logo

trugen jacn

ÇİN, DÜNYAYI BU KEZ DE ALDATTI : DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ ÇİN NAZI KAMPLARINI İNKAR ETTİ !

BM. Irkcılığın Önlenmesi Komitesi 10-12. 2018 Ağustos tarihleri arasında İsviçre’nin   Cenevre kenti’nde Doğu Türkistan’daki Çin Nazi kampları ve bu kamplarda  hukuksuz olarak hapsedilen 1-3 milyon arasında Uygur ve Kazak  Türklerinin  hapeste tutulduklarını  kanıtları ile birlikte tesbit ve raporlayarak  kamu oyuna açıkladı.Komite ayrıca bu iddialara karşı Cin yönetimini açıklamaya yapmaya ve cevap vermeye çağırdı.Çin heyeti 13.08.2018 günü  50 kişilik bir kalabalık Heyet ile toplantı’da  bu iddialarını cevapladı ve DOğu Türkistan’da bu kamplarını mevcut olmadığını ve insanların hapsedilmediği yolunda iddialara  cevap niteliğinde   konuştu.ÇKP yönetimi bu açıklamaları ile ile uluslar arası toplumu bir kez daha aldattı ve çirkin yalanları ile etnik ayırımıcılığa dayalı insanlık dışı cinayet ve  ve soykırım uygulamalarını bir kez daha inkara kalkıştı. İngiliz THE GUARDİAN gazetesinde  yayınlanan  haber-analizi aşağıda bilgilerinize  sunuyoruz. (UYHAM)

Çin, Doğu Türkistan’daki Kampların Varlığı ile  Uygur ve Kazakların Hukuksuz  Tutuklanması  ile Hak  ihlallerini   Reddediyor

THE GUARDİAN –  Lily KUO  / PEKİN

BM  Irkı Ayırımcılığını Önleme Komitesi , Çin yönetiminin  Uygur Bölgesindeki   gizli  kamplarda  en az 1 milyon etnik Uygur Müslümanının  tutulduğunu açıkladı
Police patrol a Uighur neighbourhood in Ürümqi, China
Polis, yaklaşık 12 milyon Müslüman’a ev sahipliği yapan Sincan’ın başkenti Ürümqi’de Uygur mahallesine devriye geziyor. Fotoğraf: Tom Phillips / Guardian

BM.Irk Ayrımcılığını Önleme Komitesi  geçen hafta  Cenevre’de toplandı.Çin’in Uygur bölgesinde terörle mücadele adı altında  ülkenin batısında yaşayan Uygur ve Kazak  Müslüman azınlıkların haklarını etnik amaçlarla bastırdığını belirtmiş ve Çin yönetimine bu iddiaları cevaplandırmaya çağırmıştı.
Ayrıca, BM insan Hakları Yüksek Konseyi de 10 Ağustos 2018 Cuma günü yaptığı açıklamada, Sincan’daki 1 milyon kadar etnik Uygurun hukuksuz bir şekilde süresiz olarak tutuklandıklarını ve “yeniden eğitim” kamplarına hapsedildiklerine dair güvenilir kaynaklardan inandırıcı raporlar aldığını de açıklamıştı. Etnik şiddet ve saldırılar , çoğunluğu etnik Uygurlar olmak üzere 12 milyon Müslümana ev sahipliği yapan batı bölgesinin yoğun bir askeri harekatına yol açtı .

Görüntünün olası içeriği: 6 kişi, Hamut Mahmut dahil, oturan insanlar ve iç mekan

BM.Irk Ayırımcılığı Önleme Komitesinin Cenevre’deki Toplantısına Katılan Dürya Uygur Kurultayı Başkanı Dolkun İsa ve  Çalışma Arkadaşları  ( 13.08.2018  Cenevre – İSVİÇRE)

Çin İnsan Hakları Savunucuları  geçen yıl, Çin’deki tüm tutuklamaların % 21’in Uygur ve Kazakların oluşturduğunu , söz konusu azınlıkların ülken nüfusunun yaklaşık% 1.5’ini oluşturduğunu açıkladılar. İnsan hakları savunucuları, Azınlık tabir edilen Müslüman Uygur ve Kazakların  Çinli yöneticilere  rüşvetler vererek serbest kalabildiklerini veya  tutuklanmaktan  ancak rüşvetle kurtulduklarını açıkladılar.Tutuklamaların  rutin bir uygulama olduğunu de belirttiler.  Ayrıca Çinli  Yetkililerin Müslümanların  uzun sakalları, Tesettür amaçlı peçeleri ve İslami kıyafetleri yasakladıklarını de ifade ettiler. İşgalci Çin Doğu Türkistan’daki bütün resmi binaları Toplama Kampı yapmaya başladı

