UYGUR AKTİVİST İZGİL : ÇİN ZULMÜNDEN ÖZGÜRLÜĞE KAÇAN UYGURLAR GÜVENDE DEĞİL

ABD’de siyasi sığınmacı olarak yaşayan Doğu Türkistanlı Uygur Türkü Şair-Yazar  ve    Uygur insan hakları aktivisti Tahir Hamit İzgil  davet üzerine ABD Parlamentosunun alt kanadı Kongrenin ” İnsan Hakları İhlallerinden Korunma : Uygurlar ve Hong Kong’lular  için Çıkış Yolları Yaratmak ” temalı  özel oturumda  Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan Müslüman Uygur,Kazak,Kırgiz ve diğer Müslümanlara yönelik etnik ayırımcılık, baskı zulüm ve soykırım uygulamaları hakkında tanık olarak ifade verdi. İzgi ifadesinde   ” Çok  zor şartlar altında  büyük fedakarlıklar yaparak  özgürlüklerini  ve  etnik ve dini kimliklerini   koruyabilmek için  özgür dünyaya kaçabilen Uygurlar  yine de  yaşadıkları  ülkelerde güvenli bir  hayata  kavuşamamıştır ve sürekli Çin’in  şantaj ve tehditleri altındadır.” açıklamasında bulundu. Sayın İzgi’nin ABD.Parlamento’sundaki konuşmasını aşağıda bilgilerinize sunuyoruz(UYHAM)

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

Değerli Temsilciler ,

Beni Temsilciler Meclisine(Kongre’ye)  davet ederek  ülkemin ve  halkımın  problem ve sıkıntılarını anlatabilme fırsatı  verdiğiniz için çok teşekkür ediyorum.

2017 yılının baharında ÇKP İşgal yönetiminin Uygurlar başta etnik Çinli olmayan halklara yönelik  geniş kapsamlı tutuklamalar yapmaya başladı. Aynı yıl Ağustos ayında benim ve  ailemin güvenliği  için onlarla birlikte  ABD’ye geldim ve sığınma başvurusunda bulundum. Ben dış ülkelere sığınabilen çok az sayıdaki  şanslı Uygurlardan birisiyim. Çünkü,diğer Uygurların ellerindeki Pasaportlarına zorla el konularak dış ülkeleri gitmeleri engellendiği için benim gibi sığınmacı olma  fırsatından mahrum edildi. Onlar daha sonra kollektif şekilde tutuklanarak Çin tipi toplama kamplarına  hapsedildiler. Bu konuda  Özgür Asya radyosu ve Uygur  İnsan Hakları Projesi 10 yıl önce uluslararası toplumu uyarmıştı.

Uygurların ellerinden Pasaportlarına el konulması ve yeniden pasaport verilmemesinin esas amacı   Uygurların hür dünya ülkelerine giderek siyasi sığınmacı olmalarını engellemek için için uyguladığı en önemli tedbirlerinden birisidir.

Ben ailem ile birlikte Amerika Birleşik Devletleri’ne iltica başvurusu yapalı 5  yıl oldu. Ancak başvurum henüz onaylanmadı. 2019’da iki kızımın pasaportlarının süresi dolduğu için onların    artık resmi kimlikleri yoktur. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki bazı Uygurlar, sığınma başvurularının onaylanması için 7-8 yıldır bekliyorlar. Bazı Uygurlar Amerika Birleşik Devletleri’nde güvenli yaşam ve çalışma koşulları bulmuş olsa da, birçok Uygur yasal statü eksikliği nedeniyle hala zorluklar ve endişeler içinde yaşıyor ve birçoğu Çin hükümetinin tehdidi altında  kalmaya devam ediyor.
Çin işgali altındaki Ülkeleri; Doğu Türkisitan’dan yurt dışına çıkma imkanı bulabilen Uygurlar  dünyanın çeşitli ülkelerinde  insani yardıma  muhtaç bir şekilde  yaşamaktadır. Onların  güvenli bir sığınağa ihtiyacı var. Belirsiz ve tehlikeli kaderleri, yurtdışındaki Uygur topluluğunu endişelendiriyor. Örneğin, Tayland cezaevlerinde elliden fazla sığınmacı  yıllardan beri hapiste tutuluyor. Hiçbir ülke onları kabul etmiyor. Türkiye’de on binlerce Uygur, yasal statü  sahibi olamadan veya başka  diğer ülkelere sığınma imkanı bulamadan korku ve endişe içinde yaşıyorlar.
Çin pasaportlarının süresi biten  denizaşırı ülkelerde yaşayan  Uygurlar büyük tehlike altındadır. Çünkü Çin hükümeti bunların pasaportlarını  kasıtlı olarak uzatmıyor. Hükümet, bu Uygurların pasaportlarını yenilemek için Çin’e  geri gitmelerini  istiyor. Ancak  etnik Çinli olan Çin vatandaşları pasaportlarını  Çin  büyükelçilik veya konsoloslukları  aracılığıyla yenileyebilirler.

