logo

trugen jacn
13 Mart 2016

OSMANLI ŞEHZADESİ ABDÜLKERİM’İN JAPONLARIN DESTEĞİYLE DOĞU TÜRKİSTAN’A HÜKÜMDAR OLMA MESELESİ ÜZERİNE (2. VE SON BÖLÜM)


Prof.Dr. Ali Merthan DÜNDAR (Ankara Ün.DTC.Fakültesi Öğretim Üyesi)

İstihbarat Raporlarına Göre Şüpheli Bir Türk ve Şehzade ile İlişkisi

Japon arşivinde iki yeni belge,Türkiye ve Sovyetlerin irtibat halinde Japonların Şehzade üzerinden yapmayı planladıkları Doğu Türkistan operasyonunu engellemeye çalıştıklarını hissettirmektedir. Toplam dört sayfadan oluşan belgeler, iki ayrı  polis istihbarat raporundan ibarettir. Belgeler,Emniyet Genel Müdürü Shohe Fujinuma tarafından İçişleri Bakanı Yamamoto Tatsuo, Dışişleri Bakanı Uchida Kousai ve yedi  de ayrı bölge valiliğine gönderilmiş istihbarat raporları olup, Fujinuma’nın görüşlerini de içermektedir.

19 Ağustos 1933 tarihli ve Gizli ibareli 1957 numaralı birinci rapor, şüpheli bir Türk hakkında bilgiler veriyor. Anlaşılabilir olması bakımından uzun cümleleri bölerek yaptığımız tercüme şöyledir:

Şüpheli Türk’ün Tokyo’ya Gelişi Hakkında.

Şahsın açık kimiliği ve adresi :  Türkiye İstanbul, Kadıköy Mühürdar Gürbüz Türk Mahallesi 26 Numara. Kendi ifadesiyle İstanbul meslek okulunda Profesör. Türk. S.M. Osman Bey. 34 yaşında.

Yukarıdaki şahıs bu ayın 14. gününde Singapur ve Shanghai üzerinden Yokohama’ya gelerek, Kojimachi ilçesi, Yamashita mahallesindeki İmperyal Otel’e giriş yaptı. Halen Yoyogi, Harajuku mahallesinde ikamet etmekte olan eski Türk Prensi Abdülkerim’e Singapur’da yaklaşık 10.000 yen civarında borç verdiğini ve bunu tahsil etmek için buraya geldiğini ifade ediyor. Şehzade Abdulkerim ile konuyu görüşmek için defalarca kendisini ziyaret etmiş, fakat reddedilmiş. Çok yakında konuyu avukata bırakarak dava açacağını ve ayrıca yabancı basına söz konusu şahsın dolandırıcılığını da anlatacağını söylemektedir. Ancak, Osman isimli bu kişi 1918’den itibaren 1924’e kadar yaklaşık olarak 6 yıl boyunca Moskova’daki GPU merkezinde istihbaratçı olarak çalışmış. Daha sonra 1928 yılında Şam şehrinde bulunan Türk Konsolosluğunda kâtip olarak görev yaparken devlet parasını (usulsüz) harcamasından dolayı meslekten atılmış bir kişidir. Bu şahsın geliş amacı Sovyet Birliği ve Türkiye’yle alakası olan Kerim ile Japonya arasındaki ilişkiyi araştırmak ve bununla beraber bu kişiyi (Abdülkerim) kandırarak Sovyetler Birliğine götürmektir. Doğu Türkistan’ın bağımsızlık mücadelesini sürdürerek sonra da Türkiye’ye saldırmak böylece çeşitli ülkelerin Japonya’ya olan tutumunu menfileştirmek maksadını gerçekleştirmek için görevlendirildiği düşünülmektedir.
Emniyet Genel Müdürü Shohe Fujinuma, S.M. Osman adlı şüpheli Türk’ün Japonya’ya geliş amacını, edindiği bilgi ve izlenime göre açıklarken, abartılı öngörülerde bulunur. Şehzadeyi Rusya’ya götürmek gibi bir düşünce gerçek olsa bile biz, bunun Abdülkerim Efendi’nin Doğu Türkistan ayaklanmasını Rusya’dan idare etmesini sağlamaktan çok, şehzade’yi rehin olarak göstererek ayaklanma liderlerine gözdağı vermekle ilgili olduğu kanaatindeyiz. Öte yandan Fujinuma, Sovyetlerin şehzadeyi ve DoğuTürkistan ayaklanmasını destekleyip, isyan başarılı olunca da şehzadenin idaresindeki güçlerin Türkiye’ye saldıracağını söylüyor ki bu da hiç akla yakın değildir. Ordu, Dışişleri ve milliyetçilerin Abdülkerim üzerinden kurduğu planlamadan haberi olmadığı anlaşan Emniyet müdürü, tüm bunların Japonya’nın anti propagandasını yapabilmek için Sovyetler Birliği yönetimim tarafından düzenlendiğini düşünmektedir.


