logo

trugen jacn

DOĞU TÜRKİSTAN’DAN ANADOLU’YA UZANAN UYGUR ALİMLER AİLESİ TAZEBAY’LARIN HİKAYESİ

Mehmet Cemali ÇİFTÇİGÜZELİ( Gazeteci-Yazar)

 Kutsal  inancımızın Gereği : ” O’NDAN GELDİK,ONA DÖNÜYORUZ.” Kurani Kerim

 Prof. Dr.  Uygur Tazebay Ağabeyimiz (1934-2021) de  87 yaşında ruhunu yaradanına teslim ederek hakka yürüdü. Sosyal medya haberi hemen dünyanın dört bir yanına ulaştırdı. Doğu Türkistan amaçlı sivil toplum ve yazılı, sözlü ve görsel basın kuruluşları da başta Amerika ve Avrupa olmak üzere Prof. Uygur Tazebay’ın vefatı haberine geniş yer verdi, taziye mesajları  yayınlandı ve hakkında yazılar  ve röportajlar yayınlandı.

YÖK Eski Başkan Vekili Tazebay İçin Cenaze Namazı Kılındı - Memurlar.Net

Tabut Üzerinde Gökbayrak

İstanbul’da aziz dostum, Doğu Türkistanlı Hamit Göktürk bana ortak hemşerimiz hem Türkistanlı (Hoten ve Turfan), hem de Kilisli Uygur Tazebay için baş sağlığı dilerken, ABD ve Avrupa’da yaşayan Doğu Türkistanlılar arasında haberin hızla yayıldığını, dualar edildiğini, Ankara’da ise Doğu Türkistanlıların akın akın cenaze töreninin yapılacağı Bilkent Doğramacızade Ali Paşa Camii’ne gittiklerini, tabutun üzerine bir Doğu Türkistan bayrağı olan gök bayrağı serdiklerini anlattı.

Almanya merkezli Dünya Uygur Kurultayı  başta olmak üzeri diğer  devlet kurumlarının ve STK.larının ve  üyelerinin de kocaman bir çelenkle cemaate iştirak ederek duaya durduklarına işaret etti.

Prof Uygur Tazebay Türk Dünyasındaki mağdur ve mazlum halkımızın ve özellikle gençlerimizle mültecilerimizin hep yanında yer aldı. Hamit Göktürk dostumun anlattıklarını biliyordum ama, bir kez daha gururlandım Prof. Uygur Tazebay Ağabey ile.

Hamit Göktürk’ün tespiti dünkü Uygur Tazebay ile bugün aynı makamda olanların durumuna kıyas imkânı verdi. Üstelik bunların çoğu da dini eğitim aymış Teolog akademisyenlerden oluşuyor. Çin’in soykırım uyguladığı Doğu Türkistan halkının uğradığı mezalim karşısında sus pus olanlardan ötürü vay halimize.

Türk Dünyasına Gönlünü Ve Yönünü Çeviren Aydın

Hamit Göktürk Anlattı; ” Doğu Türkistan Vakfı Başkanı Rahmetli General Rıza Pekin Paşa ile Uygur Tazebay  Büyüğümüz Ankara’da hep görüşürlerdi. Söz konusu yıllarda Doğu Türkistanlı öğrencilerin üniversitelere yerleşmesi, diplomalarının denkliği, yüksek öğrenim ile diğer işlemlere yardım ve hizmette bulunması bizleri yüreklendiriyor ve duamıza ortak ediyorduk Uygur  Tazebay Ağabeyimizi. Özellikle başta Kayseri’ye yerleşen Türkistanlılar kendisini hep minnet ve şükranla yad ederler. Doğu Türkistan Türklüğüne çok hizmeti oldu. Nurlarda uyusun.

Laf lafı açınca Uygur  Tazebay’ın,  eski Başbakanlık Müsteşarı ve sabık  Bakanlarımızdan Hasan Celal Güzel ve Gaziantep Büyükşehir Belediye eski Başkanlarından Dr. Asım Güzelbey’in çok yakın akraba olduklarını anlattım.