Bu çağrı üzerine 13 Ağustos 2018 günü 50 kişilik kalabalık bir Çin Heyeti Cenevre’ye geldi ve BM.Irk Ayrımcılığını Önleme Komitesinin Çin’e yönelttiği iddiaları cevaplandırdı. Komitenin oturumunda konuşan Çin Delegesi Çin’in “aşırılıkçı ve terör suçlarını”  engellemek için “özel bir kampanya” başlattığını, ancak bu kamapanyada belirli bir etnik veya dini grubun hedef alınmadığını ileri sürdü.
Çin’in BM. Nezdindeki Birleşik ön çalışma departmanından Hu Lianhe şunları ifade etmişti ; “ Çin Komünist Partisinin yurt dışındaki  saygınlığı ve nüfuzuna karşı bir kampanya yürütülüyor. Sincan’da yeniden eğitim merkezleri diye bir  uygulama veya yer yoktur.”dedi.
Çinli Diplomat Hu, ayrıca UUygur bölgesinde 1 milyon Uygurun zorla gözaltına alındığı iddialarının “tamamen asılsız ve yanlış” olduğunu söyledi. Buna karşılık Çin delegasyonu bölge’de eğitim ve meslek kamplarının varlığını kabul etti.Çinli Delege cevabi konuşmasında : “Küçük suçlardan hüküm giyenler için, ilgili yasalara göre eğitim ve öğretim merkezlerinde mesleki beceriler kazanmalarına yardımcı olunuyor ve onları eğitiyoruz. İddiaların aksine Keyfi tutuklamalar ve işkence yoktur ”dedi.

Surveillance cameras in Beijing
Çinli heyet, Sincan’ın “anti-İslamileştirme” kampanyasının bulunduğu yönündeki iddiaları  de reddederek “maskeli elbiseler giymenin dünyanın birçok ülkesinde yasaklandığını Çin hükümeti hiçbir etnik grup ya da dinle hiçbir zaman terörizmi birbirleri ile ilişkilendirmediğini ,  dinsel aşırılık yanlısı olanların yeniden eğitime tabi tutularak iyileştirmeye ve yeniden eğitimle desteklendiklerini de sözlerine ekledi.
Çinli yetkililer bu programları  bölgenin yerel sakinlerini yoksulluktan kurtarmanın bir yolu olarak nitelendirdi ve bölgedeki Müslüman nüfusun yaklaşık % 10’unu, Çince öğrenmeleri için dil Kurslarına aldıklarını ve onların mesleki becerileri kazanmalarını de içeren “uzmanlık eğitimi” olmak üzere 1.2 milyon kişiye yardım sözü verdiklerini de ileri sürdü.
Geçtiğimiz Temmuz ayında, Sincan’daki bir Toplama Merkezinde görevli iken,Kazakistan’a kaçarak iltica talebinde bulunan ve aslen Uygur bölgesinden olan Sayragül Savutbaykızı adlı etnik bir Kazak kadın, Kazakistan’daki bir mahkemeye, kendisinin görevli bulunduğu kamptaki tutuklulara Yönetimin Çin tarihini öğrenmeye zorlandığını ve kaldığı yerin bir Eğitim Merkezi değil “ Issız dağlardaki bir hapishane ” olduğunu açıklamıştı.
BM.Irkçılığı Önleme Komitesinin geçtiğimiz hafta İsviçre’nin Cenevre kenti’ndeki bu toplantısı Sincan’daki kampların ilk kez BM’de gündeme getirildiği ilk toplantı oluyor. Uzmanlar, tarafsız bir gözlemci olarak görülen BM.lere bağlı bu Komitenin bu organizasyondan bu ve benzeri konuların tartışılmasının gibi ülkelere ve uluslar arası topluma Uygur bölgesin’de yaşayan yerel Müslüman halkın Çin ile ilgili meselelerini gündeme getirmek suretiyle konuyu gündeme taşıyarak kamuoyuna açıklanmasını sağladığını ve ileride bu hak ihlalleri konusunda Çin’e karşı bazı caydırıcı yaptırımların olasılığını tartışmasını sağlayacağını ifade  ediyorlar.

Shopkeepers perform daily anti-terror drill outside the bazaar in Kashgar, in March.