Tokyo’ya geldikten sonra bu ayın 16’sından itibaren Sovyetler Birliği Büyükelçiliğine pek çok kez giriş çıkış yaptığından, Sovyetlere haber taşıdığından şüphelenilmektedir. Faaliyetleri son derece gizli olmakla beraber, anlattıkları aşağıdaki gibidir;

Osman, Bombay’da iken hastanede yatmakta olan Türk Prens ile görüşmüş. Prens, ona zor durumda olduğunu söylediği için o (Osman), prensin hastane masraflarını ödemiş.Geçen sene Kasım ayında, Singapur’da Adelhi Hotel’de de Prens ile görüşmüş. Prens ona, buradan Japonya’ya geçeceğini çünkü Japonların desteğiyle gelecekte Doğu Türkistan’ın bağımsız bir devlet olacağını ve kendisin de buranın Kralı/İmparatoru ilan edileceğine dair gizli bir an-laşmanın yapıldığını anlatmış, eğer bu gerçekleşirse Osman’a da önemli bir mevki vereceğini söyleyerek geçici olarak maddi yardım sağlaması konusunda ricada bulunmuş. Bunun üzerine Osman 10 bin  yen vermiş. Ancak Prens Japonya’ya vardıktan sonra Osman kendisinden hiç haber alamamış. Osman, bu sene Haziran ayında Shanghai’da yayımlanan Slovoadlı adlı  Rusça gazetede çıkan “Eski Türk Prensi’nin Japonya’nın desteğiyle Doğu Türkistan’ın kralı olacağına dair” haber üzerine dolandırıldığını düşündüğünü ve verdiği parayı geri almak üzere Japonya’ya geldiğini ifade ediyor. Fakat Kerim, söz konusu borcu hizmetinde bulunan Muhsin Bey aracılığı ile ödeneceğini söylemektedir.
Rapor’dan anlaşıldığı kadarıyla Osman Bey, sık sık Sovyetler Birliği elçiliğine gitmektedir. Bu durum Osman Bey’in daha önce GPU’da çalışmış olduğuna dair verilen bilgiyi teyit eder niteliktedir. Öte yandan 1933 yılı şartları göz önüne alındığında, bir lise öğretmeninin Singapur’da tatil yaptığını düşünmek doğru değildir. Bize göre Osman Bey, burada başka bir amaçla bulunuyor olmalıdır. Öte yandan şehzadeye verildiği iddia edilen 10 bin  yen o dönem için oldukça büyük bir meblağdır. Ayrıca Şehzade Abdülkerim parayı aldığını da inkâr etmemiş, borcun Muhsin Çapanoğlu tarafından ödeneceğini söylemiştir.

