logo

trugen jacn

TÜRKİYE’NİN UYGUR SORUNUNA YÖNELİK TAVRI VE ANADOLU AJANSI(ANALİZ)

Alper GÖRMÜŞ

Anadolu Ajansı, aslî işlevinin ‘devletin sesi’ olduğunu hiçbir zaman unutmadı, her önemli gelişmede editoryal çizgisini bu temel gerçeği gözeterek belirledi. Fakat bu uyum Çin’in Uygur Türklerine uyguladığı asimilasyon politikaları konusunda bozuldu; devletle ajansı tam anlamıyla ayrı baş çekiyor.

Aslında başlangıçta Anadolu Ajansı da (AA) bağlı olduğu iktidar gibi, Çin’in ülkedeki Uygur azınlığa uyguladığı baskı politikalarıyla ilgili olarak fazla ses çıkarmamaya özen gösteriyordu. Fakat bir süredir bu durum değişmiş durumda. AA, Çin politikalarını eleştiren Batı basınından haberleri ve yorumları aktarmakla yetinmiyor, sık sık kendi de özel haberler ve toparlamalarla konuya eğiliyor.

Devlet susarken, resmî ajansının gürül gürül habercilik yapmasını açıklayabilecek iki ihtimal var.

Birincisi: AA bizim zannettiğimiz gibi editoryal çizgisini devlete bakarak belirlememekte, bir kamu kurumu olsa da bağımsız bir editoryal çizgisi olan BBC gibi davranmaktadır.

İkincisi: Hayır, AA yine devletin çizdiği istikamet üzere davranmaktadır; yani devlet, ajansına “ben susuyorum ama sen susma, hiç değilse görüntüyü kurtaralım” demiştir.  

Birinci

ihtimali fazla düşünmeden elimine edebiliriz; çünkü öyle olsaydı, bu pratiği başka örneklerde da gözleyebilmemiz gerekirdi.

AA’nın bugünkü (17 Şubat) haberine gelirsek…

Başlık “Uygurlar’ın aile nöbeti dünyaya yayılıyor” şeklinde tasarlanmış. Haberin 5N1K’sının K’sı da (kim?) dümdüz tarif edilmiş: “Çin’in sistematik baskı ve asimilasyon politikalarının merkezinde yer alan toplama kamplarındaki ailelerini arama mücadelesi veren Doğu Türkistanlılar…”

Ve haberin ‘flaş’ı:

“Doğu Türkistanlı kamp mağdurlarının Türkiye’deki aile nöbeti mücadelesi, İstanbul ve Ankara’da devam ediyor. Ankara’daki kamp mağdurları, Çin Ankara Büyükelçiliği önünde aile nöbetine izin verilmese de seslerini duyurmak için faaliyetlere devam etme kararı aldı. İstanbul’da ise Sarıyer’de bulunan Çin İstanbul Konsolosluğu önünde mağdur yakınlarının nöbeti bugün de devam etti. Doğu Türkistanlılar, Kazakistan, ABD, Avusturya, Japonya gibi ülkelerde de barışçıl eylemlerini sürdürüyor.”

İşte böyle… Dört başı mamur bir ‘Çin mezalimi’ haberi…

Bakalım bu serâzâd bağımsızlık nereye kadar gidecek? Bakalım Çin Büyükelçiliği önümüzdeki günlerde nasıl bir performans sergileyecek?  

Share
388 Kez Görüntülendi.