logo

trugen jacn

KAZAKİSTANLI UYGUR KIZLARI MİHRİGÜL-İLNARA : “DOĞU TÜRKİSTAN BİZİM ANA VATANIMIZ !”

Azerbaycan Türkü Kardeşimiz Kebuter Hakverdi Hanımın yönettiği Hocalı Haber Sitesinde Kazakistan doğumlu ve bu ülke Vatandaşı Uygur Türkü Kızlarımız Mihrigül ve Dilnara ile yaptığı bir raportajı “Doğu Türkistan Bizim Vatanımız! ” başlığı altında yayınladı. Bu kızlarımız Türkiye’de Üniversite öğrenimi görmek için gelmişler ve bir Yurtta kalıyorlar. Kebuter Hanım de görevli olduğu bu yurtta bu kızlarımız ile tanışmış ve ilgilenmiş.Daha sonra bunların Uygur Türkü olduğunu öğrenmiş. Bize telefonda ” Bu Uygur kızları konuşmaları ile beni ağlattı.” sözleri ile heyecanla anlatıyordu. Kızlarımız çok genç olmalarına ve Doğu Türkistan’ı hiç görmemiş olmalarına rağmen raportajinda ve konuşmalarında ağızlarından çok mübarek bir duygu olan vatan sevgisi fışkırıyordu. Vatan sevgisi olmayan bir insan,bu dünya’da hiç bir şeyi sevemez. Doğu Türkistan’daki işgalci Çin’in zulmünden Kardeş ülkemiz Kazakistan’a göç etmek zorunda kalan ana baba,dede ve ninelerinden duydukları ile ana vatanları Doğu Türkistan’a olan sevgileri, bağlılıkları ve çarpıcı ifadeleri beni çok de çok duygulandırdı ve bir o kadar de sevindirdi. Daha sonra Ketuber Hakverdi Hanımı aradım ve Kızlarımıza bu duygularımı ilettim ve selam ve sevgilerimi yolladım.Benim kendileri için yapabileceğim bir hizmet varsa yardımcı olabileceğimi de söyledim. Ayrıca, Kebuter Hakverdi Kardeşimizi de şu lanetli Çinvirüsü belasının def’inden sonra bu kızlarımız ile birlikte Fakirhanemmize beklediğimizi de ifade ettim. Hocalı Haber’in Mihrigül ve İlnara kızlarımızı ile yaptığı raportaji aşağıda yayınlıyoruz. Bu değerli kızlarımızı kutluyor ve bu raportaj vesilesi ile bizlere tanıştıran Kebuter Hakverdi Hanıma teşekkür ediyoruz. Kızlarımıza Mihrigül ve İlnara’ya de Allah’tan sağlık ve başarılar diliyoruz.Yollar daima ak ve açık olsun.

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)

İlinara: Bu Ölçüde Bir Zorbalık Korkunç bir Şey !(İşgalci Çin’i kastediyor.)

Mikhrigül: Azatlığı (Doğu Türkistan için ) Kazanmak İçin Her Şey Yapmaya Hazırım!

Çocuğum diyecek kadar genç kızlardı, ilk gördüğümde hiç oralı olmamıştım. Kazakistan’dan gelen ekiple yurda yerleşmiştiler. Bazı geceleri iki kız ekipten ayrılıp spor odasına gider, bana yabancı olmayan şarkılar eşliğinde bir kaç saat dans ederlerdi. Hayranlıkla izlerdim ama yine farkında değildim; bu güzel dans Kırgıiz dansları değildi ama kelimelerini anladığım, müziği ve söylediği şarkılar içime su serpen cinstendi. Kızlardan biri aydınlatıyor; Annesi Alma-Ata’da Uygur Halk dansları kulübünde solistmiş, onlarda gençlerin ekibinde dans ediyorlar yıllardır, bu gece antremanları da önemlidir memlekete döndükten sonra devam edeceklermiş falan.

Uygur kelimesini duyunca jeton düşüyor; Kazakistan  Uygurları idi bu kızlar. Doğu Türkistan uyruklu.

Hemen Uygur aktivist Nurala Göktürk ablamızı arıyorum. Telefonda sevdiğim ağızla: ‘efendim canım’ kelimelerini duyar duymaz ‘ablam, sana bir sürprizim var’ der ve telefonu kızlara uzatıyorum: ‘Ablamız Uygur, tanış olun.’ Nasıl seviniyorlar: ‘Uygurca konuşacağız’ diyorlar. Sıra ile konuşuyorlar, Nurala hanım bir şeyler soruyor, onlar cevaplıyor ve bu mutlu dakikalar uzayıp gediyor. İlnara  çok sevindim. diyor:’ Çünkü başka bir ülkede olunca kendi dillini başka birinden duyunca onu aileden biri gibi sanıyorsun.’ Konuşma bittikten sonra da internetde Uygurlarla ilgili bilgileri inceliyoruz, siyasileri gösteriyorum, Rabiya Kadır, İstanbul eylemleri, mavi bayraklar. Hepsinden heberleri var.