Konuyla ilgili olarak Shohe Fujiuma, 30 Ağustos 1933’de aynı makamlara 2038 numaralı ikinci raporu gizli ibareli olarak göndererek geçen süredeki olayları şöyle  aktarmıştır;
Kojimachiku, Nagata Mahallesi Sanno Hoteli’nde kalmakta olan kişi. Türk, Osman Bey (34 yaşında). Yukarıda tanımlanan şahıs Tokyo’ya giriş yaptı ve eski Türk Prensi Kerim ile arasındaki borç kavgası ile ilgili olarak bu ayın 19’unda gönderilen 1957 numaralı belgede aktarıldığı gibi yerleştiği İmperyal Hotel’in 300 yenlik ücretini ödeyemediği için ayın 28’inde Sonno Otel’e taşınmıştır. Sonraki faaliyetleri aşağıda verilmiş olup bu şahıs hâlâ takip edilmektedir. EK: Osman bu ayın 19’undan itibaren “Kerim” ile görüşme talebinde bulunmuş fakat reddedilince Karuizawa’da yaz tatilinde bulunan Türkiye temsilcisi Nebil Bey’i ziyaret ederek borç meselesinin halledilmesiyle ilgili bir görüşme yapmıştır. Dava açma ile ilgili bir talimat almış gözüküyor ki görüşmenin hemen ardından ayın 20’sinde Tokyo, Asa-kasa, Kudaicho 11 numarada oturan avukat Tanaka Nobuo’ya vekâlet verdi. Singapur’da borç verdiği 9.672 Singapur doları, buna ilave ola-rak Japonya’ya geçiş masrafı olan 2500 yen yani toplamda 19 bin 344 yen’in tahsil davası için “Kerim’in” borç alındı belgesini de ekleyerek ayın 22’sinde Tokyo bölge mahkemesi hukuk birimine teslim ettiler. Bu şahsın arkasında Türk Büyükelçiliği var gibi gözükmektedir. Dava vekili avukat Tanaka ise bir anlaşma talep etmekte olup Kerim tarafında faaliyet gösteren Jitsukawa Tokijiro ile müzakere sürecindedirler. Çok yakında bu iki kişinin görüşme yapacağını düşünüyoruz. Söz konusu kişi (Osman Bey) anlaşmaya varılmazsa Kerim’in dolandırıcı olduğunu topluma açıklayacağım diyerek kızgınlığını belirtiyor.
Osman Bey’in Türk Büyükelçisi ile görüşmesinde şüphesiz bir mesele yoktur. Ancak, bilindiği üzere o dönemde Şehzade Abdülkerim Efendi Türk vatandaşlığından çıkarılmış bulunuyordu. Bu bağlamda Türk Büyükelçiliği’nin iki Türk vatandaşı arasında ara buluculuk yapması söz konusu değildir. Öte yandan Türk Büyükelçiliği’nin avukatı olan Tanaka’nın,Osman Bey’in de avukatlığını üstlenmesi bize Türkiye’nin dolaylı olarak bu davaya müdahil olduğunu düşündürmektedir.

Şehzade Abdulkerim Efendi ile ilgili bir Tv.programında açıklamalarda bulunan Abdulhamit Kayıhan Osmanoğlu – 2016