O zaman Hamit Göktürk Hasan Celal Güzel’e dua ederek  kendisini şöyle anlattı :

 ” Çin işgalinden sonra ÇKP Lideri Mao’nun ölümünden sonra iktidarı ele geçiren yeni Çin Lideri Cüce Deng zamanında kısmı bir yumuşama oldu. Çin dünyaya açıldı. 1949’dan yanı 37 yıl sonra 1986 yılında ilk kez  Doğu Türkistanlılara hac farizasını yerine  getirmelerine  izin  verildi. Hacca gitmek isteyen yüzlerce Uygur Türkü hacı adayları Pekin’den  Sibirya(TÜRK-SİB)  demir yolunu kullanarak Edirne Kapıkule sınırından ülkemize geldiler.  Çin o zaman çok fakir olduğu için  yurt dışına gideceklere satacak dövizi yoktu. Onlara  Dolar yerine ipek kumaş satıyordu. Hacı adaylarının imkânları da fazla değildi. Yanlarında getirdikleri ipekli kumaşları  bir şekilde satarak  dövize çevirmeleri ve bu para ile hacca gitmeleri gerekirdi.  Ama gümrükten geçirebilirlerse.  Doğu Türkistanlıların İstanbul’da oturan Lideri İsa Yusuf Alptekin  bu sorunun çözülmesine yardımcı olması için  zamanın Başbakanı  Turgut Özal’ın  Müsteşarı olan
Hasan Celal Güzel’e müracaat etti. Müsteşar  Güzel  feraseti ve iş bitirici maharetini kullanarak  bu işi de  halletti. Gümrükler Genel Müdürlüğüne  talimat vererek bu yasal engeli bir şekilde çözdü. Hacı adaylarını İstanbul’da yaz tatilinde  boş olan Öğrenci Yurtlarına  yerleştirerek misafir etti ve hacca gitmelerine kadar Kızılay aracılığı ile beslenme ihtiyaçlarını   kaldıkları yurtlarda   yemek çıkararak  halletti. Daha sonra ise  otobüsler kiralayarak onların Suudi Arabistan’a  gidebilmelerini sağladı. Bu vesile ile merhum Hasan  Celal Güzel’i rahmet ve minnetle anıyorum.  Her 2 büyüğümüze de  Allahtan rahmet ve mağfiret niyaz ediyorum.” sözleri ile  anlattı.

Uygur Âlimler Sülalesi :  Tazebaylar 

Uygur Bey bir kahraman Türk milliyetçisi idi. Hukuku ve ahlakı önemserdi. Hep insanımızdan yana tavır koyardı. Ben kendisini Ankara’da tanıdım (1977). Sağlık Bakanlığında Dış Münasebetler Daire Başkanıydı. Ancak hayata ziraat teknisyeni olarak Gaziantep’te başlamıştı (1955). Bazı politikacılar kendilerine rakip olabilir diye bu hususu çok istismar ettiler. TOBB’a girdiğinde (1980) dostluğumuz daha da arttı. Sonra YÖK’e transfer oldu (1982) ve Yüksek Öğrenim Kurumu Başkan Vekilliğine kadar yükseldi, 14 yıl gençliğimize ve Üniversite eğitimimize hizmet etti.

 Kilis’te  Ünlü Tasavvuf önderi  Şıh Efendi’nin torunu idi. Aile Türkistan’ın köklü ailelerinden Tümenbaylere boyundandı. Aile 1750 yılında Doğu Türkistan’in  Hoten kentinden  Turfan’a göç etti. 1800 yılında ise Anadolu’ya geçtiler.  Mekân, iklim, coğrafya ve imkân olarak Türkistan’a çok benzeyen Kilis’e yerleştiler. Aile bir alimler silsilesiydi. Dergâhları vardı. Cumhuriyet kurulunca tek kapatılmayan tekke burası oldu. Daha önce bölgenin Mantık Fakültesi olarak hizmet vermiş, çok sayıda alim, şair ve fikir adamı yetiştirmişti burası.

Türk Dünyasına Ve Memleketine Hizmette Öncü

Prof. Dr. Uygur Tazebay üçüncü nesil olarak bu aileyi temsil etti. Kendisiyle Ankara’da sürekli görüşüyordum. Vefatından birkaç ay önce de ülke eğitimi, kültürü ve gençliğinin aşırı derece ihmal edildiğini, bu durumun ilerde çok ciddi sorunlara yol açacağını anlatan mailler gönderiyor ve telefonla sohbetler ediyorduk. Bir hatırlatması da sevgi, saygı, iyilik ve güzelliklerin çözülmesi konusuydu. Uygur Bey, daha önce de dedesinin belirttiği gibi kendisinin de bir nezaket mektebi, adab-ı muaşeret okulu açılmasını çok istiyordu.

