15 Eylül 2019

ÇİN’İN İDAMA MAHKUM ETTİĞİ 2 UYGUR BİLİM ADAMI VE REKTÖR İÇİN ACİL EYLEM ÇAĞRISI !

Çin’in idam cezasına çarptırdığı Uygur Türkü Rektörler TAŞPOLAT TİYİP ve HALMURAT GAFUR’u idam sehpasından kurtarmak için Uluslar arası af örgütü ( Amnesty İnternational=Aİ.) Açık Mektup seferberliği (Mektup Yazma Kampanyası) başlatmıştı. Bu kampanyadan sonra şimdi de yurt dışında yaşayan ÇKP Rejim muhalifi Çinli Aydınlar “Çin Halk Cumhuriyeti Uygur Özerk bölgesi Yüksek Mahkemesine, Özerk bölge Çin Komünist Partisi Merkez Komitesine ve bölgesel Özerk Yönetimine “Açık Mektuplar ” yazarak bu iki bilim insanı ve Uygur Aydınına verilen ölüm cezasının kaldırılmasını ve Toplama kamplarının bir an önce kapanmasını talep ediyorlar.

İşbu mektubun Türk aydınlara da ilham kaynağı olması dileğiyle…. (sinoturknews.org. Editör’ünden)

GÃÂ¶rÃÂ¼ntÃÂ¼nÃÂ¼n olasÃÂ± iÃÂ§eriÃÂi: 2 kiÃÂi, gÃÂ¼lÃÂ¼mseyen insanlar, oturan insanlar ve yazÃÂ±

Uygur Haber ve Araştırma Merkezi (UYHAM)

UYGUR TÜRKÜ 2 BİLİM İNSANI VE ÜNİVERSİTE REKTÖRÜNE VERİLEN ÖLÜM CEZASININ KALDIRILMASI İÇİN ACİL ÇAĞRI ( Açık Mektup)

Çin Halk Cumhuriyeti Uygur Özerk bölgesi Hükümeti’ne

Çin Komünist Partisi Uygur Özerk Bölgesi Merkez Komitesine

Çin Komünist Partisi Uygur Özerk Bölgesi ÇKP.Genel Sekreterliğine

Uygur Özerk Bölgesi Yüksek Mahkeme Başkanlığına

“Sincan Üniversitesi”nin eski rektörü Tashpolat Tiyip ile “Sincan Tıp Üniversitesi”nin eski rektörü Halmurat Ghopur’un ölüm cezasına çarptırıldığını öğrendikten sonra şok olduk ve şaşırıp kaldık . Uluslararası Af Örgütü, bu iki kişinin ölüm cezasına çarptırıldığını, idam cezalarının gecikmeli olarak infaz edileceğini ve şu an değerlendirilme aşamasında olduğunu açııklamış bulunuyor. Diğer kaynaklar ise ölüm cezasının hemen uygulanabileciğinden endişeli olduklarından söz ediyorlar.
Bu bilim insanaaları ve eski Rektörlere verilen idam cezası Kararını iptal etmeniz, davayı ve konuyla ilgili kanıtları açıklamanız ve tüm sürecin uluslararası güvenirliği olan üçüncü taraf bir kurum tarafından denetlenmesi ve yeniden incelenmesi, adli yargı ve adaletin sağlanması için Makamlarınıza acilen çağrıda bulunuyoruz.

Tutuklanmadan önce, “Sinciang Üniversitesi”nde doktora öğretim üyesi olarak ders veren Tashpolat Tiyip , Çin Devlet Konseyi’nin özel ödenek Uzman Yetkilisi aynı zamanda önde gelen bir Jeoloji uzmanı ve Paris Üniversitesi tarafından onursal doktora ünvanı verilen uluuslararası alanda tanınmış bir bilim insanı olup, kendisi Japonya Üniversitesi’nde misafir profesör olarak ders vermiş bir seçkin Akademisyen’dir.

Şinjiang Tıp Üniversitesi eski Rektörü Halmurat Gafur ise kendi branşında tanınmış ünlü bir tıp bilim insani ve bilim adamıdır. Bu iki akademisyenin neden tutuklandığını bilmiyoruz (dava açıklanmadı), neden ölüm cezasına çarptırıldıkları hakkında da her hangi bir açıklama bulunmuyor.
Bizlerin bu konuda bildiğimiz tek şey modern Çin’de üniversite sisteminin kurulmasından bu yana, üniversite rektörlerine ölüm cezasına çarptırıldığına dair hiçbir emsalin bulunmamasıdır (Kültür Devrimi’nde üniversite ve ortaokul rektör yardımcıları eleştirilerek öldürülürdü, ancak bu adli bir eylem sayılmazdı).

