logo

trugen jacn

ÇİN İŞGALİNDEKİ DOĞU TÜRKİSTAN VE ” ÇİN’İN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ SÖYLEMİ ” ÜZERİNE

Doğu Türkistan'ın Bugünkü Durumu : Turan | Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı
Prof.Dr.Ekrem Arıkoğlu
Cumhurbaşkanımız  Sayın Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz yıllarda hem  Birleşmiş Milletler genel kurulu  kürsüsü ile  Gazi Meclisimizin(TBMM)’in açılışında, 2023 yılında ise, katıldığı BM. dönem genel kurulunda Uygur Türklerinin  sorununu gündeme getirirken Çin’in toprak bütünlüğüne özellikle vurgu yaparak  : ”  Çin’in Uygur Türklerinin temel hak ve  özgürlüklerinin korunması ile ile  ilgili  hassasiyetlerimizi dile getirmeyi sürdüreceğiz.” ifadelerini kullanmıştır. Bu konuşma elbette ki,  dünyanın en   üst ve büyük bir platformunda, Çin dahil tüm bütün dünya lider ve temsilcilerinin  huzurunda dillendirilmesi çok önemli bir olay olduğu açıktır.  Fakat Uygur Türkleri ile ilgili  bu ifadesinden önce   “Çin’in toprak bütünlüğü” vurgusu  yapması ise,   Cumhurbaşkanı’mızın Uygur Türklerinin hakları konusundaki duyarlılığını gölgelemektedir.
Doğu Türkistan Türk Milletinin Dinmeyen  Acısı 
Dolayısıyla bu  ifadeleri/ sözleri ile  Uygurlara sahip çıkayım derken günümüzde büyük Türk milletinin en büyük acısı ve meselesi olan Doğu Türkistan’ın  Çin işgali altında olduğu  gerçeğini Çin lehine meşrulaştırma ve   Uygur meselesini  bir çeşit gölgeleme anlamına da gelmektedir.
Çin’le  biz Türkler bilinen tarihten bu yana mücadele ediyoruz. Bu mücadele sonucunda  Çin “toprak bütünlüğünü” sağlamak için Çin Seddini inşa etmiştir. Yani günümüzde bizim güney sınırlarımıza duvar çekmemiz gibi  Çin de binlerce yıl önce ülkesinin sınırlarına duvar çekmiştir.Fakat buna rağmen  Türk Atalarımız ve yakın komşularımız  Moğollar zaman zaman bu duvarı; Çin seddini de aşarak başkent Pekin’i dahi işgal etmiştir.
Haydi Çin Seddini bir yana bırakalım. Çin bugün Doğu Türkistan’a Xin jiang (Şin Jiang) adını vermiştir. Bu Çince söz ise, “yeni sınır” anlamına gelmektedir. 1949’da İktidarı ele geçiren  Mao Liderliğindeki Çinli Komünistler 1949 yılında  Doğu Türkistan’ı son kez işgal etmiştir. Yanı  işgal ettikleri yerden “yeni sınır” çizmişler.
Yarın Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan’ı işgal ettiklerinde de yeni sınırlarını ve işgallerini meşru mu göreceğiz?
O zaman Kırım’ın Ruslar tarafından işgalini de  tanıyalım mi ? Tabi ki tanımayacağız ve devletimiz de her fırsatta Kırım’ın işgalini  tanımadığını her fırsatta dile getirmektedir.
Doğu Türkistan Kırım’dan çok daha eski bir Türk  yurdudur. Atalarımızın ilk kültür ve medeniyetlerini inşa ettikleri binlerce yıllık Türk  ana vatanıdır. Günümüzde ise bugün çoğunluğunu Uygurların oluyturduğu Soydaşlarımız bu toprakları Türk Milleti adına sahiplenmeye ve korumaya çalışmaktadır.
Doğu Türkistan'ın Bugünkü Durumu : Turan | Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı
Doğu Türkistan Türklerin KIZIL ELMASI’dır.