Türkiye’nin Uygurlarla bağlı tutumunu kendilerince irdeliyorlar; kızlardan biri hayır diyor, Türkiye Uygurları hayatta geri vermez. Hımm, Türkiye parlamentosunda müzakereye çıkarılan ve toplumda tartışılan bu konudan haberdarlar diye aklımdan geçiriyorum. Kıkırdayarak Kazakıstan ekibindeki kızdan konuşuyorlar: Bir defasında Kuralay’a tükürdüler, Çinli sanmıştılar. Kuralay, ince uzun boylu, uzun siyah saçlı, dünyanın en güzel badem gözlerine sahip bir kızdır.  Çok mu kızdınız o tükürenlere diye soruyorum ve defalarca yaşlı başlı insanlarımızın Çinlilerin üstüne yürüdüklerini, tekme tokat dövmeye kalktıklarını hatırlıyorum. Sonra… Bakın diyorum, bir gün konuşalım, siz, Doğu Türküstan, Türkiye… ve… Benim bebişler Hocalı Habere konuşuyor:

Hocalı Haber: Önce okurlarımız da sizi tanısın.

İlinara: Bu yıl 20 yaş olacağım . Kazakistan’dan, Almatı şehriden geldim. Almatı’da kolej bitirdim mesleğim tercüman. Türkiye’ye üniversitede Uluslararası ilişkiler Fakültesinde okumaya geldim.

Mikrigül:  21 yaşındayım , Kazakistan’da doğdum . 11 sınıfı bitirdikten sonra Tıp fakültesine gittim , 2020 yılı mezün oldum . Hemşireyim. Şuan da İstanbul’dayım . Dil öğreniyorum . Sonra Üniversite kazanıp , Uluslarası ilişkiler fakültesinde okumak istiyorum . Çünkü,bunu küçüklüğümden beri istiyordum.

H.H: Doğu Türkistan’da yaşamayan, oraları bilmeyen  Bir Uygur olmak Nasıl Bir Duygu ?

İlinara: Aslında bunu hep düşünüyorum çünkü ben Vatanımı hiç görmedim sadece ailemin sözlerinden biliyorum. Rahmetli anneannem , babaannem ve dedelerim oradan Kazakistan’a kaçmışlar. Onlar babama ve anneme hep anlatırlardı sonra onlar bize, yani çocuklarına. Kazakistan’da yaşıyor olmamız nedeniyle dilimiz Doğu Türkistanlı Uygurların dilinden farklı olabilir ama Hiç gitmesekte ana dilimizi , geleneklerimizi biliyoruz.
 Mikhrigul: Oraya hiç gitmedim, tek anlattıkları duydum. Doğu Türküstan kalbimizde , yaşamadım evet , ama uzun zamandır gitmek istemiştim. Babaannemin ablası yaşıyor orada . Onlarla konuşuyordum, her zaman gitmek istemiştim. Fırsat bulup gideceğim demiştim, pasaport yapmıştım bile , ama gidemedim ! Yaşamak ister miyim? Tabi ki , çok isterdim. İstiyorum. Nasıl bir duygu olduğunu tarif edemem. Ama Uygur olmanın duygusu bile güzel.

H.H: Doğu Türkistan sizin icin nasıl bir yer? Vatan mı yoksa korku dolu bir ülke mi?

İlinara:Aslında o bizim vatanımız ama şimdiki durumda evet, korku dolu bir yer.
Benim ağabeyim 2016-2017 yıllarında oraya gitti.Uygur Sanatçı Mominjan Ablikim ile bir proje yapmak için. Mominjan Ablekim Uygurların ünlü şarkıcısı. Ağabeyim bir kaç şehirleri gezmiş ve bizim için video çekmiş. Çok güzel yerler , gitmek isterdim.  Niye korku dolu bir yer ? Çünkü Hepimiz biliyoruz oradaki durumunu , Instagram’da Uygur grubu var orada paylaşırlar yeni haberleri bizde oradan öğreniyoruz ne olmuş , kim ne yapmış . Ve tabi ki çok üzülüyoruz.
Mikhrigül: Zor bir soru . Vatan da , korku da diye bilirim. Neden öyle dediyimi şuan anlatıcağım. Türkçem o kadar iyi değil o yüzden biraz daha içten anlatamıyorum.
Doğu Türkistan benim Vatanımdır. Evet orada yaşamadım , ama kalbimle oradaydım. Ama şuan ki zulümler yüzünden korku dolu ülke diye bilirim . Çünkü duyuyoruz , Uygurlar, Müslüman insanlar çok azap çekiyor, çocuklar anne babasız kaldılar , çocukları vuruyorlar ve öldürüyorlar . O yüzden içim çok yanıyor .Bu duruma çok ağlıyorum , canım acıyor . Korku dolu ülke deyişim bundandır. Oradaku Kardeşlerimin bu korkuyla hayatının sonuna kadar yaşamasını hiç istemiyorum. Yakın zamanda bu zulüm bitsin istiyorum . Güzel bir hayat geçirsin , çocuklar çocukluğunu görsün ve yayabilsin istiyorum . .. Allahım şu künlerge yetküzsun.(Allahım O günlere bizleri Kavuştursun.)

