UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MEERKEZİ(UYHAM)

 Ankara merkezli OSTİM Teknik Üniversitesinde ” Doğu Türkistan’da Neler Oluyor? ” konulu bir konferans düzenlendiği bildirildi. Konferans   Üniversitenin ana kompus Turuncu salonunda kendisi de bir Doğu Türkistanlı olan Fatmagül Çakan tarafından verildi. Fatma gül Çakan Doğu Türkistan’ın yakın tarihi ,coğrafyası ve diğer özellikleri hakkında kısa bilgiler verdikten sonra  Günümüzdeki durumu hakkında ayrıntılı olarak  durdu.

Doğu Türkistan Türkleri Tarihinin En Karanlık Devrini  Yaşıyorlar 

 Fatmagül Çakan  OSTİM Teknek üniversitesince 15 Nisan 2024 tarihinde yapılan  “Geçmişten Günümüze Ezilen Halklar Konferansı” etkinliği çerçevesinde  konuşan Doğu Türkistanlı Famagül Çakan  Çin’in  işgalinden buyana geçen Doğu Türkistan’da 74 yıldır  devam eden baskı zulüm ve soykırım uygulamaları hakkında ilgi verdikten  ve buna karşı Doğu Türkistan Türklerinin tepkileri ve devam eden bağımsızlık mücadelesi hakkında  ayrıntılı bilgiler sunarak : ” Çin İşgalindeki Doğu Türkistan,   2020 yılından sonraki son 14 yılda  tarihinin en karanlık dönemini  yaşadığını belirterek şunları şöyledi : ”  Çin işgal yönetiminin son yıllarda  Doğu Türkistan Türklerine yönelik insan hakları ihlallerinin  vahşet derecesinde ve çok  acımasızca olmuştur. Benim ailemin de içinde bulunduğu tüm Uygur ailelerine kadın erkek, çocuk yaşlı veya hastalıklı olduğuna bakılmaksızın zülmediyor. Uygur aileleri zorla  dağıtılıyor.Çocukları Çin tipi Çocuk kamplarına alınarak Çinliye dönüştürülmek isteniyor.  Çakan, kendi ailesinin de zulme maruz kaldığını, akrabalarının hapse atıldığını, ağabeyinin Çinliler tarafından öldürülen bir iş adamı olduğunu  de aktardı.

2005 yılında Türkiye’ye gelerek yerleştiğini anlatan  Doğu Türkistanlı Fatmagül Çakan; “2005’ten itibaren Türkiye’deyim. Memleketimde üniversite bitirdim. Sonrasında devlet memuru olarak çalışıyordum.  Doğu Türkistan’da iken ve çalışmalarım esnasında Çin’in baskı ve zulümlerine uğradım ve bizzat tanık oldum.  Böyle devam ederse  5-10 sene sonra her şeyin daha da beter olacağını, hatta Çin’in bizi  toptan soykırımla yok edebileceğini  düşündüm.  Evimi, işimi, gücümü her şeyimi bıraktım ve  Türkiye’ye geldim. Aslında buraya gelme amacımız da yemek, içmek, güneş görmek ve  rahat yaşamak değildi.  Baskı ve zulüm altındaki Kardışlırımızın dertlerini  Türkiye’ye anlatmak ve onların da Türkiye’de olduğu gibi kendi temel hak  özgürlüklerine sahip olarak yaşamalarını sağlamaktı. Bu milli ve insanı görevimizi  elimizden geldiğince  yerine getirmeye çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.

Türk  Halkının ve Türk Medyasının Katkı ve  Yardımına Çok İhtiyacımız Vardır 

Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan  Türklere yönelik baskı,zulüm,insanlık ve etnik soykırım suçlarına ait  bilgilerin ve Doğu Türkistan meselesi ile ilgili  haberlere Türk medyasının  büyük ölçüde ilgi göstermediğinden yakınan Çakan sözleri şöyle sürdürdü : ”  Doğu Türkistan’daki insanlık dramının Türkiye’de ve dünyada yürütülen Doğu Türkistan mücadelesinin topluma iletilmesi ve bilgilendirilmesi medyanın  ilgisi ve önemi  çok önemlidir.  Doğu Türkistan’daki insanlık dramına ve bu insanlık meselesinin duyurulması noktasında  Türk medyasının göstereceği ilgi ve katkı bizi çok mutlu edecektir. Çünkü buna çok ihtiyacımız vardır.” sözleri ile konuşmasını sonlandırdı.

Kaynak :  https://www.ticarihayat.com/dogu-turkistanda-neler-oluyor( Haber A. Kemal Atay)