Uygur İnsan Hakları Projesi bu ayırımcı ve dışlayıcı durumu  “pasaport dönüştürme” olarak adlandırdı. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır gibi ülkelerde yaşayan ve pasaportlarının süresi dolmuş  olan Uygurlar, başka ülkelere seyahat edemedikleri ve bu ülkelerde iltica için uygun  şartlara haiz olmadıkları için zor durumdalar. Her zaman Çin’e iade edilme korkusu ve korkusuyla yaşıyorlar.

Türkiye’de 200’den fazla Uygur,  BM. Mülteciler Yüksek Komiserliği(UNHCR)’ne  ait  mülteci kamplarında  güvenli bir şekilde  kendilerinin sığınmacı olarak  kabul edecek ülkeleri  bekliyorlar.

Afganistan’ın Kabil kentinde yüzden fazla Uygur ailesi, Taliban rejimiyle yakın bağları olan Çin hükümetinin tehditleri nedeniyle zor durumdalar .

Daha  trajik ve  tehlikeli olanı ise, bazı hükümetlerin  kendi  ülkelerindeki sığınmacı/ mülteci Uygurları Çin ile  aralarındaki sermaye  ve ticarete  dönüştürmüş olmalarıdır.
Uygur mültecilerin karşılaştıkları bu insanlık trajedisinin   temel nedeni, Çin hükümetinin Uygurlara karşı uyguladığı baskı, zulüm ve etnik ayırımcılık ve ırkı  soykırımdır.

ABD  ve diğer bazı Batılı parlamentolar Çin’in  Uygur soykırımını resmen tanımış ve bunu ilan etmiştir.  Diğer ülkelerin de Uygurların bu insanlık krizini tanımalıdırlar.

Uluslararası toplum yurtdışında  çeşitli ülkelerde  sığınmacı olarak yaşayan Uygurlara insani yardım sağlamalı ve sağlamalıdır.
Son olarak, ABD hükümetinden  Uygur sığınmacıların  başvurularının  bir an önce sonuçlandırılmasını ve yıllardır  bir türlü  çözüme kavuşturulamayan bu sıkıntılara Kongre’nin yardımcı olmasını diliyor ve siz değerli heyetinize  çağrıda bulunuyorum.
ABD Kongresi tüm  dünya ülkelerinde sığınmacı olarak  sıkıntı içinde yaşayan  Uygurlar için güvenli bir sığınak sağlamak için yasa çıkarması  bu  insanı krizin   sona erdirilmesi için çok önemlidir.   Çin’in Uygurlara yönelik soykırım uygulamalarını sona erdirmek için etkili önlemlerin maalesef alınmadığı  günümüzde , böyle bir  yasanın çıkarılması zor durumdaki Uygurlara  büyük umut ve teselli olacaktır.  umut verebilir.

Beni dinlediğiniz için teşekkürlerimi sunuyor ve hepinizi saygı ile selamlıyorum.

Kaynak : Sayın Tahir Hamit İzgil’nin kişisel sosyal medya hesabı