                                                               Sonuç

Şehzade Abdülkerim Efendi’nin, Japonya’nın desteğiyle Doğu Türkistan’da kurulması düşünülen İslâm Devleti’nin başına Türkistan İmparatoru olarak geçirilmesi planı, Türkiye  ve Sovyetler Birliğini tedirgin etmiş, Sovyetler kendi sınırlarının hemen ötesinde böyle bir devletin varlığını istememiştir. Uygur, Kazak, Kırgız ve Çinli Müslümanlardan oluşan bu  yeni yapı,şüphesiz Rus idaresi altında yaşayan soydaşları için de bir ilham kaynağı olacaktı. Daha ötesinde Rusya’daki İslâm birliği yönündeki hareketlerle, Türkçü faaliyetler bu yeni ülke üzerinden Japonlar tarafından desteklenebilecekti. II. Dünya Savaşı’na giden yolda, ülke içindeki istikrarı baskı ile sağlamakta olan Sovyet yönetimi için, Şehzade Abdülkerim’in Halife sıfatıyla yönettiği sınırdaş bir devlet kabul edilemezdi. Bu sebeple S.M. Osman isimli bu şahıs Rusya tarafından Japonya’ya gönderilmiş olmalıdır. Türkiye ile de irtibatlı olduğunu düşündüğümüz bu karşı istihbarat faaliyetinde şehzadeye oldukça yüklü bir para teklif edilerek (o dönemde bu parayla Tokyo’da en az iki ev alınabiliyordu) Japonlarla olan irtibatını kesmesi istenmiş olmalıdır. Şehzadenin de önce bu teklifi kabul ettiğini ancak, Japonya’ya gittikten sonra vazgeçtiğini ya da vazgeçirildiğini düşünmek mümkündür. Türkiye için ise tehlike olarak görülen husus, şehzadenin Halifeliğini ilan etmesi ve Osmanlı Hanedanı’nın başka bir ülkede tekrar vücut bulma ihtimalidir.

Rabia Kader Uygur Konferansı

Hilafetin ve saltanatın kaldırılmasının ardından yurt içinde ve yurt dışında başlayan ve hatta Hint Müslümanları örneğinde görebileceğimiz gibi sert muhalefetin artması, dönemin Türk yöneticileri için tehlike olarak algılanmıştır. Ayrıca I. Dünya Savaşı’nın sonlarında Sovyetler Birliği ile kurulan dostluk ve işbirliği bağlarının zarar görmesi de istenmemiştir. Özellikle Rus topraklarında yaşayan Türk halkları arasında da taraftarı bulunan Türkçülük fikrinin, Japonya gibi yayılmacı bir gücün güdümüne girmesi istenmemiştir. Bu sebeple, Japonların organize ettiği harekâta karşı, dönemin Türkiye Cumhuriyeti yönetimi ve Sovyetler Birliği idaresi, ortak bir karşı harekât düzenlemiş ve Japon planlarını boşa çıkarmışlardır.(Bitti)

top-gallarey-031

 Kaynaklar 
 Japon Arşivleri
  •  Japon Diplomatik ArşiviHonna ni Okeru Shuukyou Oyobi Fukyou Kansei  Zakken Kaikyou Kankei Dai İkkan, I-2 0 1-
  • Japan CenterFor Asian Historical Records Ref. Cod: B04013098700,0382-0385.
Kitap ve Makaleler 
  •  Aydın, Cemil (2007). The Politics of Anti-Westernisim in Asia  New York:Harvard University Press.
  • Dündar, A. Merthan (2006). Panislâmizim’den Büyük Asyacılığa: Osmanlıİmparatorluğu, Japonya ve Orta Asya İstanbul: Ötüken Yay.
  • Esenbel, Selçuk (2002). “Japan and Islam Policy During the 1930s”. Turning Points in Japanese History Ed. Bert Edström. Routledge:180-214.
  • Miwa, Kimitada (2007). “Pan-Asianism in Modern Japanese History”.
  • Pan-Asianism in modern Japan: nationalism, regionalism and universalismEd.Seven Saatle  VictorKoschmann. New York: Routled-ge: 21-33. 
  • Yamamuro, Shin’ichi (2006). Manchuria Under Japanese Dominion  Joshua A. Fogel.University ofPennsylvania Press.
Dergiler 
  • “Türlü Haberler” Yeni Yapon Muhbiri 7 (23 Haziran 1933) 44
  • Tokyo Asahi gazetesinin 10 Eylül nüshasından  “Yeni Yapon Muhbiri 1023 Eylül 1933 = 41.

Ekler :Kaynak : www.academia.edu/3995941

Etiketler: » » » » » »
Share
1647 Kez Görüntülendi.