GARİP DAVA ,GARİPLERİN DAVASI : DOĞU TÜRKİSTAN

Garib dava gariblerin davası; Doğu Türkistan

Garib dava gariblerin davası; Doğu Türkistan
Dün tüm dünyada bir halk sokaklarda idi.
Adeta gökyüzü yeryüzüne inmişti.
Tüm dünyada sokaklar, Gökbayrak ile sel olup aktı.
Her zaman olduğu gibi yine kimseler görmedi, kimseler duymadı.
Bir yaşındaki balalardan tutun da, 70-80 yaşındaki ihtiyarlara kadar, herkes sokaklarda Özgür Doğu Türkistan için yürüdü.
Kimisİşgalci Çin’in katliam ve soykırımını duyurmaya çalıştılar, ama maalesef duyan olmadı.
Bir Adım Bir Ses Yürüyüşü Türkiye başta olmak üzere Amerika, Almanya, Avustralya, Hollanda, İsviçre, Norveç, Belçika, İngiltere, Fransa, Kanada gibi 15 Ülkeden 18 Şehirde Gerçekleştirildi.
Doğu Türkistan Teşkilatlar Birliği Öncülüğünde tertip edilen yürüyüşü Türkiye’deki ana akım medyada haber bile olmadı.

i tekerlekli sandalye ile, kimisi koltuk değnekleriyle.Garib dava Doğu Türkistan davası, gariblerin davası.
Acı tokuşturma niyetinde değilim ama;
Filistin’de, Gazze’de bir silah patlasa, tüm dünya duyar sesini.
Yanıbaşımızda Suriye’de yaşanan katliam ve soykırımı 24 saat haber yapan ajanslar, gazeteciler var.
Irak, Yemen, Afganistan hepsinde durum aynı.
Ama Doğu Türkistan ile ilgili ne bir haber, ne fotoğraf ne de video. Hiç bir şey yok…

Geçenlerde bir dost meclisinde yakın zamanda Doğu Türkistan’dan gelmiş genç bir Uygurlu Müslüman ile tanıştık. İşgalci Çin faşizminin Uygurlu Türklere uyguladığı, katliam, işkence, asimilasyon ve yok etme politikalarını anlattı.
Doğu Türkistan’da; şu anda dünya üzerinde yaşanan en büyük işkence ve asimilasyon uygulaması vardır.
İstisnasız, atayurdumuz Doğu Türkistan’ın bütün şehirlerini ve köylerini, faşist Çin yönetimi cezaevine çevirmiştir.
Namaz, oruç gibi ibadetler yasak.
Kur’an-ı Kerim okumak ve öğrenmek yasak.
Üç kişinin toplanıp bir araya gelmesi yasak.
Uygur Müslümanlarının çocuklarını henüz üç yaşında iken zorunlu olarak, bizim anaokulu türü okullara alıp, kendi öz kültüründen koparıp, Çinli gibi yetiştiriyor.

Zaten 20 milyon civarında nüfusu olan Doğu Türkistan’a zorunlu doğum kontrol uygulaması yapıyor. Öyle ki, mobil ultrason cihazı ile mahalle mahalle gezerek, her gün bir mahalledeki Uygurlu kadınları ultrasona sokup, hamile olanları tespit ediyor. Ondan sonra da zorunlu kürtaj…
En son, bizim Diyanet işleri başkanı mesabesinde olan Alim Muhammed Salih Damollam’ı zindanda işkence ile şehit etti.
Dünya üzerinde hiçbir yerde göremeyeceğiniz ve duyamayacağınız bir işkence ile her eve bir Çinli erkek yerleştiriyor. Evin erkeklerini sudan bahanelerle ya toplama kamplarına yahut cezaevine gönderen işgalci Çin, evde yalnız kalan Doğu Türkistanlı kadınların yanına Çinli erkek yerleştiriyor. Müslüman bacılarımızın namusları ve iffetleri tehdit altında. Hatta Müslüman kadınlar alimlerden intihar için fetva istiyor.
Nazi kamplarına topladığı Doğu Türkistanlı Müslümanları, zorla Çin komünist partisinin marşını okutuyorlar.
Bunları sadece sözlü olarak ifade edebiliyoruz, çünkü işgalci Çin’in baskıları sonucu internet, telefon gibi iletişim araçları yasak. Elimizde bu söylenenlere dair yeterli materyal olmayınca insanları ikna edemiyorsun maalesef.
Doğu Türkistanlı Müslümanların üzerimizde iki kez hakları var:
Birincisi; Müslüman oldukları için “din kardeşliği” hakkı.
İkincisi; Türk oldukları için “soy kardeşliği” hakkı.
Bu hakları yeteri kadar ödüyor muyuz?
Bu dava garib geldi, garib gitmesin…

Ey Müslüman Türk; her mekanda ve her şartta Doğu Türkistan’ı anlatacaksın, orayla ilgili bir farkındalık oluşturacaksın.
Şunu unutma ki; aldığımız her Çin malında, Doğu Türkistanlı Müslümanların, kanı, ırzı, namusu var. Elin bu köpek Çinlilerin mallarına giderken lütfen bunu düşün.
Selâm olsun Atayurdumuz Doğu Türkistan’a…
Selâm olsun Doğu Türkistan’ın yiğitlerine…

KAYNAK : habernida.com/garib – dava-gariblerin-davası-dogu-turkistan