuvvetler komutanlığı karargahına gelmiş. Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallı Paşa’nın odasına giderek ,” Bundan sonra komutan benim, bütün emirleri ben vereceğim, birliklerin komutasını da ben aldım’ dediğinde, Zekai Aksakallı’nın emir subayı Astsubay Ömer Halisdemir, bu sözlerin üzerine hiç tereddüt etmeden, beylik tabancasını çekip darbeci generali alnından vurarak öldürmüş bununu üzerine  Ömer Halisdemir , diğer darbeci askerler tarafından  kurşunlanarak şehit edilmitir.

      Halkı koruma yolunda Darbeci General   Semih Terzi’yi   anından vuran  Kahraman  Astsubay Ömer Halisdemir

4 Haziran gecesi Pekin kanalizasyonlarında akan kırmızı kanları kimse görmezken, cesetler dozerler ile askeri kamyonlara yüklenip  fırınlarda yakılarak katliamın izleri silinmiştir.  Çin ordusu içinde komuta kademesinde bulunan hiçbir  subay veya asker, kendi halkını katletme emrine karşı sözde dahi olsa  itirazda bulunmamıştır. Olaydan 27 yıl geçtikten sonra bile “Tiyen’enmen katliamı” sırasında veya sonrası, Çin ordusu içinde muhalif bir sesin olduğu hakkında her hangi bir bilgi veya belge  şimdiye kadar ortaya çıkmamıştır.

4 Haziran sabahı Tankla ezilen öğrenci cesetlerini seyretmeye gelen duyguları körelmiş,  şuursuz ve  umursamaz Pekin ahalisi

15 Temmuz gecesi,  Türk Emniyet  teşkilatı ile devletine ve halkına bağlı şerefli ve Kahraman Türk Ordusu  örnek bir koordinasyon kader ve işbirliği   örneği göstermiş  darbeci hainlere   karşı caydırıcı  ve son derece isabetli darbeler  vurmuş ve Türk Devletini bir kez daha hainlerin ihanetinden kurtarmıştır.  Kahraman Türk  Milleti vatanı, özgürlüğü ve demokrasi değerlerini   korumak için sokaklara dökülerek  darbeci hainlere karşı  etten mustahkem bir kale örmüştür.  Darbecilerin  tankları halkımızın ördüğü etten duvarların önünde  durdurulmuştur. Darbecilere karşı yapılan karşı koyma eylem ve operasyonlarında  145 sivil, 60 polis, 3 asker toplam 208 şehit verilmiş ve bin 491  kişi ise yaralanmıştır. Darbenin önlenmesinin bedeli ağır olmuş ama,sonuçta  darbe püskürtülmüş ve daha büyük can kayıplarının önüne geçilmiştir.  

15 Temmuz gecesi ölümler pahasına Tankları ele geçiren kahraman İntanbul’lu gençler

4 Haziran 1989 tarihinden sonra, Çin’de barışçıl yollarla demokrasi, özgürlük isteyenler ağır  cezalara çarptırıldılar. On binlerce öğrenci, yüz binlerce  memur, işçi,esnaf… ceza evine gönderildi. Çin genelinde 5 milyona yakın insan şüpheli,sabıkalı ve potansiyel suçlu  durumuna  düşürüldü. Onbinlerce masum,  En ağırı idama, en hafifi  işten atılmaya kadar cezaya mahkum edildi. Çin halkı Askeri diktaya karşı direnmedi, ama en çok bedeli  sivil halk ödemeye mecbur oldu. Birer kızıl kapitaliste dönüşmüş Çin komünistleri hala Çin komünist partisini  dim dik ayakta tutmaktadır. Kölelik kaderine boyun eğmiş, suskun  1.35 milyar Çin halkı çok acı çekmektedir. Çin ulusunun bünyesi acı ve istiraba alışmıştır. Çin  toplumu,acı ve istirabı kendilerinin  kaderi olduğuna inandırılmıştır.  Doğu Türkistan’da  kızıl askeri cuntanın  işgali altında acı çekmekte olan Müslüman Uygur  Türkleri, tanklara, savaş jetlerine, toplara, makineli tüfeklere karşı,  bilek gücü tırnağı,sopa, çomak ve bıçaklarla  karşı koymaktadırlar. Hürriyet ve bağımsızlığı için kan ve can vermekte   ve büyük bedeller  ödemektedirler.

Köleliğe boyun eğmemek veya  özgür yaşamak için savaş vermek,   Milletlerin karakterine ve kültür yapısına gizlenmiş bir olgudur.  Milli kaderi belirleyecek amil, milli karakterdir. Kendi Halkına Kurşun sıkmak veya sıkmamak konusunu da milli karakteri açığa çıkaracak çok önemli belirtidir.

Tarihi şereflerle ve kahramanlıklarla dolu Türk Milleti  ve Ordusu ile , Çin halkı ve Sözde Çin Halk Kurtuluş Ordusu arasındaki fark, burada yatmaktadır. 

Savaş uçağı, tanklara karşı özgürlük ve demokrasi için canını ortaya koyarak sokaklara dökülen Türk halkı

Özgür yaşamak veya köle yaşamak, her milletin kendi tercihidir. “Şüphesiz Allah, insanlara hiçbir şekilde zulmetmez; fakat insanlar kendilerine zulmederler.” (Yunus süresi -44.ayet –  Kur’an-i Kerim ve Yüce Mealı DİB. yayınları )