Doğu Türkistan Türk Mmilletinin günümüzdeki kızıl elmasıdır. Uygur Türkleri ilk yerleşik hayata geçerek şehirler kuran Türk kültür ve medeniyetinin temellerini atanlardan bir Türk halkıdır. Kadim tarihimiz medeniyetimiz ve  kültürel değerlerimiz bu topraklarda saklıdır. İstanbul’daki Ayasofya Cami Kebiri, Süleymaniye, Selimiye ne ise Kaşgar’daki Eyidgah camii de  bizim için aynı değerdedir.
Ülkeler arasındaki ilişkilerde “siyaset” farklı dil kullanmayı gerektirebilir. Yetkililerimiz “Doğu Türkistan Çin’in işgali altındadır.” demekten imtina edebilirler. Fakat bu Doğu Türkistan’ın Çin’in işgali altında olduğu gerçeğini değiştirmez. Bunu söylememek başka bir şeydir, “toprak bütünlüğü” vurgusuyla bu işgali meşrulaştırmak başka bir şeydir.
Bugün; Amerika, İngiltere, Kanada, Hollanda gibi  10 batılı ülke Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlallerini “İnsanlığa Karşi işlenen bur Suç ve Etnik Soykırım” olarak  kabul ve ilan etmiştir. Bu ülkeler Uygurlara yaptıkları zulümden dolayı Çin’e  yaptırımlar  uygulama kararları alınmıştır. Bu ülkeler ister Çin’e muhalefet ister sahiden Çin Faşizmine karşı böyle kararlar almış olsunlar önemli olan bu kararları alarak Çin’in soykırımına karşı çıkmış  olmalarıdır.
Bizim görünürde, Çince bilmeyen  azılı   ve  çakma  Maocu Çinlinin    Yalakalıkları  ve ÇKP’nin insanlık dışı cinayetlerinin üstünü örtmesi ve Çin’in mağduru  Uygurlara saldırması karşılığı bu  yıla kadar   her gün Tv. kanallarına çıkarılıyordu ve her gün utanmazca  Çin adına Uygurları suçlayabiliyordu. Biz bu   mahlukatın Çin’in postal yalayıcılığını kendine vazife edinmesi dışında- Çin’e karşı herhangi bir mecburiyetimiz  bulunmamaktadır.
Ülkemizin  Çin ile yaptığı  karşılıklı  ticarette yılda en az 30 milyar dolar  açık vermektedir. Bu rakam ise ülkemiz ekonomisi için büyük bir hendikap ve   önemli bir zarardır.
Biz Çin ile Stratejik ortak değiliz, aksine tarihin bütün dönemlerinde Çin  düşmanımız olmuştur  ve şu anda da Uygurlara uyguladığı faşist zulmüyle düşmanlık ediyor ve  İnsanlık suçu işliyor.
Doğu Türkistan'ın Bugünkü Durumu : Turan | Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı
Haydi, Türk tarih şuurumuz yok diyelim, Çin’in bütün dünyanın gördüğü ve kınadığı, yaptırımlar  uyguladığı insanlık zulmünü de mi görmüyoruz? Görüyorsak hangi sebepten Batılılar kadar sesimizi çıkaramıyoruz?
Uygurlar Türk olduğu için mi? Uygurlar Müslüman olduğu için mi?
Hani bütün mazlum milletlerin yanındaydık. Hani dünya beşten büyüktü ? Yoksa, Çin’in işgal ettiği Türk topraklarının bütünlüğünü savunmak bize mi kaldı diyeceğiz ?
Doğu Türkistan’ın işgalinin 74. yılında Allah’ın Uygur kardeşlerimize yardım etmesini diliyorum.
Allah tüm mazlumların yanında Uygur Kardeşlerimize de  yardım eylesin.
Zalimleri ve Çin gibi soykırımcı  katilleri  kahreylesin !
Doğu Türkistan’ı  özgür ve bağımsızlık nasip eylesin!
Turan Eller Var Olsun, Tanrı Türk’e Yar Olsun.
Sayın Hocamızın sosyal medya paylaşımından alınmıştır.
Share
3085 Kez Görüntülendi.