logo

trugen jacn

BİR “TURAN”‘CILIK MANİFESTOSU : DÜNYA KAPISININ ANAHTARI, TÜRK DİLİ

Muhammed SALİH( Düşünür, Şair-Yazar ve Siyaset Adamı)

                                                   DÜNYA KAPISININ ANAHTARI : TÜRK DİLİ 

Geçen yıl Türk dünyasında önemli bir olay yaşandı. “Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi”nin adı “Türk Devletleri Teşkilatı” olarak değiştirildi.

Bu durum bazılarına önemli gelmeyebilir ama uzun yıllar “Türk Birliği” hayali kuran bizim gibi hayalperestler için önemli bir olaydı.

Sovyet ideolojisi bize, Orta Asya Türklerine “Türkî halklar” lakabını taktı. Bizim dilimiz için “Türkî dil” tabirini kullandılar. Bu terimler, Arap milletine “Arabî” ve Fars milletine “Farsî” demek kadar saçmaydı.

 

Türk dünyasının Entegrasyonuna yönelik ilk adım 2009 yılında Bakü’de atıldı.

Bir örgüt kuruldu. Biz çok mutluyduk. Ancak bu teşkilata Ruslar tarafından icat edilen “Türki Dil Konuşan Devletler Konseyi” namını aldı.

Son olarak 2019 yılında bu teşkilata “Türk Devletleri Teşkilatı” adını almıştır.

Bu bizim için gerçekten önemli bir olaydı. Bu Türk zihniyetindeki büyük değişimin sembolik yansımasıydı. Bu “Biz Türkî değiliz, Türk’üz” demekti.

Evet, son yıllarda Türk toplumlarında bu değişimi gözlemliyoruz. Bu değişimin zahiri ifadesi olarak İkinci Azerbaycan-Ermeni Savaşı’nı gösterebiliriz. Bu savaşta Türk halkı tek millet olarak kardeş Azerbaycan’ın yanında yer almıştır.

Elbette idealimiz, arzumuz “Kızıl Elma”dır. Ancak bu arzuyu gerçekleştirmek için duygusal konuşmalardan somut projelere geçmenin zamanı geldi geçti bile. Türk dünyası bizden “Büyük Birleşme” sürecini fiilen başlatmamızı bekliyor…

Geçenlerde Karakalpakistan‘ın Nukus şehrinde ayrılıkçı kalabalık meydana dökülerek bize bir ders verdi. Gerçi bu kalabalığın attığı sloganlar bizim için yeni değildi. Onlarca yıldır marjinaller tarafından dillendirilen bir şeydi. Şahsen, buna hiç dikkat etmemiştim. Ama bu sloganlar ilk kez bir eyleme dönüşerek, birkaç bin kişiyi meydanda topladı ve yerel yönetimden bazı yetkilileri de bu ayrılıkçı gruba açık veya gizli destek verdi.

Bu skandalın arkasında “yabancı parmak” olup olmadığı da elbette bir gün ortaya çıkacak. Fakat kesin olan bir şey var: Türk Dünyasının Entegrasyonu fiilen başlamadığı sürece, Sovyet KGB’nin döşediği “özerk” mayınlar düşmanlarımız tarafından istedikleri zaman patlatılabilir. Nukus ayrılıkçı grubu bu tehlikeyi teyit etti.

Nukus’ta yaşananlar Türk Dünyası Entegrasyonu konusunu ciddi bir şekilde ele alma zamanı geldiğini gösterdi. Ben de dostlarla dar toplantı çemberinde dile getirdiğimiz konuları çekmeceden çıkarıp, onları kamuoyu ile tartışmaya karar verdim.

Bir harita ve şunu diyen bir yazı 'Tataristan Azerbaycan Kazakistan Kırgızistan Kuzey Kıbris ֖zbekistan Türk Cumhuriyeti Başkurtistan Türkiye Türkmenistan Altay Avrupa Türkleri Çuvaşistan ηι Tuva Balkan Turkleri Kırım Tatarları Yakutistan SibiryaTurkleri Gagavuzya Sunye® Fürkleri Hakasya Karakalpakistan Irar Türkleri Doğu Türkistan Karaçay Türkleri Balkar Güney Türkistan Güney Azerbaycan Bayan Olgii Eyaleti Kaşkay Türkleri Nogay Türkleri Kumuk Türkleri Erbil Türkmenleri Türkmenleri' görseli olabilir

İLK ADIM

Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla Türk dünyasının Entegrasyonunu başlatmak için büyük bir fırsat doğdu. Ama biz bu fırsatı kullanamadık.