Çin Yönetiminden Karşı Propaganda Atakları
10-12 Ağustoz 2018 tarihleri arasında Cenevrede toplanan BM.Irk Ayırımcılığını Önleme Komitesi toplantısında kabul edilen ve Çin’i cevaplamaya çağıran rapor açıklandıkıtan sonra Çin devlet medyasının  topyekün ve yoğun bir şekilde karşı propaganda atağına geçtiği görüldü. Çin resmi medyası Çin’in Uygur bölgesinde aldığı yoğun güvenlik tedbirleri ile “yoğun Güvenlik kontrollerini” savundu. Çin’in resmi Devlet yayın organı olan ve Çin Komünist Partisi’nce yönetilen Global Times , Pazartesi günü Çince ve İngilizce dillerinde başyazılar yayınladı.Başyazıda Batılı ülkelerin müdahaleleri  eleştirildi  ve bölgede uygulanan Çin’in  güvenlik politikaları savunuldu.

Global Times, “Sincan’ın barış ve istikrarını korumak Çin’in en önemli insan hakkıdır” başlıklı  başyazısı şöyle devam ediyor : ” Şüphesiz,bölgedeki yoğun güvenlik önlemelerinin  ile kontrolün bugün Sincan’ın istikrarının korunması ve bölge barışına katkıda bulunduğundan  şüphe yoktur. Bu, tedbir ve uygulamalar [Sincan] ‘in barış ve refahı için yol gösteren ve gerekli bir aşamadır ve bu aşama uzun sürmeyecektir. Çin halkı ÇKP.’nin  önderliğinde , güvenli, istıkrarlı  ve  güçlü bir Çin  olarak varlığını sürdürecektir.  Sincan’da  kaosun eşiğinden geri  geri dönülmüş ve Parti’nin  cesareti yüzünden  Uygur bölgesi ” Çin’in Suriye’si” yada ‘Çin’in Libyası’ olmaktan  kurtarılmışıtır.”  cümleleri ile sona eriyor.
Uzmanlar ,Çin’in sarfettiği bu resmi ifadelerin, kampların varlığını batılı ülkeler,BM. Ve uluslar arası topluma karşı inkar etmesi Çin’in bölgedeki bu ayrımcı uygulamalarının  gerçekleştirmesine doğru bir kayma işaret olduğunu ifade ediyorlar.

On Liberation Avenue, outside Kashgar’s Id Kah mosque, Uighur men watch security forces file past for the city’s latest mass “anti-terror” rally

Bölge’de yaşayan Müslümanlar ” Bizler yok edilmeye çalışılan  bir halkız ve sürekli  korku içinde yaşıyoruz. ” diyorlar.联合国反歧视委员会成员麦克杜格尔

Mc Dougall : Çin’in Müslüman Azınlıkların Haklarını İhlal Etmedikleri İddiaları Gerçekleri Asla Değişitirmez !
Geçtiğimiz 10.08.2018 Cuma günü, BM komitesinin ırk ayrımcılığının ortadan kaldırılmasına ilişkin Komitenin başkan yardımcısı Gay McDougall,  toplantı’da  şunları söyledi: “ Bizim elimizde , Çin’in  dini aşırılıkla mücadele adına   yaptığı  aşırı  uygulamalarına ait   aldığımız  sayısız ve güvenilir raporlar  vardır ve biz bu  nedenle  biz bölge’de yaşayan Müslüman azınlıkların akibetlerinden derin  endişe duyuyoruz. Çin’in sosyal istikrarı sürdürmek, adına  Uygur özerk bölgesini, bir tür ‘ Hukuk ve hakların Olmadığı bir  bölge yapmasını kabul etmeyiz. Çin bölgeyi hukuki  olmayan  ve üzeri büyük bir gizlilikle örtülen büyük bir  Eğitim ve Staj kampına  dönüştürmüştür.” dedi.
BM. Irkçılığı Önleme Komitesinin 13 Ağustos Pazartesi günkü  oturumunda  Çin’in bu raporları reddetmesine yanıt olarak, McDougall şunları söyledi: “ Çin yönetiminin Azınlık haklarını ihlal etmediklerini söylemesi   sonucu  değiştirmez ve hiçbir şeyi  de kanıtlamaz. Biz Komite olarak Çin’in  reddettiği  bu iddiaları kanıtlayacak  bilgi ve kanıtların daha fazlasına sahibiz.Biz  reddedilen bu  iddiaların kanıtlanması için gerekli daha fazla delillere ve  daha fazlasına sahip olmalıyız. ” şeklinde konuştu.

Kaynak: www.theguardian.com/world/2018/aug/13/china-state-media-defend-intense-controls-xinjiang-uighurs?CMP=twt_gu

Etiketler: » » » » » » » » »
Share
2114 Kez Görüntülendi.