logo

trugen jacn

HRW.DİREKTÖRÜ RİCHARDSON: BATILI ÜLKELER UYGUR SOYKIRIMI İÇİN ÇİN’E BASKI YAPMALI

Sophie-Richardson-02-1024

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

Uluslararası  düzeyde insan haklarının iyileştirilmesi  konusunda çalışmalar yapan  İnsan Hakları Gözleme Evi Çin işleri direktörü Sophie Richardson : ”  ABD başta batılı ülkeler Çin’in Doğu Türkistan’daki  Uygurlar ve diğer Türk halklarına yönelik  soykırım uygulamalarını durdurması için daha çok baskı yapmalıdır.” dedi

HRW Asaya İşleri Diraktörü bu sözleri  16 Nisan’da ABD Ulusal Meclisi’nde (Kongre’de) Uygur Grubu”nun kurulması ve bunun  açıklanması ile ilgili olarak katıldığı özel Oturum sonrasında ifade ettiği bildirildi.

Özgür Asya radyosuna konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Mrs. Richardson   şöyle konuştu : “ABD Kongresinde Uygur Grubu”nun kurulması çok önemlidir ve bunun gerçekleşmesi için çaba gösteren her kese teşekkür ederim.  “Uygur Grubu”nun  kurucuları ve üyelerinin Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan/Uygur bölgesindeki  etnik soykırımı  suçlarını durdurması  için  gereken adımları atacağını umuyorum.  Uygur Gurubunun kurulması  özellikle insan hakları konularında ABD-Çin dış politikasını şekillendirmedeki  önemli rol oynayacağına inanıyorum.” dedi.

Uygur  STK.ları Daha Aktif ve ABD.Politikalarında  Daha Etkili Olmalı

HRW Çin İşleri Eski Direktörü Richardson  konuşmasına başlarken, Doğu Türkistan ve  Uygur STKb.ları ile Aktivistlerin  çalışmalarında daha aktif olmaları gerektiğini belirterek şunları  söyledi : ” Uygur STK.ları ve Aktivistleri  daha aktif  olmalı ve sonuç alıcı çalışmalara imza atmalıdır. Ayrıca, Çin’in etnik Soykırım ve insanlık suçları konusunda ABD, dış politikasının şekillenmesine  etki edebilmelidir. Yeni kurulan Uygur Grubunun  bana göre ilk etapta yapabileceği  üç şey  vardır :

  1. İlk olarak,  dünyanın her yanında bir insani dram şeklinde süren Uygur sığınmacıların meseleleri  bir an önce çözülmeli ve Uygur sığınmacıların temel insanı hakları olan  güvenlikli bir yaşam  ve huzur içinde yaşama imkanlarına  bir an önce kavuşturulmalıdır. Bunun yanında  Uygurların baskılanan ve yakalanan dini ve etnik  özgürlükleri konusu ile Çin’in dünyanın  çeşitli ülkelerinde yaşayan Uygur sığınmacılara yönelik  sınır ötesi  baskı ve zulümleri  insan hakları ve uluslararası hukuk konuları ile  ilgilenen ABD.başta  Ülkeler ve uluslararası Kurum ve kurumlara  iletilmeli ve bu konuda  adı geçen ülke ve kurumlarla  bir bir görüşme talep edilmeleri ve onlara  ayrıntılı olarak anlatılmalıdır. Siyasi açıdan çok  karmaşık  olan bu konunun  sürekli olarak gündemde ve  akılda tutması için dillendirilmesinin  çok  faydalı olduğunu düşünüyorum.
  2. ABD. Kongresi ve ABD. Senatosu  üyeleri ile diğer demokrasi ile   yönetilen diğer Ülkelerin benzer düşüncelere sahip Parlamento üyeleri  ile  iletişime geçerek  ve onlarla  işbirliği yaparak  ülkelerin  Uygurları sahiplenmesi ve güvenliklerinin sağlanması ve Çin’in sınır ötesi baskılarına  karşı onların korunması sağlanmalıdır.  Çünkü biliyoruz ki  bu konu ülkelerin  hem iç hem de dış politikasını ilgilendiren  meseledir. Bu nedenle  Uygurlar konusunun  her   ülke ve ilgili taraflar  tarafında  temsil edilmesi ve sahiplenilmesinin çok  önemli olduğunu düşünüyorum.
  3. ABD Kongresinde kurulan “Uygur Grubu”nun  öncülüğü ve rehberliğinde,  Uygurlara karşı  işlenen etnik  soykırıma ve insanlığa karşı işlenen suçlara ortak olanlardan Çin İşgal rejimi sorumlu ve yetkililerin sorumlu tutmanın  ve onlardan bu suçlarından dolayı hesap sorulmasının yolları  aranmalı ve ortak konusunda görüş ve öneriler sunacak bir uzman grubu oluşturulması sağlanmalıdır.

Uygur Gurubu ABD-Çin dış politikasını şekillendirmede  Önemli Rol Oynayabilir  

HRW Sabık Çin işleri Direktörü Sophie Richardson yeni kurulan “Uygur Gurubu”nun üyelerinin bir çoğunun  Temsilciler Meclisinde  Dışişleri Komisyonu üyesi  olarak  yer aldığını ve   Senato’daki mevkidaşlarıyla çok yakın ilişkiler içiinde olduğuunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü : ” Uygur Gurusunun üyeleri ABD’nin  dış politika alanının  önemli ve farklı kısımlarını işgal ediyorlar ki bu da çok önemli bir noktadır. Bu üyelerin  bu  benzersiz ve önemli  konumlarından dolayı Uygurların insan hakları sorunlarının ilerlemesine gerçekten yardımcı olabileceklerini düşünüyorum. Çünkü çoğu Hong Kong ve Tibet meselesini ve Çin ana karasındaki insan hakları savunucuları ve Aktivistleri  meselesi sürekli gündemde ve daila tartışılmaktadır. Buna ek olarak, diğer Eyalet Meclisi organlarının yanı sıra yeni gelen Yürütme Meclisinin yeni üyelerinin de gündemini belirleme konusunda  önemli  bir  önem ve işleve sahiptirler. Bana göre bütün bunlar önemli ve değerli hususlardır. Bunların  birçoğu Ulusal Meclis’in(Kongre’nin)  deneyimli üyeleri olduğundan, liderlik ve gündem belirleme rolünü oynamaya çok uygundurlar. ” sözleri ile konuşmasını sonlandırdı.

Share
753 Kez Görüntülendi.