Eğer bu iki bilim insanı ve eski rektör idam edilirse, sebebi ne olursa olsun, Çin’in çağdaş ve medeni topluma girdiğinden beri karşılaştığı çok trajik ve utanç verici bir olay olacak ve binlerce yıl sonra dahi eleştirilecektir.
Umarız ilgili makamlar bunun gibi kötü ve tarihi yanlışa başvurmazlar!
Fikirlerine bakılmaksızın, bu 2 bilim insanının suçu affedilir durumda olmazsa bile, Lütfen karmaşık tarihsel durumu düşünerek bunların durumlarını yeniden tekrar incelemenizi umuyoruz.
Çin kültürü kadim çağlardan beri Alimlere ve öğretmenlere saygı gösterme ve öğretme geleneğine sahiptir.
Bu iki eski rektör ve bilim insanı şayet ölüme mahkum edilirse, dünya medeniyeti ve Çin’in iyi olarak tanınan geleneklerinin felsefesi çiğnenmış olacaktır. Bu idam konusunun bir kez iyi düşünülmesi gerektiği kanaatini taşıdığımızı ifadee etmek istiyoruz.

GÃÂ¶rÃÂ¼ntÃÂ¼nÃÂ¼n olasÃÂ± iÃÂ§eriÃÂi: 1 kiÃÂi, gÃÂ¼lÃÂ¼msÃÂ¼yor, takÃÂ±m elbise

“Sincan Üniversitesi”nin eski rektörü Tashpolat Tiyip

Ayrıca aşağıdaki üç hususu da vurgulamak ve bunların iyice düşünülmesini istiyoruz ;

Uygur Özerk bölge hükümeti terörle mücadele adına uluslar arası kamu oyunda “toplama kampı” olarak adlandırılan “Yeniden eğitim kampı” kurulduğundan ve milyonlarca Uygur sivilin kapatılarak eğitime tabi tutulmasından beri (ki, bize göre bireysel suçlar doğru yanlışa hiç bakılmadan tüm millete yüklendi) uluslararası toplumun öfkesine neden oldu. Bu iki rektörün idam edilmesi durumunda, Çin’in uluslararası imajı ciddi şekilde hasar görecek ve diğer ülkelerle olan ilişkisi daha da gergin olacaktır.
Son on yılda, Uygurlar ve Çin hükümeti arasındaki ilişkiler, Çin yönetiminin Uygurlara toptan ve kollektif baskı uygulayarak yanlış bir politika benimsemesi nedeniyle, benzeri görülmemiş bir şekilde gerilmiş bulunmaktadır. Yeniden eğitim kampları sadece uygulanan aşırı ve yüksek baskılar nediniyle bu gerilim ve çelişkileri örtmektedir. Birçok üst düzey aydının “yeniden eğitilmesi” çok saçma ve mantığa aykırı bir uygulamadır. Bu trajik durum ise barışçıl ve ılımlı düşünen Uygurları uzun vadeli bir isyana girmeye zorladı.
Bu konuda çok nazik ve derin anlayışa sahip fikirleri ile tanınan Uygur bilim insanı ve aktivist İlham Tohti bile ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Bu durum ise Uygurlar ile yönetim arasındaki nazik ve rasyonel işbirliğini tamamen engelledi. Mevcut bu fiili durum bölgede istikrarın sağlanmasında çok dar görüşlü bir düşüncedir. Bugün bu iki rektörün ölüm cezasını infaz etmek son derece yanlış ve akıl almaz bir olay olacak ve çok gergin durumda olan yönetim- halk ilişkisini daha da zorlaştıracaktır.
Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi adli yargıda adaleti defalarca vurguladı ve vatandaşlar asla sözlerinden dolayı mahkum edilmemelidir. Bu iki rektörün aşırı şiddet içeren hangi eylemler gerçekleştirdiğini bilmiyoruz. Onlar insanları eğiten öğretmenlerdir. Onların konuşmaları veya sözleri, merkezi politikalarla tutarsız olabilir. Ancak bu aynı zamanda konuşma özgürlüğü kapsamındadır. Ağır bir şekilde suçlama ve cezalandırma, Çin’deki tüm aydınlara Kültür Devrimi döneminin dehşetini hissettirecektir, partiye ve hükümetin defalarca tekrar ettiği reform ve açılış politikalarına aykırı olacaktır. İyi düşünülmesi gerekiyor.
Özetle, ilgili makamları temkinli davranmaya, bu iki rektörü ölüm cezasından muaf tutmaya ve tekrar yargılanmalarına fırsat vermeye şiddetle davet ediyoruz.
Sonucun olumlu şekilde sonuçlandırılmasını, dolayısıyla Uygur halkı ile yönetim arasındaki gergin ilişkilerin hafifletilmesini umut ediyoruz.
Bu vesile ile işbu açık mektup 13.09.1019 tarihinde kaleme alınmış ve imzalanmıştır.