H.H: Siyasi dayanışmaları (gelişmeleri) takip ediyorsunuz, Liderleri tanıyorsunuz. Kültürünüzü dilinizi korumuşunuz. Şu anda da Uygurların en büyük mübarize(faaliyet/eylem) meydanı olan Türkiye’de bulunursunuz.  İleride bu  harekete koşulmağı(katılmayı) düşünür müsünüz?

İlinara: Evet söylediğim gibi haberleri takip ediyoruz . Genelde Kardeşlerimizin dilekçelerini yazmaya yardım ederim. Birçok yaşlı insan bilgisayarı nasıl kullanacağını bilmiyor ve biz gençler sorumluluğu kendi ellerimize alıyoruz ve onların adına forumları  dolduruyoruz.

İnternette, özellikle Instagram’da bilgi dağıtıyoruz.Çünkü orada çok fazla insan var. Bu şekilde halkımıza en azından bir şekilde yardım etmeye çalışıyoruz
Mikhrigül: O zamana kadar olmasın bu zulüm , ama eğer de oralara kadar gitse. Ben artık büyüdüm de Müslüman Uygurlar ve diğer Türk kardeşlerimi kurtarmak için , Azatlığı kazanmak için her şey yaparım . Şuan da benim işim onları unutmamak. Dua etmek. Çocuklarım olduğunda kültürümüzü destürümüzü (örf adet ve geleneklerimizi) dilimizi onlara anlatmak ve öğretmek isterim .

İlinara: İhtiyaç olursa, daha da fazla yardım sağlamak isterim. Hepimiz insanız ve bu ölçüde zorbalık korkunç bir şey. Bu şekildeki bir zulmü hiç kimse bir başka kimseye yapamaz. Ama Allah(Tengrim)her şeyi görür ve bilir. Allah herkese hak ettiğini verir ve alır da.
Mikhrigül: Ben 17 yaşıma kadar tek kendi dilim ‘Uygur Türkçesi) ile konuştum . Sonra Almatı şehrine gittim, orada Rusça konuşmaya başladım , Ama hiç bir zaman kendi dilimi unutmadım , unutmayacağım. Kendi dilimde konuştuğumda , yada biri benim dilimde konuştuğunu duyunca çok mutlu oluyorum . Uygur olup doğduğuma hiç pişman değilim . Aksine Uygur yaratıldığım için şükrediyor ve gurur duyuyorum .

H.H: İstanbul Uygur Türkleri konusunda çok hassas. Uygur sevgisi bazen Çinli sanılıp saldırmaya kadar götürür delikanlıları.

İlinara: Bazen yanımızdan geçen bayanlar  “Tövbe Bismillah” , diye geçerler. sokaklarda mesafe koyulduğunu görüyoruz. Ben alınmıyorum, sevginin bu kadarı insanı duygulandırıyor.

Mikhrigül: Benden de uzak durmuşlardı ” Bak onlar Çinli, orada” diye. Yada küfür etmişlerdi . Öyle dediyinde çok üzülüyorsun. Neden benzetiyor bizi Çinlilere diyorum kendimce. Ama sonra anlıyorsun ki , her şey içten , Belli ki İnsanlar Çinlileri sevmiyorlar. Sevmemek te hakları var tabi ki , bizde sevmiyoruz ve her şey iyi olmasını istiyoruz.

Çin dünyadan kaybolsun demiyoruz , sadece artık dursunlar , rahat bıraksınlar Kardeşlerimizi(onları). Gerisi Allah’ımın elinde. Ne deyim ?
Dua edelim Vatanımız için . “Dua Qilayli , Vatan Üçün”

Kaynak https://hocalihaber.com/sincan-bizim-vatanimiz/?fbclid=IwAR1

Share
630 Kez Görüntülendi.