Doğru, hemen her yıl Türk Dünyası kongreleri yapılıyordu ki bu kültürel ve sosyal açıdan güzel bir başlangıçtı. Ama “ABD ne diyor, Rusya ne diyor?” gibi düşüncelerle bu projelerde siyasi kararlar alamamıştık. 90’ların başı, rakiplerimiz için bir alay konusu oldu.

Bugün alaycılar sessiz.

Neden? Niye?

Çünkü dünyada siyasi konjonktür Türk dünyası lehine değişmiştir. Ve Türk dünyasında uyanış belirtileri görülmeye başlamıştır.

Sadece…

90’lı yılların başından beri Türk Birliği’ni savunan bizler, hep bir şeyin altını çizdik: Türk Birliği’ni gerçekleştirmenin ilk adımı “Ortak Alfabe” ve “Ortak Dil”e sahip olmaktır.

İsmail Gaspiralı “Dilde, düşüncede ve işte birlik” derken, dili tesadüfen ilk sıraya koymamıştır.

Türk dünyası için ortak bir dil olmadan küresel projeleri tartışmak ve uygulamak zordur.

Orta Asya Türkî ülkelerinin Kiril alfabesinden Latin alfabesine geçiş süreci ne yazık ki beklenen sonucu vermedi. Dil bilimcilerimiz liderlerinin egosunu tatmin etmek için onlara “özel ve uygun bir alfabe” yaratmaya çalıştılar. Ve ‘Evrensel Alfabe’ ortaya çıkmadı.

Peki, Türk dünyasının ortak dili ne olacak?

Eğer öyleyse, ne olmalı?

Ortak bir dil, 250 milyondan fazla insanın dili olmalıdır. Bu dil, birbirimizi anlamamızda, bilimde, siyasette, sosyal hayatta, kültürel, dini ve diğer alanlarda kendimizi ifade edebilecek, söz açıdan zengin ve zarif bir dil olmalıdır.

Elbette bütün Türk lehçeleri kelime bakımından zengin ve zariftir.

Nesimi ve Fuzuli’nin Azerbaycan lehçesinde, Abay’ın Kazak lehçesinde ve diğer şairlerin dili, Türkmen şair Mahtumkulu dili, Çağatay (Özbekçe)de Ali Şir Nevai’nin dili veya Manas destanının söylendiği Kırgız lehçesi – şüphesiz zengin ve güzeldirler.

Sadece Ortak Dilimizin bu dillerden farklı bir önemli özelliği daha olmalıdır. Bu dil, Türk halkları tarafından en yaygın kullanılan ve rahat dil olmalıdır.

Böyle bir dilimiz var, bu Türkiye Türkçesidir.

Bu dilin Ortak Dil olarak kullanılması için başka gerekçeler de var:

  1. Dünyada yaklaşık 250 milyon Türk yaşıyor. Bunların yarısından fazlası Oğuz lehçesini konuşur. 85 milyon nüfuslu Türkiye başta olmak üzere, Azerbaycan (İran Azerbaycanları dahil) Türkleri, ardından Türkmenler (Irak Türkmenleri dahil), Gök oğuzlar, Kırım Türkleri, Harezmliler (Özbekistan) ve diğer kabileler – toplam 150 milyon eder.
  2. Türkiye Türkçesi dünyada en çok konuşulan diller içinde yedinci sıradadır. Bugün Türkçe Amerika, Asya ve Afrika’da öğretilmekte ve öğrenilmektedir.

Bu nedenlerden dolayı Türkiye Türkçesi Türk Dünyasının Ortak Dili makamını hak ediyor.

Türk dünyası için bir “Türk Esperanto” icat etmeye gerek yok.

Bu teklifi bir Türkiye Türkü yapsa ganimler Türkiye’nin diğer Türk devletlerine  “abilik” yaptığını iddia edecekler.

O yüzden bu teklif Türkiye dışındaki Türklerden çıkmalıdır.

İşte benim önerim: Türkiye Türkçesi Türk dünyasının Ortak Dili olmalıdır.

KAYNAK : https://www.ulkuyaz.org.tr/dunya-kapisinin-anahtari/?fbclid=IwA

Share
3993 Kez Görüntülendi.