Hasan Celal Güzel 1986 yılında Gaziantep’ten milletvekili adayı olunca bütün Ankara bürokrasisi ilimize taşınmıştı. Başta Uygur Tazebay olmak üzere YÖK Başkanı Prof. Dr. İhsan Doğramacı’yla birlikte gelerek Gaziantep Üniversitesi’nin kuruluşunu müjdelediler (1987). GAÜN böylece tüzel kişilik kazandı ve hemen faaliyete geçti. Kilis’te ise Meslek Yüksek Okulu kuruldu ve müdürlüğüne Mahir Körbeyli  getirildi. Kilis Üniversitesi’nin kurulmasında da katkısı oldu. Kilis Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. İsmail Güvenç Uygur Tazebay’ı Kilis’e davet ederek Türk Dünyasının ortak etkinliği ve rengi olan Nevruz konusunda bir konferans verdirdi.Prof.Dr.Tazebay  memleketi Kilis’i  ve üniversiteyi onurlandırdı ve Rektör Güvenç bir plaket takdim etti. Yayınlanmış Âlimler ve Kimi Zalimler adında bir kitabı vardır. Keşke yeni baskıları ve Uygur Tazebay’ın diğer  yazı ve röportajları kitap haline getirilerek  yayınlanabilse.

Türkiye-Kazakistan  Üniversitesi ve Kilis Zirvesi

İki kız babası olan Uygur  Tazebay’ın eşi İlksev Hanım avukattı. Eşim ile birlikte Hasan Celal Güzel’in hayata geçirdiği Yeniden Doğuş Partisi’nin kurucuları arasındaydı. Zaman zaman politika sohbetleri yapar ve bu işin güçlüğünü görür, samimiyetini sorgular ve sıcaklığını yaşardık.

2004 yılında Ankara’da Milli Kütüphanede düzenlediğimiz ve iki gün süren Kilis Zirvesi’ne katkı verdi, arka çıktı. Toplantıyı sürekli izledi ve yorumladı. Prof. Uygur Tazebay “Kilis Seni Çağırıyor Duyuyor musunuz?” mesajlı Kilis İçin Sivil İnisiyatif Platformunun  faaliyetlerini önemserdi.

Kendisi Çiğdem Mahallesinde oturuyordu.  Çinvirüsü Korona-19 salgını dolayısıyla hiç dışarı çıkmadığını, ama temaslarını
telefonla da olsa devam ettirdiğini biliyordum. Yıllarca Türkiye -Kazak Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanlığını yaparak Türk Dünyası ile olan  ilişkilerin daha da büyümesini sağladı.

Uygur Tazebay İsmi Yaşatılmalı

Hakka yürüdüğü güne kadar hizmet etti Uygur Tazebay. Ankara’da cenaze namazını Diyanet İşleri eski Başkanlarından Mehmet Nuri Yılmaz kıldırdı. Kilisli Hemşerileri gibi Doğu Türkistanlı  Hemşehrileri soydaşları da cenaze namazında ve duada hazır bulundu.  Aynı dini tören Kilis’te de yapıldı. Cenaze namazı, öğleyin çocukluğunun geçtiği evlerinin önündeki
Çekmeceli Camii’nde de kılındı ve hemen Caminin karşısında bulunan Şıh Efendi Tekkesi aile mezarlığında defnedildi.

Nurlar içinde Ebedi Uykusunu Uyusun bu Aziz insan.

Dilerim Ankara Büyükşehir ve Kilis Belediyeleri Prof. Uygur Tazebay’ın ismini bir sokağa, bir caddeye, bir bulvara verir, Kilis Üniversitesi de Uygur Tazebay’ın adını bir Anfiye yansıtır ve  kendisi adına bir çalıştay gerçekleştireceğini  umut ediyorum.

Kaynak : Kocaeli Aydınlar Ocağı Kurumsal Sayfası

Share
861 Kez Görüntülendi.