Son Dakika
Çin yönetimi 04 Şubat 2022’den beri devam eden Pekin Kış Olimpiyatlarını bahane ederek Müslüman Türklere karşı baskı, zulüm ve işkencelerini sürdürmeye devam ediyor. Doğu Türkistan’dan ulaşan bilgilere göre geçtiğimiz hafta Pekin Kış Olimpiyatları’yla ilgili sosyal medya platformu WeChat üzerinden yorum yapan en az 23 kişinin suçlu ilan edilerek cezalandırıldığı; ayrıca Kazak Türkçesi ile şarkılar paylaşan Kazakların da tutuklandığı bildiriliyor.
UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)
2022 Pekin Kış Olimpiyatları sırasında, Çin İnternet polisleri çevrimiçi yazı ve yorumları genelde olduğundan daha sıkı takip ediyor. Yurtdışındaki insan hakları örgütlerine göre, geçen günlerde Kaşgar, Aksu ve diğer yerlerdeki en az 23 Uygur Türkü, Pekin Kış Olimpiyatları’nda Uygurların meşale taşımasıyla ilgili WeChat’teki yorumları nedeniyle gözaltına alındı. Ayrıca Kazak Türkleri, Doğu Türkistan’daki akrabalarının ve arkadaşlarının Kazakça şarkıları paylaştıkları için tutuklandıklarından şikâyet etti.
4 Şubat 2022’de, Pekin Kış Olimpiyatları’nda Uygur kros kayakçısı Dilnigar İlhamcan, Kış Olimpiyatlarının son meşale taşıyıcısı olarak görevlendirildi.
RFA’ya konuşan Dünya Uygur Kongresi Sözcüsü, Doğu Türkistan’da birçok gencin WeChat üzerinde meşale taşıyıcı Dilnigar ile ilgili yorum yaptığı veya paylaştığı için polisler tarafından cezalandırıldığını; Kaşgar ve Aksu ve Korla’da 20’den fazla kişinin gözaltına alındığı ve para cezasına çarptırıldığını belirtti.
Ayrıca “6 Şubat ile 7 Şubat tarihleri arasında yerel bölgeden edinilen bilgilere göre, Kaşgar, Aksu ve Korla’da en az 23 Uygur genci Çin polisi tarafından gözaltına alındı ve maddi cezaya çarptırıldı. Gençlerin büyüğü 21 yaşında, küçüğü ise sadece 15 yaşındaydı” dedi. Sözcünün aktardığına göre, Kaşgarlı Uygur genç WeChat grubunda yetkililerin bir Uyguru son meşale taşıyıcı olarak seçtiği haberini “bu beni neden heyecanlandıramıyor” yorumuyla beraber paylaşmıştı. 22 kişi de bunu tekrar paylaştı. Bu nedenle tamamı gözaltına alındı ve para cezasına çarptırıldı.
Şu anda Kazakistan’a yaşayan “Nurbek”, RFA’ya Altaylı Hızırbek’in bir WeChat grubunda Kazakça şarkıları paylaştığı için şimdiye kadar gözaltında tutulduğunu açıkladı.
Bahsi geçen kaynak Nurbek, “Hızırbek, geçen yıl Eylül ayı civarında WeChat grubuna iki Kazak şarkısı yükledi ve gözaltına alındı. Ancak şimdiye dek ne serbest bırakıldı ne de hüküm verildi. Geçenlerde Çin polisi onun ailesine gidip, ‘Hızırbek’in yurtdışındaki kayınbiraderi Bayşanbek konuşmaya son verdiği takdirde, yakın zamanda eniştesini (Hizirbek) serbest bırakmayı düşüneceklerini’ söylemiş” ifadelerini kullandı.
Çin Halk Cumhuriyeti hükumetinin sistematik baskıları ve asimilasyon politikaları ile Doğu Türkistan’da topyekûn bir halk, asimilasyon ve soykırıma uğradı, uğruyor ve uğramaktadır. Milli, dini, siyasi ve kültürel olarak Doğu Türkistan’da Çinli olmayan tüm Türk kökenli milletler bu baskının kurbanı olmaktadır. Doğu Türkistan’da soykırıma varan ağır insan hakları ihlalleri, her geçen gün dünya kamuoyunun daha çok gündemine geliyor. Etnik ve kültürel ayrımcılığa ve insan hakları ihlallerine maruz kalan Doğu Türkistanlılar, ucuz iş gücü olarak Çinli şirketlerde çalıştırılıyor. Öte yandan, Birleşmiş Milletlerin resmi verilerine göre ise, Çin Komünist Partisi idaresinin kültürel soykırım uyguladığı Doğu Türkistan’daki toplama kamplarında milyonlarca insanı yasa dışı bir şekilde alıkoyuyor. Çin hükumeti, toplama kamplarında ve ceza kamplarında insanlık dışı şartlarda tutulan Uygur Türklerinin durumuna dair tüm verileri dünya kamuoyundan gizliyor.
ÇİN’İN DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ CEZA KAMPLARINDA NELER YAŞANIYOR?
Doğu Türkistan’da Uygur ve diğer Türk halklarından milyonlarca kişi suçsuz yere toplama kamplarına alınmaktadır. Halen bu baskı tüm şiddetiyle devam etmektedir. Tanıkların ifadelerine göre tutuklulara işkence ediliyor. Sağlıksız şartlarda ellerinde kelepçe, ayaklarında zincirle yaşıyor. Kampta tutulanlara ne olduğu belirsiz ilaçlar ve iğneler veriliyor. Tırnak çekme, kamçı, elektrik gibi işkencelere maruz kalıyor. Kadınlar toplu tecavüze uğruyorlar.
Milyonlarca genç Doğu Türkistan’daki çalışma kamplarında veya Çin’deki fabrikalarda zorunlu köle işçi olarak çalıştırılıyor. Birçoğu toplama ve çalışma kamplarına gönderildikten sonra geride kalanlar da siyasi propaganda ezberlemeye, kamu hizmeti adıyla ücretsiz çalışmaya zorlanıyorlar. Kadınlar kısırlaştırılıyor, hamilelere zorla kürtaj yaptırılıyor. Genç kadınlar Çinlilerle evliliğe mecbur ediliyor. Ailelerinden koparılan 1 milyona yakın çocuk, çocuk toplama kamplarında asimile ediliyor. Çince konuşmaya Çince yaşamaya, Çinliler gibi beslenmeye zorlanıyor.
Milli ve dini kültür mirasları yok ediliyor. Uygur tarihi ve kültürüyle ilgili kitaplar yakılıyor. Türk- İslam mimarileri ve tarihi şahsiyetlerin türbeleri, heykelleri yok ediliyor. İnanç özgürlüğü hiçe sayılıyor. Camiler yıkılıyor. Kur’anlar yakılıyor. Namaz kılmak, oruç tutmak kampa alınma nedeni olarak gösteriliyor. Türkiye başta olmak üzere yurtdışı ülkelerinde okumuş, seyahat etmiş olmak ya da sadece bunları yapan birinin akrabası olmak bile toplama kampına alınma veya hapse atılma nedeni olabiliyor.
“Kardeş aile” projesi adı altında her aileyle ilgilenecek Çinli memur atandı. Bu “kardeşler” aile mahremiyetini çiğneyerek Uygurların evlerinde konaklıyor, aile üyelerinin rejime bağlığını denetliyorlar.
KAYNAK : https://qha.com.tr/haberler/politika/cin-23-uygur-turkunu-olimpiyatlar-ile-ilgili-yorumlari-nedeniyle-cezalandirdi/374360/
BENZER HABERLER